Yıllardır tarımı ihmal eden Türkiye’yi savaş nedeniyle gıda güvenliğinde kötü günler bekliyor
Türkiye buğday ithalatında yüzde 80 Rusya ve Ukrayna’ya bağımlı. Alternatif ise Çin ve Latin Amerika gibi ülkeler. Türkiye’nin faturasına bir de taşıma maliyeti eklenecek.
Ali Can PolatBuğday piyasaları Ukrayna-Rusya savaşı ile altüst oldu. Savaş öncesi ton başına 320 dolar olan buğday, 420 dolara kadar çıktı. Şikago borsasında ise vadeli işlemler 900 doları geçerek 14 yılın zirvesine çıktı.
Bu gelişme Türkiye’yi yakından ilgilendiriyor. Buğdayda rekoltenin yetersiz olması nedeniyle ithalat yapmak zorunda olan Türkiye, yüzde 80 Rusya ve Ukrayna’ya bağımlı. Bir yandan tedarik sorunu ile karşı karşıya olan Türkiye, Latin Amerika ve Kanada gibi ülkelerden ürün almak zorunda olduğu için taşıma maliyetini de yüklenecek.
Önümüzdeki aylarda buğdayda arz sıkıntısının çıkma olasılığı artarken Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) haziran ayına kadar yeterli stokun olduğunu, altı ay sonra ise yeni hasat döneminin başlayacağını belirterek durumun kontrol edilebileceği mesajını veriyor.
Ancak geçen haftalarda 435 bin tonluk buğday ihalesi açan TMO, uygun fiyata buğday bulamadığı için alımı 285 bin ton ile sınırladı. Bir önceki ihalede 350 dolara alım yapan TMO, bu ihalede 408-449 dolar aralığında fiyatlarla alım yaptı.
Buğdayda önümüzdeki aylarda yaşanacak sorunları sektör temsilcilerine sorduk. Üretici temsilcileri yeni hasat döneminde rekoltenin geçen yılın da altına kalacağı görüşünde. Türkiye Ziraatçiler Derneği Başkanı Hüseyin Demirtaş, “Artık buğday krizine önlem almak için çok geç kalındı. Yeni ekim de yapılamaz, zaten bu maliyetlerle hiçbir çiftçi de ekmez. Buğday fiyatları artmaya devam edecek. Maalesef, ekmek fiyatlarında ciddi bir artış yaşayacağız” diyor.
ÇİN VE LATİN AMERİKA
Rusya ve Ukrayna dışında Çin ve Latin Amerika’dan buğday alınabileceğini söyleyen Çiftçi-Sen Başkanı Ali Bülent Erdem ise taşıma maliyetine dikkat çekiyor. Fiyatların daha fazla artacağını belirten Erdem, savaş uzun süreli olursa ithal edilecek buğday da bulunamayacağını söylüyor. Demirtaş, “Yüzde 300-400 artan gübre fiyatları yüzünden çiftçi gübre kullanamadı. Gübresizliğin bedelini çok ağır ödeyeceğiz. Bu yıl rekoltede büyük düşüşler göreceğiz. Artık üretim aşamasında yapılacak hamleler için geç kalındı.”
Türk Mimar Mühendisler Odaları Birliği Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez ise TMO’nun acilen makul fiyat ve alım garantisi açıklaması gerektiğini vurguluyor ve “Geç olmadan çiftçi gübre masrafına girebilsin, üretimden kopmasın” dedi.
TMO’NUN ZARARI KATLANACAK
Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı ise “TMO mayısa kadar bize ucuz un temin ediyor. Şu an piyasada çuvalı (50 kg) 340 lira olan unu biz 220 liraya alıyoruz. Bu nedenle de mayısa kadar bir sıkıntı görünmüyor. Ondan sonrası da yeni hasat döneminde rekoltenin durumuna bağlı. Bu nedenle bir an önce yerli çiftçimiz ekim konusunda desteklenmeli.”