15 Temmuz darbe girişiminin ardından KHK ile işten çıkarılan Alevi işçi hukuk zaferi kazandı
İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) Genel Müdürlüğü’nde 10 yıl taşeron işçi statüsünde çalışırken iddiaya göre facebook paylaşımları ve Alevi kimliği nedeniyle hiçbir hakkı verilmeden işten çıkarılan iki işçiden biri olan Müslüm Kılagöz (56) kuruma açtığı davayı kazandı.
Zehra Özdilek
15 Temmuz Darbe Girişimi’nden sonra Kanun hükmünde kararnameler ile birçok farklı görüşteki memur, öğretmen, sağlıkçı, hâkim, savcı, polis ve işçiler işten çıkarıldı.
‘Hukuksuzdu’
Kenan Aksünger ve Müslüm Kılagöz de 2017 Şubatında iddialarına göre görüşlerinden ve Alevi olduklarından dolayı işten çıkarıldılar. İkisi de iki yılın ardından kurumdan haklarını almaya hak kazandı.
İstanbul 3. İş Mahkemesi Kılagöz’e kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalıştığı günlerin ücreti ve diğer haklarının İSKİ tarafından ödenmesine karar verdi. Kılagöz’ün avukatı Tuğba Ütebay da müvekkilinin Alevi kimliği yüzünden işine son verilmesinin ayrımcılık olduğuna değinerek dava açmadan önce İSKİ’yle uzlaşmak istediklerini fakat muhatap bulamadıklarını söyledi. Durumu yargıya taşımak zorunda kaldıklarını dile getiren Ütebay, “İki yıldır bunun mücadelesini veriyoruz. Hakları gasp edilmişti. İşçi hareketi adına direnmenin sonucunun getirdiği bir durumdur bu. Dosyadaki isnatlar gerekçesiz, mesnetsiz ve hukuksuzdu. İş hukuku ile alakası olmayan tamamen baskının olduğunu gösteren savunmalar yapıldı. İşçinin hakları açısından bir tutarlılığı olmadığı ortaya çıkmıştır” dedi.
Kanunda yeri yok
Ütebay konuşmasını şöyle devam ettirdi: “Sonuç itibarıyla haklarını istiyorlar, başka bir şey istemiyorlar. Bu haklar onlara yasal olarak tanınmış haklardır. Baskı yapana karşı yargı yolunu tercih etmek, direnmek, savunmak bizim görevimiz. Müvekkilim adına bu hakları sağlayabildiğimiz için ve diğer işçiler adına buruk bir mutluluk da olsa mutluluğumuzu yaşıyoruz. Kurum işten çıkarma sebebi olarak Facebook paylaşımlarını göstermişti. İş Kanunu’nda böyle bir düzenleme zaten yok. Bu nedenle maddi yönü bir kenara koyup içerik olarak manevi yönüyle de çalıştırma şartlarının iyileştirilmesi noktasında bir adım olmasını temenni ediyoruz.” l İSTANBUL