Mutfağımızda mutlaka olması gereken baharatlar

Mutfağımızda en çok kullandığımız ürünler arasında baharatlar ilk sırada yer alır. Yemek hazırlarken lezzetlendirme aşamasında baharat çeşitlerinden faydalanmayan yoktur. Lezzetli yemeklerin sırrı, içinde kullanılan baharatlarda gizlidir. Kokuları mest eder, iştahımızı açar. Bir tutam baharat bile yemeğimizi bambaşka yere götürür.

cumhuriyet.com.tr

Doğada kendiliğinden yetişen veya özel olarak yetiştirilen, aromaya sahip bitkilerin kurutulmasıyla elde edilen tozlara baharat denir. Taze olarakta tüketilen pek çok çeşidi bulunmaktadır. Tarihi çok eski zamanlara kadar uzanmaktadır. Yıllar öncesinden günümüze kadar varlığını koruyan baharatlar, yemeğimize lezzet, aroma ve şifa katmak için her zaman mutfağımızda bulunmalı. İyi yemek pişirmek için mutfağınızda mutlaka olması gereken baharatlar…

Karabiber

Sık kullanılan baharatlar denilince akla ilk karabiber gelir. Tuzun yanında bulunan, mutfağımızın temel baharatlarındandır. Onun o güzel kokusu ve ağızda güzel bir acılık bırakan tadı olmadan yemekleri tamamlanmış kabul etmeyiz. Karabiber geçmişte altın kadar kıymetli kabul edilen ve yalnızca varlıklı kişiler tarafından tüketilebilen özel bir baharattı. Karabiber, çorbalardan etlere, zeytinyağlılardan böreklere kadar neredeyse her yemeğe katılabilir.

Kırmızı pul biber

Kırmızı acı biber dünyanın pek çok farklı bölgesinde yetişir. Tüm dünyada en sık kullanılan baharatlar içerisindedir.  Çiğ olarak, turşu olarak, yemeklerde ve farklı şekillerde kullanılabilir. Bizim mutfağımızda en sık kullanıldığı hali pul biber şeklindedir. Geleneksel mutfağımızın bu eşsiz lezzeti her türlü ette, çorbalarda, tencere yemeklerinde hemen her yemekte tüketilir.

Kekik

En sık kullanılan baharatlar içinde yer alır. Bölgeye göre farklı türleri mevcut. Kekik et yemeklerine, ızgaralara, sebze yemeklerine, makarnalara, peynirlere çok iyi gider. Pişmiş yemeğin içine konulacaksa, yemeğin pişmesine yakın konulması iyi olur, bu şekilde acı tadını yemeğe vermez, yalnızca tadı ve kokusu çıkar. Zeytinyağı ile kekik adeta ayrılmaz bir ikilidir.

Nane

Nanenin o müthiş kokusu olmasa ne yapardık? Kurutulduğunda aromasını neredeyse bütünüyle koruyan bu otsu bitki, böylece mutfaklarımızda dört mevsim boyunca kullanılabilir. Yoğurtlu her türlü tarife girebilir. Etlerle iyi gider. Tavuk ve balıkta yaratıcı tariflerde kullanılabilir. Salatalara taptaze bir hava verir. Limonata, soğuk çay gibi tariflerin içine atılır. Nane limon çayı hastalıklarda en sık içilen bir çay haline getirmiştir. Şekerlemelerden likörlere, çok geniş bir kullanım alanı vardır.

Kimyon

Orta Doğu ve Hindistan ile özdeşleşen bu baharatın Anadolu yemeklerinde de son derece önemli bir yeri vardır. Kimyon toz ve tane olarak kullanılır. Taneli haliyle genellikle fırın yemeklerine girer veya çayı yapılır. Toz halinin ise sayısız kullanım alanı vardır. Etlerle, köfte ve kıymalı yemeklerle, sucuk ve kebaplarla ayrılmazdır. Peynirlere, mercimek yemeklerine, çorbalara iyi gider. Domatesli, biberli, acı ve ekşi yiyeceklerin içine bir miktar kimyon katıldığında, sindirime yardımcı olur. Kimyon en sıradan tarife dahi sıcak, yumuşak, özel bir lezzet katar. Bu nedenle sık kullanılan baharatlar içinde yer alır.

Zerdeçal

Mevsim geçişlerinde bağışıklığı arttıran zerdeçal çorba ve salataların içinde kullanılıyor. Et, balık ve yumurtalı yemeklere kullanılan zerdeçal, yemeğe enfes bir sarı rengi vermekle de ünlü.

 

Biberiye

Anavatanı Akdeniz olan bu mis kokulu bitki, yürürken bahçelerden burnunuza gelen hoş bir kokunun kaynağıdır. Müthiş lezzeti ve kokusuyla, kurutulmuş olarak mutfağımızda da yerini bulur. Fırında pişen et ve patates yemeklerine eklenebilir, balıklı ve sebzeli tariflere konulur. Domatesli makarna soslarına çok iyi gider. Marinasyonda kullanılır. Sirke ile karıştırılıp salata sosu yapılabilir. 

