21 Mart'tan 7 Haziran'a ucu CHP'ye dokundu

Dokunulmazlıklarla ilgili anayasa değişikliği teklifinin 2. tur oylaması sürprizlere sahne olabilir. Alınacak tavır konusunda kafası en çok karışan parti ise CHP.

Ayşe Sayın

Dokunulmazlık fezlekesi bulunan milletvekillerinin kaderini belirleyecek olan anayasa değişikliğinin ikinci tur oylaması “taktik savaşlarına” ve “sürprizlere” sahne olacak. Oylamada kilit parti konumunda olan CHP’de genel eğilim “hayır” yönünde olmasına karşın, bir grup milletvekili “referandum aralığında kalırsa, nasıl kampanya yürüteceğiz” diyerek, “evet” seçeneğini de tartışıyor. Partide “referandum” seçeneğine mesafeli olan ve “bekle-gör” taktiği izlenmesini savunan bir grup milletvekili ise 2. turda çıkacak ilk oylamalara göre tavrını netleştirmeyi düşünüyor.

İlk turda AKP yönetiminin partililere yönelik “sıkı markajı” nedeniyle fazla fire olmadığı dile getirilirken bazı AKP’lilerin “gerçek rengini” 2. turda belli edeceği belirtiliyor. Bu durum, 2. tur oylamada kilit konumuna gelen CHP’lilerin kafasını karıştırdı. Kulislerde seslendirilen olasılıklar şöyle:

Referandum istemeyenler: Bir grup CHP’li 2. turda da sonuçların “referandum” aralığında çıkmasından çekiniyor. Referandumda “HDP ile yan yana görünecekleri” ve özellikle parti tabanından tepki göreceklerini anlatıyorlar. AKP’nin ve MHP’nin referandumda CHP’yi “teröre destek verenlerle yan yana” yürümekle suçlayacağından endişe ediyorlar ve “şehit cenazelerine bile gidemeyiz” diyorlar. CHP’yi “referandum” sürecinde tartıştırmak ve partinin hedef olmasını engellemek için önerinin 367’nin üzerinde bir oyla kabulüne destek verilmesi gerektiğini savunuyor. Bu vekillerin bir bölümünün ilk turda, önerinin son maddesinde “evet” cephesine geçtiği iddia ediliyor. “Evet”i tartışanların azınlıkta olmasına karşın, yürütülecek kulislerle, 367 sınırının zorlanabileceğine dikkat çekiliyor.

Başkanlığa zemin hazırlar: CHP’lilerin büyük bölümü “hayır” yönünde görüş bildiriyor. Buna gerekçe olarak da dokunulmazlıkların kaldırılması ile milletvekillerinin “mahkeme mahkeme” dolaşacağı için yasama faaliyetlerine katılamayacağı, muhalefetin kaderinin tamamen “AKP yargısının eline teslim edileceği” gösteriliyor. CHP milletvekilleri, “Bu, Erdoğan’ın başkanlık dayatması için işine yarayacak bir tablo. ‘Parlamenter sistem işlemiyor’ diyerek, başkanlık için propagandasını kolaylaştıracak” endişesini taşıyorlar. Referandumun AKP için de “riskli” olduğunu savunan bu grup, “Bu öneri geçerse, toplumda duygusal kopuş yaşanacak. Bunun bedelini ödeyen CHP olmamalı. Halk oylamasına götürmek istiyorlarsa götürsünler, çıkan sonucun bedelini de verdiği kararla halk üstlensin” görüşünü savunuyorlar.

Bekle gör: CHP’nin yanı sıra AKP ve MHP’den bir grup milletvekilinin bu seçeneğe göre hareket edeceği beklentisi yüksek. AKP’nin bilinçli olarak “CHP referandumdan korkuyor” algısı yarattığını düşünen CHP’liler, bu yolla “evet”leri artırma taktiği izlendiğini, bu nedenle ikinci turdaki ilk oylamaların sonucunun beklenmesi gerektiğini savunuyor. Kulislerde çok sayıda AKP’linin ilk oylamalarda “evet” oyu verebileceği, ancak son oylamada “boş” ya da “çekimser” oya yöneleceği için “ret” cephesindeki bazı milletvekillerinin “bekle-gör” taktiği izleyeceği ifade ediliyor.

AKP referandumu göze alamaz: Kulislerde seslendirilen sürpriz iddia ise AKP’nin de “referandumu göze alamayacağı” yönünde. Böyle bir referandumun toplumsal çatışmayı üst seviyeye taşıyacağı ve bedelinin de ağır olabileceği gerekçesiyle, AKP’nin 367’nin üzerinde kabulü garantilemediği takdirde, referandumu göze alamayacağı ve öneriyi “düşürebileceği” de olasılıklar arasında gösteriliyor.