'7 şehit PKK-MİT görüşmesine kurban mı edildi?'

CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, 7 Aralık 2009'da Reşadiye'de PKK tarafından şehit edilen 7 askerin, hükümet terör örgütü pazarlıklarına mı kurban edildiğini sordu.

cumhuriyet.com.tr

CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, TBMM Başkanlığı'na, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.

MİT-PKK görüşmesine ait olduğu iddia edilen ses kaydını hatırlatan Dibek, yapılan bu beşinci görüşmenin Reşadiye saldırısı olan 7 Aralık 2009 ile Hakan Fidan'ın MİT'e atandığı 17 Nisan 2010 arası yapıldığının açık olduğunu belirterek, şöyle dedi:
"PKK'lı S. O.: Bizim güçler her tarafta var onu söyleyelim. Türkiye'nin her tarafında var Karadeniz'de de var Toroslar'da da var.
A. G.: Biliyoruz metropolleri de doldurdunuz bu arada patlayıcılarla doldurdunuz' denmektedir. Ankara'da 20 Eylül'de terör saldırısı olmuştur."


'Anlaşma metni mi?'


Dibek, "Reşadiye'de verilen 7 şehit PKK-Başbakanlık-MİT görüşmesine mi kurban edildi" diye sordu. Dibek, soru önergesinde ise şu sorulara yanıt aradı:

"Görüşmeden anlaşılacağı üzerine terör örgütünün büyük şehirlerde patlayıcı bulundurduğu MİT tarafından biliniyorsa neden Ankara'da yaşanan terör saldırısının önlenmesi için bir çalışma yapılmamıştır?

Kamuoyunda 'Taş atan çocuklar yasa tasarısı' olarak bilinen 'Terörle Mücadele Kanunu (TMK) ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı' PKK ile yapılan pazarlık nedeniyle mi 12 Ekim 2009 tarihinde hazırlanarak Bakanlar Kurulu'nda görüşülmüştür? Bu yasa tasarısı hükümet ile terör örgütü arasında bir anlaşma metni midir?

'Neden kamuoyundan gizlendi?'

Bu tasarı 12 Ekim 2009 tarihinde Bakanlar Kurulu'nda görüşülüp Meclis'e sevkine karar verilmesine rağmen, o tarihteki Hükümet Sözcüsü Sayın Cemil Çiçek neden yasanın görüşülüp, Meclis'e sevk edildiğini kamuoyundan gizlemiştir?

Tasarı, 19 Ekim 2009 tarihinde PKK'lı teröristlerin Habur'dan girişlerinin yaratacağı sonuçların kamuoyundaki etkilerinin görülmesi için mi gizlenmiştir?
A. G.'in açıklamalarına bakıldığında Habur'dan giriş yapanlar için hangi hukuk kurallarına göre 'tutuklanmayacakları' sözü verilmiştir? Yargı hükümetin verdiği sözlere göre mi hareket etmektedir?
Habur ve sonrasında yaşananlar nedeniyle mi Bakanlar Kurulu'ndan Meclis'e sevk edilen yasa tasarındaki bazı hükümler metinden çıkartılmıştır?

Çıkarılan hükümler içersinde terörist başının yeniden yargılanması için bir düzenleme var mıydı?
A.G.'nin açıklamaları ile görüşme süreci birlikte değerlendirildiğinde, 7 Aralık 2009 tarihinde Reşadiye'de PKK tarafından şehit edilen 7 askerimizin, hükümet terör örgütü pazarlıklarına kurban gittiği yönündeki kamuoyu kanaatini güçlendirmiyor mu?"