"12 Eylül'de bile yoktu"

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukat Zeki Rüzgar, savcıyı beklerken yaptığı açıklamada, “12 Eylül döneminde dahi bu kadar kitlesel avukat tutuklaması yoktu” dedi.

Rüzgar, 1992-2004 yılları arasında, ÇHD Genel Merkez ve İnsan Hakları Derneği (İHD) yönetciliği yaptığını, Ankara Barosu İnsan Hakları Komisyonu’nda yer aldığını anımsatarak, “Bu operasyonun da bu çalışmalarımızla, gözaltındaki kayıplara ilişkin hukuk mücadelemizle ilgili. Polisler hakkında yüzlerce şikayetimiz oldu. Bazı polislerin ceza almasını sağladık” dedi. Hacettepe Üniversitesi öğrencilerinden Birtan Altunbaş davasında görev aldığını anlatan Rüzgar, dosyanın takipsizlikle kapatıldığını, ÇHD olarak yaptıkları çalışmalar nedeniyle polislere dava açılmasını sağladıklarını belirtti. Bu davanın duruşmasında “Bunu hesabını vereceksin” diye tehdit edildiğini ifade ederek, kısa bir süre sonra da hakkında DHKPörgüt üyesi olduğu iddiasıyla açılan, davanın 13 yıldır sürdüğünü anlattı. Polislerin sahte tutanakları nedeniyle yargılandığını ifade eden Rüzgar, 19 Aralık operasyonu davalarında da aktif olarak görev aldığına dikkat çekti.

Kaza geçirince uzaklaştım

Rüzgar, 2003 yılında geçirdiği trfaik kazası nedeniyle bu çalışmalardan uzaklaştığını belirterek şöyle devam etti: “Tedavim 3 yıl sürdü. 17 ameliyat geçirdim. Son operasyonu 2011 yılı başında oldum. Hala, sağ ayağımın kemiğinde iltihap var. Sağlık sorunlarım çözülmüş değil. Büromda arama yapıldığında Antalya dışındaydım. Emniyette kötü muamele görme ihtimalime karşın bekledim ve İstanbul Barosu’na başvurarak, tutuklanma ihitimalim olmasına karşın avukatımla savcılığa geldim.”

12 Eylül’de bile yoktu

Devlet kininin devam ettiğini söyleyen Rüzgar, “Biz avukatlar hergün ya adliyede ya karakolda ya da cezaevindeyiz. Çağrıldığımızda gelecek durumdayız. Buna karşın, avukat arkadaşlarım gece yarısı kapılarının kırıldığı operasyonla, dövülerek gözaltına alındılar. Bu uygulama savunma makamını rencide etme, değersizleştirme çabasının bir ürünü” diye konuştu. Tutuklanan ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı’nın açıklamalarına dikkat çeken Rüzgar, “Bu ülkede, adaletin, adliyelerde dolaşmadığını en iyi bilen, bu hukuksuzlukların en yakın tanığı bizleriz. Hukuksuzluk bir yerde başladı mı herkese bulaşır” dedi. Şiir okuduğu için hapse atılan bir Başbakan'ın ülkesinde, avukatların, basın açıklamaları nedeniyle tutuklandıklarını söyleyen Rüzgar, 12 Eylül de bile kitlesel avukat tutuklamalarının olmadığını, şimdiki koşulların 12 Eylül şartlarından daha ağır olduğunu ifade etti.