45. Adalet Nöbeti: Avukatlar Susmayacak
Gazetemizin yayın politikasının hedef alındığı dava kapsamında asılsız ve akıl dışı iddialarla tutuklu bulunan avukatımız ve icra kurulu başkanımız Akın Atalay nezdinde tüm haksız tutuklamalara karşı çıkmak için avukatların Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde başlattığı Adalet Nöbeti bugün 45. kez tutuldu.
CANAN COŞKUNCHP'li Tanrıkulu, konuşmasında, avukat ve baro başkanı iken adliyeye sık gelemediğini söyleyerek, “Son 3 yıldır çok sevdiğimden değil, adalet olmadığı için geliyorum. Maalesef yerde sürünüyor adalet” dedi. Tanrıkulu bu sırada basın mensuplarının yanında açıklamayı kamera ile kayda alan polislere de teşekkür ederek, “Bu kayıtlara devam edin. Bizim kayıtlarımız çok sağlıklı değil hiç olmazsa devlet bu görevi bizim adımıza yapsın. Türkiye’de demokrasi ve adaleti inşa ettiğimizde, bu kayıtlarınızı demokrasi mücadelesinin kayıtları olarak kullanacağız” dedi. Tanrıkulu, Türkiye'nin ifade özgürlüğü, insan hakları, demokrasi, adalete olan özlem bakımından çok ağır günlerden geçtiğine dikkat çekerek, Dünya Adalet Projesi Hukukun Üstünlüğü Endeksi'nde Türkiye'nin 113 ülke arasında 101’inci sırada olduğunu anımsattı ve Türkiye’nin sıralamadaki yerinin Zimbabve ile eşit olduğunu söyledi. Tanırukulu, Adalet Nöbeti'ne tahammül olmadığını ifade ederek, konuşmasını şöyle sonlandırdı:
“Geçtiğimiz sonbaharda Mersin’de bu eylemi terörize etmeye çalıştılar. Gözaltına aldıkları avukatlara bu eylemi sordular ve en sonda bu eylemin emekçisi Kemal Aytaç arkadaşımıza gözaltı kararı çıktı. Basın yok, avukatlık mesleği büyük baskı altında, 600’e yakın meslektaşımız gözaltına alındı tutuklandı, işkence gördü. Böyle ortamla karşı karşıyayız ama ne olursa olsun dayanışma ve mücadele ile mutlaka bu günleri aşacak, gerçek adaleti ve demokrasiyi inşa edeceğiz. Biz her zaman savaşa karşı barışı, zulme karşı adaleti, asalete karşı özgürlüğü savunmaya devam edeceğiz.”
“Ne pahasına olursa olsun sürecek”
Avukat Berra Besler ise açıklamasında, Cumhuriyet tarihinde hiç yaşanılmayan kargaşalı, sonunun ne olacağının kestirilemediği bu ciddi ortamda adalet arayışı kararlılığından ödün vermeden “Adalet Nöbeti” tutmaya devam ettiklerini belirterek, “Bu nöbet her ne pahasına olursa olsun adalet sağlanıncaya kadar sürecektir” dedi. Avukat Besler, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Türk Tabipleri Birliği ve Türkiye Barolar Birliği kurumlarının isimlerinden “Türk” ve “Türkiye” kelimelerinin kaldırılmasına ilişkin sözleri ile ilgili de, şunları söyledi:
“Bilinmelidir ki gücünü Anayasadan ve Avukatlık Yasası'ndan alan ve adı yasama faaliyeti sonucu olarak belirlenmiş olan 1969 yılından bu yana hiç kimsede rahatsızlık düşüncesi çağrıştırmayan Türkiye Barolar Birliğinin adında, hukuken geçerli bir sebep ve gerekçe olmaksızın, kabul edilemeyecek söylem ve isnatlarla herhangi bir değişiklik yapılması mümkün değildir. Aksine yapılacak her işlem, alınacak veya alınan her türlü karar hukuka aykırılık teşkil edecektir. Avukatların barolara kayıtlı olma mecburiyetinin kaldırılacağına dair söylemlerle, hak ve özgürlüklerin güvencesi halkın hak arama özgürlüğünün sesi avukatlar susturulamayacaklardır.”