‘100 lirayı kâr biliyoruz’
İklim Öngel’in sorularını yanıtlayan DSP Genel Başkanı Aksakal, yüzde 22.3’lük DSP oylarının ancak yüzde 5’inin CHP’ye gittiğini söyledi. Seçim bütçesini parti örgütünün organize ettiğini belirten Aksakal, “Ben il başkanımızın veya parti meclisi üyemiz varsa onun evinde kalıyorum. Bir gecelik konaklama bedeli, atıyorum 100 TL ise o 100 TL’yi biz kâr biliyoruz” dedi.
iklim öngelDSP Genel Başkanı Önder Aksakal, AKP’den para aldığına yönelik iddialara, “Milyonlar havada uçuşuyor ama biz yollarda simit yiyerek gidiyoruz, otobüste uyuyoruz” karşılığını verdi. Aksakal seçim çalışmalarında bütçeyi nasıl ayarladıklarını ise “Adaylarımızın desteği oluyor. Oradaki parti örgütü seçim bütçesini kendisi organize ediyor. Destek için gittiğimiz gezileri de onlar finanse ediyorlar. Ben il başkanımızın veya parti meclisi üyemiz varsa, onun evinde kalıyorum. Bir gecelik konaklama bedeli, atıyorum 100 TL ise o 100 TL’yi biz kâr biliyoruz” sözleriyle anlattı.
DSP Genel Başkanı Aksakal, Cumhuriyet’in sorularına şu yanıtları verdi:
DSP olarak 433 yerde adayınız var. Adaylarınızı nasıl belirlediniz?
En ilginç aday tespit ettiğimiz yer Samandağ oldu. “Sözümüz Var Platformu” olarak bir yıl öncesinden geldiler ve “Biz, platform üyeleri olarak tartışacağız, isteyenler aday çıkacak. Adayımızı kendi içimizden seçmek istiyoruz. Böyle bir yönteme DSP ne der?” dediler. “Allah deriz” yanıtı verdik ve DSP’de seçime katılma kararı aldıklarını açıkladılar. Listeleri geldi. Genç bir avukat arkadaşımız aday oldu. Bu örnek Türkiye’de başka yoktur. Diğer yerlerde kendi partilerimiz çalışıyordu zaten.
DSP’nin 1999’da aldığı yüzde 22.3 oy hangi partilere gitti?
O dönem Bülent Ecevit başbakan ve genel başkandı. Yüzde 22.3’ün büyük potansiyeli belki de sağda sıkışmış aslında solcu olması gereken insanlardandı. Toplum, Ecevit’i, milliyetçiliği “halkçı Ecevit” üzerinden değerlendirerek partinin adı “sol” da olsa oy verdi. 2002’de bu seçmen CHP’ye değil AKP’ye gitti. CHP’ye de oy veren oldu ama ancak yüzde 5 civarında seçmenin CHP’ye gittiğini düşünüyorum.
24 Haziran seçimlerine giremeyen DSP’nin 31 Mart seçimlerine nasıl girdiğine yönelik eleştiriler dillendirildi. 8 ayda ne değişti?
8 aylık süreçte değişen bir şey olmadı. 24 Haziran seçimlerine bizi sokmadılar. YSK, İYİ Parti’ye bir numara çekti. Onları seçime sokmamak için uyduruk bir gerekçe ortaya koydu. Bu durum İYİ Parti ile birlikte bizi de vurdu. Erken seçim kararı alındı. İYİ Parti zaten seçime giremiyordu ama 15 milletvekili kararıyla seçimlere katıldı. CHP’nin beklediği, DSP’nin yine seçime sokulmamasıydı. Listede görünce apar topar randevu istediler. Geldiler, konuştular, çay, kahve içip gittiler. İttifak teklifi olmadı ama Kemal Bey’e sorarsanız teklif ettiler.
Mustafa Sarıgül ile CHP’den DSP’ye geçişler başladı. Reddettiğinizi açıkladığınız isimler oldu, kriteriniz neydi?
İlki; DSP’ye yakışacak bir aday olup olmadığı... İkincisi, 17 yıllık dönemde DSP’yi aşağılamamış, yok saymamış olması...
CHP’den toplam kaç aday geçti DSP’ye?
Haydar Yılmaz, CHP üyesiydi ama aday değildi. Bizde Ankara Büyükşehir Belediyesi başkan adayı oldu. Bize mevcut belediye başkanı olarak gelen Avcılar, Marmaris, Tire, Pınarhisar var. Yaygara yapıldığı kadar çok sayıda insan yok.
‘Susmuyoruz, çekilmiyoruz ’
Genelde iktidar-muhalefet çatışması olur. Biz bu seçimde muhalefetin kendi arasında da sert ifadeler kullandığına tanıklık ediyoruz...
Bizde çatışma yok, biz saldırıyı aktif olarak karşılamaya çalışıyoruz. Susmuyoruz, çekilmiyoruz. Daha önceki genel başkanlar döneminde de “Oyları bölüyorsunuz” demişlerdi. Onlar daha muhlis yaklaşmışlardı. Oylar her zaman bölünür. AKP’liler neden bağırmıyor “Bizim oylarımızı bölüyorsunuz?” diye.
CHP seçmeninden oy alacağınızı düşündükleri için olabilir mi?
Bizim seçmenimizin büyük çoğunluğu AKP’ye oy verdi. Biz, öncelikle oralara giden oyları toplamaya çalışıyoruz. CHP’lilerden gelecek oylar da CHP yönetimideki işleyişe ilişkin yanlışlara tepki koyan seçmenden olacaktır.
Ankara’da bıçak sırtı bir durumdan söz ediliyor. AKP az bir farkla seçimi kazanırsa “Mansur Yavaş kazanabilirdi, DSP oyları böldü ve AKP yine aldı” denilmesinden çekiniyor musunuz?
Ne fark edecek. Mehmet Özhaseki de Mansur Yavaş da “Ben ülkücüyüm” diyor. Bizim için değişen bir şey yok. Eğer bıçak sırtıysa hangisi kaybederse kaybetsin sonuçta bir ülkücü kazanır.
Haydar Yılmaz’ın “Yavaş yavaş değil, Haydar Haydar” sloganında CHP adayı direkt hedef alınmıyor mu?
CHP’nin adayını da hedef alır. Sonuçta solcu seçmenden de oy istiyor. Kendisi de bildiğim kadarıyla Alevi kökenli bir arkadaşımız, “Haydar Haydar” türküsü var, biliyorsunuz. Oradan da gönüllere dokunmak istemiş olabilir.
AKP’den para alıyor musunuz?
Milyonlar havada uçuşuyor ama biz yollarda simit yiyerek gidiyoruz, otobüste uyuyoruz. Milyonlar alan bir başkan her yere bir otobüs koyar, seçim çevresine özel uçak kiralayarak gider. Biz otobüse biniyoruz, haldır haldır gidiyoruz.
Bütçeyi nasıl ayarlıyorsunuz?
Adaylarımızın desteği oluyor. Oradaki parti örgütü seçim bütçesini kendisi organize ediyor. Bizim destek için gittiğimiz gezileri de onlar finanse ediyorlar. Arabamızın mazotunu koyuyorlar. Ben il başkanımızın veya parti meclisi üyemiz varsa onun evinde kalıyorum. Bir gecelik konaklama bedeli, atıyorum 100 TL ise o 100 TL’yi biz kâr biliyoruz.