Defne yaprağı

Bir diğer Akdenizli, defne. Defne ağacının yaprakları her yaz toplanır, kurutularak tüm sene boyunca yemeklerimizin içinde kendine yer bulur. Fırında buğulama balık tariflerinin tümüne girer, özellikle levrek, çipura, lüfer tarzı büyük balıklarla müthiş olur. Etlerde kullanılır. Hoş kokusu ve aroması ile içine girdiği yemeği bir adım yukarı taşır. Defne yaprağı genelde parçalanmaz, bütün olarak kullanılır. Yemek servis edilirken, içinden çıkartılır. Bunun yanı sıra, defne yaprağının haşereleri kovucu özelliği de vardır. Bu nedenle böcek veya kelebek oluşmasını engellemek için bakliyat çekmecelerine konulur, un, pirinç, nohut kavanozlarının içine atılır.

Fesleğen

Fesleğen denilince ilk akla gelen İtalyan mutfağı. Tüm dünyaya yayılan fesleğen günümüzde evde dahi yetiştirilebilmektedir. Çok farklı çeşitleri bulunan fesleğenin Türkiye’de de kullanımı oldukça yaygındır. Temel olarak, kekiğin girdiği her yemeğe fesleğen de girer. Hatta evde kekik biterse, yerine fesleğen konulabilir. Bu da onu sık kullanılan baharatlar içine sokar. Tatlımsı, biber tonlarına sahip, özel bir aroması vardır. Fesleğen çorbalarla çok iyi gider. Mercimek çorbası veya sebze çorbası olması fark etmeksizin her türlü tarife uyum sağlar. Et ve patates yemeklerine çok yakışır. Dünyanın en sık kullanılan makarna soslarından olan pesto sosunun ana malzemesidir. Fesleğen kullanırken de, diğer otsu baharatlarda olduğu gibi, pişerken değil, yemek piştikten sonra veya pişmeye yakın eklemek daha doğrudur. Çünkü yüksek ısı bu tarz baharatların kokusunu ve lezzetini bozabilir.

Sumak

Kebapların, salataların vazgeçilmesi sumak Türkiye’nin doğusunda ve Arap mutfaklarında oldukça yoğun kullanılır. Ekşimtırak bir lezzete sahiptir. Romalıların limonun henüz yetiştirilmeye başlanmadığı yıllarda sumağı ekşi lezzet elde etmek için kullandığı bilinir. Yağlı yemeklerle kullanımı yaygındır. Yoğun yağ tadını kıran, ete hafiflik veren bir özelliği vardır. Koyun eti ile kullanımına da çok sık rastlanır. Sumak ayrıca yoğurtlu mezelerle de muhteşem gider.

Susam

Susam dünyanın en eski çeşnilerinden biridir. Ekmek veya hamur işi tariflerinin üzerine konulması günümüze ait bir fikir değil, binlerce yıl öncesine dayanan bir gelenektir. Mısır gravürlerinde hamur üzerine susam serpen fırıncı tasvirlerine rastlanmıştır. Arkeolojik araştırmalar, susamın Hint, Sümer, Mısır ve Asya mutfağının temel bir parçası olduğunu ortaya koymuştur. Susam yağının ise, M.Ö. 3000 yıllarında Ortadoğu’da yemek ve M.Ö. 2000 yıllarında Babil’de parfüm için baz oluşturmak amacıyla kullanıldığını bilinmektedir.

Kişniş

Bugün kişniş denilince aklımıza çoğunlukla Uzakdoğu mutfağı ve Batı mutfakları gelebilir ancak kişnişin anavatanı Asya bölgesinin yanı sıra Ege’dir. Kişniş sindirimi kolaylaştırır, bu nedenle fasulye benzeri yemeklerde kullanımı yaygındır. Bunun yanı sıra, çorbalarda, etlerde ve soslarda kullanımı yaygındır. Salatalara tane kişniş konulabilir. Yine balık buğulama yemeklerinde tane kişniş çok iyi gider.

Tarçın

Toz veya kabuk şeklinde satılan tarçın, yumuşacık tatlı tadı ve mis kokusu ile olmazsa olmazlarımızdandır. Tarçını, kek, turta, kurabiye, muhallebi, salep gibi tatlı ağırlıklı tarif ve içeceklere katabileceğiniz gibi, iç pilavlar, et yemekleri, sebze yemekleri gibi farklı tariflerde de kullanabilirsiniz. 

Karanfil

Karanfil bütün olarak veya toz şeklinde kullanılabilir. Toz karanfil, kurabiye, kek ve diğer tatlılara lezzet vermesi açısından Türk mutfağında sıklıkla kullanılır. Şerbetlerin, kompostoların ve içeceklerin içine katılır. Elma kompostosu ile adeta bir bütündür. Karanfil ayrıca, et, tavuk ve balık suları çıkarken de kullanılır. Etli yemeklerin ardından mideyi rahatlatmak ve ağızdaki yağlı hissi gidermek için çiğnenebilir. 

Adaçayı

Adaçayı Türkiye’de daha ziyade çay olarak tüketilir. Yaprakları sıcak suyun içine atılır. Az bir miktar şeker ve limonla tatlandırılarak içildiğinde tadına doyum olmaz. Bunun yanı sıra adaçayını kırmızı et, beyaz et, çorbalar ve sebze yemeklerinde de kullanabilirsiniz. Kendine has baharatsı tadı ile adaçayı, şifalı ve özel bir bitkidir.