15 ay gençleri yıldırmadı

İstanbul Teknik Üniversitesi’nin 2008’deki açılış töreninde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı protesto ettikleri için 15 ay hapis cezasına çarptırılan öğrenciler, geri adım atmamakta kararlı. “15 ay değil, 15 yıl da ceza alsak AKP’ye boyun eğmeyeceğiz” diyen öğrenciler, AKP’nin “daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi” vaadiyle milyonları kandırdığını ve iki yüzlü bir politika izlediğini belirtti. Başbakan Erdoğan için devekuşu yumurtası aldıklarını belirten öğrenciler, “Başbakan her nefes alışında bizi düşünsün. Bizim arkadaşlarımız harç parasını ödemek için inşaatlarda çalışıyor. Bunun için öfkeliyiz, devekuşu yumurtamızla ensesindeyiz” dedi.

18 arkadaşıyla birlikte 15 ay hapis cezasına çarptırılan ve cezası ertelenen İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğrencisi Ali Coşkun, referandum sürecinde yapılan araştırmalarda üniversite gençliğinin çok yüksek oranda AKP anayasasına “hayır” diyeceğinin görüldüğünü, bu nedenle üniversitelere uygulanan baskının hergün biraz daha artırıldığını söyledi. Referandumdan çıkan “evet” sonucunun Türkiye’ye demokrasi anlamında hiçbir şey kazandırmadığını vurgulayan Coşkun, “12 Eylül’le hesaplaşılması için öncelikle YÖK’ün kaldırılması gerekir. 12 Eylül ürünü yasaların kaldırılması gerekir. Ama bizim ceza aldığımız yasa 1983’te yürürlüğe girmiş, yani 12 Eylül’ün ürünü. Referandum öncesinde söylenenlerin aksine ne 12 Eyül’le bir hesaplaşma var, ne ülkede demokrasi var. Demokrasi dediler, darbecileri yargılayacağız dediler hiçbir şey değişmedi” diye konuştu.

‘Tayyip Erdoğan 4. Murat gibi’

Başbakan Erdoğan’ın kendisini “4. Murat gibi” gördüğünü savunan Coşkun, şunları kaydetti:

“Tayyip Erdoğan’a kimse laf söyleyemez hale gelmiştir. Kimse bize ‘yazılı hukuku uyguluyoruz’ demesin. Biz Erdoğan’ı protesto ettiğimiz için ceza aldık. AKP bugün devleti ele geçirmiştir, devletleşmiştir. Cumhurbaşkanlığı’ndan üniversitelere, medyaya kadar her yeri ele geçirmiştir. AKP’nin iktidara geldiği dönemde biz ‘AKP faşist bir partidir’ demiştik, ‘iki yüzlüdür’ demiştik. Referandum öncesinde özgürlük, demokrasi havarisi kesilmişti, bugünkü icraatlarıyla haklı olduğumuzu görüyoruz” dedi. Coşkun, şu görüşleri dile getirdi:

“Biz üniversite gençliği olarak eğitimin, sağlığın paralılaştığı bir ülkede tabii ki bir ses çıkarmak zorundayız. Değil 15 ay, 15 yıl hapis alsak da AKP icraatları karşısında dimdik duracağız. Elbette tedirgin oluyoruz ama bu cezalarla bizi yıldıramayacaklar. Biz sermayenin temsilcilerine karşı ‘tavuk yumurtası kesmez’ diye devekuşu yumurtaları almıştık. Başbakan Erdoğan’ın yumurtasını özel olarak saklıyoruz. Üniversitelerimize gelmeye devam ettiği sürece er ya da geç o yumurtayı kendisine ulaştıracağız. Her nefes alışında bizi düşünsün, kendisinin yakasını bırakmayacağız. Bizim arkadaşlarımız harç parasını ödemek için yazın inşaatlarda çalışıyor. Biz bunun için öfkeliyiz, isyanımız, kinimiz onun için... Devekuşu yumurtası ile ensesindeyiz. Bize kesilen bu ceza aslında tüm toplumsal muhalefete bir mesaj. Halkımız şunu bilsin; biz geri adım attığımız sürece onlar daha çok üstümüze gelecek.”

İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya bölümü öğrencisi Neval Kösedağ da Başbakan Erdoğan’ın referandum sürecinde Deniz Gezmiş ve arkadaşları için gözyaşı döktüğünü ancak, kendi arkadaşlarının bu isimler için düzenledikleri anma toplantısı nedeniyle tutuklandıklarını ve 4 ay hapis cezasına çarptırıldıklarını anımsattı. AKP’nin referandum sürecinde demokrasi ve özgürlük söylemiyle kendisine birçok destekçi bulduğunu belirten Kösedağ, şöyle konuştu:

“Bu aslında uç bir örnek. Bize şöyle deniliyor; AKP’yi, Başbakan’ı protesto edemezsin. Edersen de hapis cezası alırsın. Bu bir korku salma hali... Bugün hapis cezası alan 18 öğrenci ama aslında AKP iktidarı tüm üniversite muhalefetine gözdağı vermek istiyor. Referandum sürecinde kendisini sol adına tarifleyen ama sözde demokrasi ve özgürlük adına AKP’nin yanında yer alan tüm kesimlere şunu söylemek istiyoruz, seslerini asıl şimdi çıkarsınlar. Eğer bugün konuşmazlarsa Türkiye onların gerçek yüzlerini görmüş olacak.”

Kösedağ “Karardan tedirgin misiniz, bundan sonra ne yapacaksınız?” sorusuna da “Açıkçası hapis cezası ailelerimiz, eğitim hayatımız açısından korkutucu. Ama böyle bir ceza aldık diye tavrımızdan vazgeçecek değiliz. Eylemlerimize devam edeceğiz” yanıtını verdi.