126 yıllık gizem çözüldü

Filmlere konu olan Prens Rudolf’la Barones Maria’nın gizemli ölümü 126 yıl sonra çözüldü. Mayerling olayı, cinayet değil umutsuz âşıkların intiharıymış.

cumhuriyet.com.tr

Viyana’da 90 yıldır durdukları bir banka kasasından günışığına çıkan mektuplardan biri, dünyanın en büyük aşk hikâyelerinden birinin gizemini çözdü. Mektupları yazan Avusturyalı bir diplomatın kızı olan Barones Maria Vetsara, 126 yıl önce, 1889 yılında Avusturya-Macaristan veliaht prensi Rudolf’la ölü bulunduğunda, bunun cinayet mi yoksa intihar mı olduğu sorusu birçok kitaba, filme ve tiyatro oynuna esin kaynağı olmuştu. Çiftin ölü bedenleri, Prens’in Mayerling’deki av evinde bulunduğu için Mayerling Olayı olarak bilinen hadise hakkındaki çeşitli teoriler var. Olayın gizemini korumasının bir sebebiyse, ilişkiyi örtbas edebilmek için cesetlerin bulunmasından sonra hiçbir soruşturma yapılmamış olması.

Kraliyette yasak aşk

Prens Rudolf ve Barones’in gizli ilişkileri, veliaht prens, Belçikalı Prenses Stéphanie ile evli olduğu için imkânsız bir aşk hikâyesiydi. Kimi iddialara göre öldürüldüğü sırada hamile olan Maria Vetsera, aile ismini kirletmekle suçlanırken, Avusturya-Macaristan İmparatoru I. Franz Josef ve İmparatoriçe Elisabeth’in tek oğulları olan Rudolf’un ise ilişkiyi hemen sonlandırmasını isteyen babasıyla kavga ettiği biliniyor.

1926’dan beri Schoellerbank’taki bir banka kasasında duran mektuplar genç çiftin nasıl öldüğünü açıklığa kavuşturdu. Barones, annesine yazdığı veda mektubunda kullandığı “Lütfen yaptığım için beni affet, aşka karşı koyamadım. Onunla da karar verdiğimiz gibi, Alland Mezarlığı’nda yanına gömülmek istiyorum. Ölümde, hayatta olduğumdan daha mutlu olacağım” ifadeleri, umutsuz aşıkların intiharlarını beraber tasarladıklarını gösteriyor. Mektupların I. Franz Josef’in 100. ölüm yıldönümünde 2016’da halka açılacağını açıklayan Avusturya Ulusal Kütüphanesi’nin yayınladığı açıklamada, şu ana kadar Barones’in yazdığı tüm mektupların annesi tarafından yakıldığına inanıldığı ifadeleri yer aldı.