12-17 yaş grubunda aşı için öncelikli olanlar belirlendi
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Bölgesi Avrupa Bağışıklama Teknik Uzman Grubu Üyesi Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Nur Baran Aksakal, koronavirüs aşı üreticileri tarafından 12-17 yaş grubu için başlatılan faz 3 çalışmalarına ilişkin verilerin şubat sonunda açıklanacağını söyledi. Aksakal, "O zaman biz 12-17 yaş grubuna da uygulamaya başlayacağız. Öncelikle kronik hastalığı olanlara uygulama yoluna gideceğiz" dedi.
DHAGazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Nur Baran Aksakal, koronavirüs aşısında daha önce 18 yaş altı için faz çalışması yapılmadığını, üretici firmaların şimdi 12-17 yaş grubu için de faz 3 çalışmalarını başlattığını söyledi. Aksakal, "Pek çok aşı üreticisi Biontech aşısı için de yine Sinovac aşısı için de diğer aşılar için de özellikle 12 ile 17 yaş grubu yani şimdiye kadar faz 3 çalışmaları tamamlanmamış grup için çalışmalar başlattı. Bunlarda faz 3 çalışmaları devam ediyor ve yakın zamanda sonuçlanacaklar. Bu yaş grubu için sanıyorum şubat sonunda bizim elimizde bir takım veriler olacak ve o zaman biz 12-17 yaş grubuna da uygulamaya başlayacağız. Diğer yaş gruplarında elde ettiğimiz etkinliği ve güvenliği bu yaş grubunda da görürsek 12-17 yaş grubunda da önermeye başlayacağız" diye konuştu.
'12-17 YAŞ GRUBU İÇİN DE ÖNCELİKLENDİRME YAPILACAK'
Bu yaş grubu aşılanmaya başladığı zaman onlar içinde de önceliklendirmenin yapılacağını söyleyen Prof. Dr. Aksakal, "12-17 yaş grubunda aşının miktarına bağlı olarak elimizdeki aşıyı öncelikle bu yaş grubunda olup kronik hastalığı olanlar ve risk grubunda olanlara uygulama yoluna gideceğiz. Ama 12 yaş altı için şu anda başlatılmış bir çalışma henüz yok veya sonucu yayınlanmış hiçbir çalışma yok. Hatta ülkeler arasında da gidiş gelişlerde PCR isteklerinde 12 yaş ve altı için böyle bir zorunluluk yok. O nedenle bir süre daha 12 yaş altına aşı uygulanmayacak gibi duruyor. Ama tabii gelişmelerle 12 yaş altındaki kronik hastalığı olan çocuklar için de çalışmalar yapılacak ve sonuçlarına göre bizde uygulamaya başlayacağız" ifadelerini kullandı.
'MUTANT VİRÜS BULAŞLARI YÜZDE 40-70 ARTIRDI'
Prof. Dr. Aksakal, mutant virüste bulaş hızının yüzde 40-70 artarken "bana bulaşmaz, bulaşsa da bir şey olmaz" denilerek oldukça güvenli olan ve şimdiye kadar aşıya bağlı hiçbir ölümün gerçekleşmediği bir aşıyı reddetmenin risk algısıyla ilgili olduğunu ifade etti. Mutant virüsün tüm bulaşları yüzde 40-70 arttırdığının raporlandığını aktaran Aksakal, "Bunlar içinde çocuklar da var yetişkinler de, yaşlı grup da var. Ama şu an için tüm dünyada mutant virüsle alakalı yapılmaya çalışılan şey mümkün olan en kısa sürede temaslıları saptamak. Vakayı bulduğunuz an mutant virüslü vakayla temas etmiş kişileri saptamak durumundasınız ki toplum yayılımını engelleyelim. Biz Ankara'da bu kişileri yine yurtlarda izlemeye başladık, karantinaya almaya çalıştık. Çünkü vaka düşüşlerini görmeye başlamıştık. Ama şimdi mutant virüste artışları görüyoruz. Şimdi daha hızlı yayılan virüsle karşı karşıyayız. O nedenle de filyasyon çalışmaları sonrası karantinayı daha sıkı uygulamaya çalışıyoruz. Umarım yayılımı kontrol altına alabiliriz ve aşılamayı mümkün olduğunca fazla gruba yaptığımız sürece de yeni vakaları engelleyebiliriz" dedi.
'BULAŞTIKÇA DEĞİŞME KAPASİTESİ ARTIYOR'
Mutasyonun vaka artışlarına paralel oluştuğuna dikkat çeken Aksakal, "RNA virüsü kişiden kişiye bulaştıkça değişebilme kapasitesi artıyor. O nedenle biz mutasyonlar daha az olsun diye vaka sayısını düşük tutmaya çalışıyoruz. Çünkü saptamadığımız mutasyonlar belli bir aşamanın üzerine geçtiği zaman tamamen yeni bir virüsle karşı karşıya kalabiliriz. O yüzden biz mutant bir virüsün bundan sonra diğer insanlara bulaşarak daha da değişmesini engellemeye çalışıyoruz. O nedenle hem karantina hem filyasyon ve temaslı bulma çalışmalarımızı daha yoğunlaştırdık" ifadelerini kullandı.