'17 Aralık'tan sonra muhalefetin dili uzadı'

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, "17 Aralık'ta Türkiye'de bir tezgah yapıldı ve bundan sonra muhalefetin dili uzadı. Bütün olup bitenleri bilen biri olarak söylüyorum. Ana muhalefet partilerinin söyleyecekleri hiçbir şey yoktu, projeleri yoktu. 17 Aralık'ta ortaya saçılan dedikodular onlara malzeme oldu" dedi.

DHA

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Van'da belediye başkan adayları tanıtım toplantısına katıldı. AKP Van İl Başkanlığı tarafından Van Anadolu Öğretmen Lisesi spor salonunda aday tanıtım toplantısı düzenlendi. Toplantıya AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Van Milletvekilleri Burhan Kayatürk, Fatih Çiftçi, Mustafa Bilici, Gülşen Orhan, AKP Van İl Başkanı Abdullah Aras, AKP ilçe başkanları ve partililer katıldı. Toplantıda konuşan Çelik, geçtiğimiz günlerde AKP Van Büyükşehir Belediye Başkan adayı Osman Gülaçar ile ilçe teşkilatlarına yönelik saldırıları hatırlatarak, hakiki iman sahibi olan bir insanın Allah'tan başka kimseden korkmaması gerektiğini, korkması durumunda kaybetmiş olacağını söyledi. Çelik, "Hiç kimseden korkmayacağız. Birileri kırarsa biz yapacağız. Birileri bozabilir, biz tamir edeceğiz. Hiçbir yara dil yarası kadar kötü değildir. Biz dilimizle de kimseyi yaralamayacağız. Biz barış içinde bir yarış yapacağız. Çünkü biz muhabbet fedaileriyiz. Sopa, kaba kuvvet hayvanlara yakışır, insanlara değil" dedi.

17 Aralık'ta İstanbul merkezli düzenlenen operasyona da değinen Çelik, bunun bir tezgah olduğunu belirterek şöyle konuştu: "17 Aralık'ta Türkiye'de bir tezgah yapıldı ve bundan sonra muhalefetin dili uzadı. Bütün olup bitenleri bilen biri olarak söylüyorum. Ana muhalefet partilerinin söyleyecekleri hiçbir şey yoktu, projeleri yoktu. 17 Aralık'ta ortaya saçılan dedikodular onlara malzeme oldu. Kılıçdaroğlu çıktı dedi k, '247 milyarlık yolsuzluk yapılmış.' Ben düzenlediğim basın toplantısında dedim ki 'Sen bir de hesap uzmanı olacaksın. Sen nereden çıkardın böyle bir yolsuzluğu?' Çıktı dedi ki; 'Ak Parti sözcüsü çıkıyor, yolsuzluk yoktur demiyor, ama rakamın yanlış olduğunu söylüyor.' Ben böyle bir şey demedim ki... Ben, 'Sen 247 milyar kere yalan söylüyorsun' dedim. Ben size bir rakam vereceğim. Nasıl bir yalan ve iftira ile karşı karşıya olduğumuzu bilmeniz lazım. Türkiye'de merkezi bütçeden bir yılda 40 milyarlık yatırım yapılıyor. Bir memlekette yılda 40 milyarlık yatırım yapılabilirken nasıl 247 milyarlık yolsuzluk yapılabilir."

 

'ERDOĞAN GİBİ LİDER 50 YILDA BİR GELİR'

Başbakan Erdoğan gibi bir liderin 50 yılda bir gelebileceğini belirten Hüseyin Çelik, "11 yıldan beri dürüstüz de seçimlere iki, üç ay kala mı dürüstlüğümüz gitti. 11 yıldır aktık da seçimlere üç ay kala mı kara olduk. Birisi yanlış yaparsa millet adına ellerimiz onun yakasındadır. Birileri tüyü bitmemiş yetimin hakkına elini uzatırsa biz o eli kırarız. Birisi milletin malını çalar ya da çaldırırsa onun burnundan fitil fitil gelsin. Ama mesele bu değil. Dolayısıyla halkımız bunlara itibar etmiyor. Başbakan Erdoğan gibi lider 50 yılda bir gelir. Başbakan Türkiye için büyük bir şanstır. Türkiye'nin, gecesini gündüzüne katarak 7 gün 24 saat çalışan bir lideri var. Siz bu insana tezgah yaparsanız bu Allah'ın gücüne gider" dedi.

