2017’de 2 milyon 100 bin olan çiftçi sayısı, 2020’de 2 milyona geriledi
Türkiye Ziraatçılar Derneği’ne göre pandemi, ülke tarımının mevcut sorunlarını derinleştirdi. Yanlış tarım politikaları yüzünden bu yıl 40 bin çiftçinin tarımı bırakacağı öngörülüyor.
Gamze BalYanlış tarım politikalarının etkisiyle ülke genelinde son yıllarda hızla azalan çiftçi sayısınının, Covid-19 salgının tarımda yarattığı tahribatla birlikte daha da azalması bekleniyor. Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Başkanı Hüseyin Demirtaş, “Türkiye’de kayıtlı çiftçi sayısı son 10 yılda yüzde 38 oranında azaldı. Bu azalmanın koronavirüs salgınının etkisiyle daha da hızlanması bekleniyor” dedi. “Ülke genelindeki çiftçi sayısı bu yıl pandeminin de eklendiği genel sorunlardan dolayı en az yüzde 2 düşer” diyen Demirtaş, “Son 10-11 yılda azalan çiftçi sayısının yüzde 40’ların üzerine çıkacağını tahmin ediyoruz” diye konuştu.
ASIL SORUN SENEYE
Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı üretici sayısı 2017’de 2 milyon 100 bin idi. 2017’den sonraki veriler resmi olarak açıklanmadı ancak tarım uzmanları bu sayının 2020 itibarıyla 2 milyona gerilediğinin söylendiğini belirtiyor.
TZD’nin öngörüsüyle birlikte 2 milyon çiftçinin de en az yüzde 2’si pandeminin derinleştirdiği kronik tarım sorunları ve yanlış tarım politikaları yüzünden bu yıl tarımı bırakacak. Yani bu yıl 40 bin üretici, çiftçilikten kopacak. Kırsaldaki çiftçinin yaş ortalamasının 55 olmasından dolayı pandeminin ilk aylarında ya tarlaya gidemediğini ya da işçi sorunu yaşadığını anımsatan Demirtaş, “Bu yıl için gıda krizi çıkmayacak.
Tarlalar bir şekilde ekildi. Ancak ekmek yeterli değil. Tarımsal girdi maliyetlerinin yaklaşık yüzde 90’ında dışa bağımlıyız. Dövizdeki her hareketlilik maliyetlerimizi artırıp, üretimi daha da zorlaştırıyor. Bu yüzden tarlasını ekip, gübre atamayan çok çiftçi oldu. Kimse önünü göremiyor. Bu virüsün asıl seneye tarımsal üretimi etkileme ihtimali var” diye konuştu.
Tüm bunların sonucunda kazancı günden güne eriyen çiftçinin tarımı bıraktığına, tüketici tarafında ise gıda enflasyonun giderek arttığına dikkat çeken Demirtaş, bazı üreticilerin de gıda üretiminde maliyeti düşürmek için hile ve tağşiş olaylarına başvurmak durumunda kaldığına dikkat çekti. Demirtaş, “Ucuz gıda ihtiyacı bu pazarın gelişmesine yol açıyor” diye konuştu.
5.4 MİLYAR LİRALIK BATIK
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) verileri, çiftçilerin batık kredi miktarlarının son bir yılda yüzde 23.8 artarak 5.4 milyar TL’ye çıktığını ortaya koydu. Buna göre üreticinin bankalardan çektiği kredilerin borcu da 2020 Haziran itibarıyla bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 12.4 artışla 122.1 milyar liraya ulaştı.
Son 5 yılda çiftçinin bankalardan kullandığı kredilerin miktarı, 70.8 milyar liradan 122.1 milyar liraya çıkmış oldu. Takipteki borçların miktarı ise 5 yıl önce 1.7 milyar TL iken, 2020 Haziran itibarıyla 5.4 milyar liraya ulaşmış durumda. Tüm çiftçi birlikleri ve ziraat odaları, gübresinden yemine, mazotundan elektrik giderlerine kadar tüm girdi maliyetlerinin günden güne zamlanmasının, çiftçinin üretim yapabilmek için borçlanmak zorunda kaldığına işaret ediyor.
Buna göre çiftçilerin çoğu, ekim zamanı geldiğinde girdi maliyetlerini bankalardan aldığı borçlarla karşılıyor. Hasat zamanı geldiğinde ise istediği geliri sağlayamadığı için borcunu ödeyemiyor. Bankaların elinde binlerce tarım arazisi bulunuyor.
ET FİYATLARI AVRUPA’DAN UCUZMUŞ!
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Türkiye’deki et fiyatlarının Avrupa seviyesinin altında kaldığını ileri sürdü. Pakdemirli, “Et fiyatları yüksek değil, ürünlere baktığımız zaman Avrupa seviyesinin altında kalmış durumda” diye konuştu. Ancak Türkiye’de bir kilo kıyma İngiltere’den, Almanya’dan daha pahalıya tüketiliyor. Et ve Süt Kurumu’nun (ESK) verilerine göre Türkiye’de 13- 17 Temmuz haftasında perakende kıyma fiyatları 48 TL iken, İngiltere’de 5.48 Avro yani 42 TL. Almanya’da ise 4.49 Avro.