375 yıl sonra Türkçe'ye çevirildi
Galileo Galilei'nin Engizisyonda yargılanma ve gözlerini kaybetme pahasına 16 yıllık çalışmayla ortaya çıkardığı, basımı Katolik Kilisesi tarafından yüzyıllarca yasaklanan ve Türkçe çevirmeni Reşit Aşçıoğlu'nun deyimiyle de "Dünyanın evrendeki adresini değiştiren kitap" 375 yıl aradan sonra Türkçe'ye çevirildi.
cumhuriyet.com.trİş Bankası Kültür Yayınları Galileo Galilei’nin “İki Büyük Dünya Sistemi Hakkında Diyalog” isimli kitabını ilk kez orijinal dili olan İtalyanca’dan tam metnini Türkçe basarak piyasaya sundu. Sadece çevirisi 6 yıl süren ve basacak yayınevi bulması da iki yılı alan kitabın böylece Türkçe’ye kazandırılması serüveni yaklaşık 8 yıllık süreye ulaştı. İş Bankası Kültür Yayınları editörü ve aynı zamanda Galileo’nun Diyaloglar kitabının da editörlüğünü yapan Ruken Kızıler, Galileo’nun modern bilimin başyapıtı olarak kabul edilen bu eserinin Türkçe’ye tam metin olarak ve orijinal dili olan İtalyanca’dan çevrilmesini çok önemli bir adım olarak gördüklerini söyledi. Kızıler, kitapla ilgili olarak, “Öyle kusursuz bir çeviri ortaya çıktı ki Diyaloglar’ın artık yeni bir çeviriye ihtiyaç kalmadan, bu mükemmel çevirisiyle Türkçe’de yaşamını sonsuza kadar sürdüreceğine inanıyorum” yorumu yaptı.
Dünyada 2009 yılının astronomi yılı olarak kutlanacağına ve Galileo’nun kitabının da tam böyle bir zamanda çıkarılmasının büyük önem taşıdığını vurgulayan Kızıler, “Dünya dönmeye devam ettikçe bu kitap da insanlığın gündeminde temel referans kitabı olarak varlığını ve önemini korumaya devam edecek. Ancak bir gün dünya durursa bu kitap gündemden düşer” yorumunu yaptı.
Galileo’nun Diyalogları hakkında birçok yazı ve kitap okuduğunu belirten Kızıler, “Eser şimdiye kadar Türkçe’ye çevrilmediği için, bu yazıların hiçbiri orijinal dilinden yola çıkılarak yazılmadı. İngilizce ya da başka dillerdeki çevirilerinden okunarak kaleme alınmışlar. Şimdi Türkiye’deki bilim camiası, akademik çevreler ve araştırmacılar da Diyalogları orijinal dilinden ve tam metin olarak yeniden okuma fırsatı bulacaklar. Klasikleşmiş deyiş anlamında söylemiyorum ama, bence gerçek anlamda bu kitabın her kütüphanede olması gerekiyor” dedi.
Kitabın hedef kitlesi konusunda da görüşlerini açıklayan Kızıler şunları söyledi: “Pozitif bilimlerle ilgili herkesin ilgisini çeker, ama kitapta ciddi bir felsefe de var. Muhafazakar bakış açısıyla nasıl savaşılır bunların taktiksel ipuçları var. Felsefe ve bilimle ilgilenen herkesin bu kitabı almasını öneririm. Okurlar, yazıldıktan nerdeyse 400 yıl sonra bilimsel devrimin ilk kaynağına gidebilecekler. Bugün mücadele edilen bağnaz düşüncelerle geçmişte nasıl mücadele edildiğini ve nelerin nasıl savunulduğunu Diyalogları okuyarak daha iyi anlayabilirler. Galileo gerçekten çok ustalıklı bir dil kullanmış. Nitekim Einstein kitap için 'kalemi bu kadar güçlü olmasaydı etkisi de bu kadar güçlü olmazdı' şeklinde görüş açıklamıştı”
Kızıler: “Salviati Galileo’yu temsil ediyor. Sagredo’nun ise kitapta ciddi rolü var. Uyanık bilinci oynuyor. Konuları açıcı örnekler veriyor. Kafası karışık halkın netleşmesi için bilgi açıcı bir karakter. Simplicio ise yer merkezli görüşü savunan Aristo ve Batlamyus’u ve Kilise değerlerini temsil ediyor. Artık bu konular aradan geçen dört yüzyıldan sonra aşılmış konular. Dünya ve evren, güneş sistemi her şey yerli yerini bulmuş. Bugün kimse Simplicio karakterini üstlenmek istemez. Dünyanın dönmediğini veya dünyanın evrenin merkezi olduğunu kim iddia edebilir ki”