 

'SORUMLULARDAN HESAP SORULMALIDIR'

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik konuşmasında Gürpınar ilçesine bağlı Yalınca Köyü Çalık Mezrası'nda, yolun kardan kapalı olması nedeniyle hayatını kaybeden bir buçuk yaşındaki Muharrem Taş'ın ölümüne de değindi. Muharemin ölümünün talihsiz olduğunu ve sorumlulardan hesap sorulması gerektiğini söyledi. Minik Muharemin henüz fidanken hayatını kaybettiğini belirten Çelik sözlerini şöyle sürdürdü: "Burada kimin ihmali, kimin kusuru varsa millet adına, küçük Muharrem adına ondan hesap sorulmalıdır. Bu yapılan büyük bir hatadır, yanlışlıktır, gaftır, hesabı mutlak suretle sorulmalıdır. 112 Acil hattı, vatandaşların menfaati için verilen bir hizmettir. Bu hat 2013 yılında 4 milyon kez aranmış. Bunun yüzde 96'sı onlarla dalga geçmek, yalan ihbarda bulunmak, asılsız ihbar ve ağza alınmayacak sözler söylemek için aranmış. Bu bölgenin insanına yakışmaz. 1 Şubat'ta 15 bin arama gelmiş. Bunlardan 145'i gerçektir. Bu istismardır. Bizim için verilen bu güzel hizmeti istismar etmemek lazım. Bir tek evladımızın burnunun kanaması bizi rahatsız eder. Ak Parti'yle birlikte vatandaşın hayat standardı yükseldi. Dağdaki çoban rahatsızlandığında ambulans helikopterle alınarak hastaneye getiriliyor. Ankara'ya, İstanbul'a sevk edilmesi gereken acil hastalar, ambulans uçakla alınıyor ve hastaneye ulaştırılıyor. Eskiden doğum yapacak bacılarımız kızakla hastaneye götürülürken, şimdi paletli ambulanslarımız var. Hükümetimiz bu konuda çok ama çok hassas. Bu talihsiz Hadise karşısında üzüntülerimi dile getiriyorum. Kusuru olanlarla ilgili ne yapılması gerekiyorsa yapılmalıdır."

 

'TAŞ AİLESİNE TAZİYE ZİYARETİ'

Yapılan konuşmların ardından aday tanıtımları yapıldı. Çelik ve beraberindeki AKP Milletvekilleri Gülşen Orhan, Fatih Çiftçi, Mustafa Bilici, Burhan Kayatürk, Van Büyükşehir Belediye Başkan adayı Osman Nuri Gülaçar ve İl Başkanı Abdullah Aras ile birlikte hayatını kaybeden 1,5 yaşındaki Muharrem Taş'ın evine taziye ziyaretine gitti.

 

'ACIYI YÜREĞİMİZDE HİSSEDİYORUZ'

Çelik, Muharrem Taş'ın çaresizlik sonucu hayatını kaybetmesinin herkes gibi kendisini de derinden üzdüğünü ve affedilemez bir hata yaşandığını söyledi. Cesedinin uzun bir mesafe sırtta taşınma görüntülerinin herkesi rahatsız ettiğini söyleyen Çelik, "Bir tek yavrumuzun burnunun kanaması bile bizim kabul edeceğimiz, affedeceğimiz bir şey değil. Ama malesef böyle bir talihsizlik meydana geldi. İnşallah yeni Muharrem'ler olmaz. Bunun için gerekli tedbirleri almamız gerekiyor. Biz Taş ailesinin acısını yüreğimizde hissediyoruz. Acıları, acımızdır. Allah başka acı, keder vermesin. Bu olay 15-20 yıl önce olsaydı birileri tarafından normal karşılanabilirdi. Çünkü yolda at sırtında donan, kızakla taşınırken bebeğini doğuran ve kan kaybından ölen kadınlar, yollarda kurtlara yem olan insanlar gördük. Ama çok şükür Türkiye artık o Türkiye değil. Her şeyimiz var, var olan şeyleri insanımızın emrine en seri şekilde sunmak zorundayız" diye konuştu.