Reuters'tan anket: Merkez Bankası'nın faiz kararı ne olacak?
Merkez Bankası'nın (TCMB) ağustos ayındaki beklenmedik faiz indirimi ardından eylülde politika faizini yüzde 13 seviyesinde sabit tutması bekleniyor.
ReutersReuters anketine katılan 14 ekonomistin 11'i TCMB'nin bu ay politika faizini sabit bırakacağı görüşünde. Ankete katılan bir kurum haftalık repo faizinin TRINT=ECI 50 baz puan indirilerek yüzde 12.50'ye çekileceğini tahmin ederken, iki kurum ise 100 baz puan indirim yapılacağını öngördü.
Geçen ay yüzde 80'i aşan enflasyon ve devam etmekte olan küresel sıkılaşma döngüsüne rağmen TCMB politika faizinde indirime gitmiş ve gerekçe olarak ekonomide ivme kaybını göstermişti.
Geçen yıl kasım ayı itibarıyla hızla yükselişe geçen enflasyon, TL'nin de değer kaybıyla rekor seviyelere tırmandı. Şubat ayında Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ardından artan küresel enerji maliyetleri ise fiyat artışlarını körükledi ve hükümetin cari fazla hedefini en az 3 yıl öteledi.
YIL SONU TAHMİNİ
Ekonomistler son zamanlarda enerji fiyatlarındaki düşüş ve gıda fiyatlarındaki artışın yavaşlaması sebebiyle enflasyonun zirveye yaklaşmış olabileceğini öngörüyorlar.
TCMB, enflasyonun sonbaharda yüzde 90 seviyesine yaklaşarak yılı yüzde 60.4 seviyesinde kapatacağı tahmininde bulunurken, hükümet Orta Vadeli Program'da enflasyonun yüzde 65'e düşeceğini öngördü. Reuters'ın enflasyon anketinde ise ekonomistlerin yıl sonu için medyan tahmini yüzde 70 seviyesinde bulunuyor.
"TAHMİN EDİLEMEZ"
Her ay daha çok ekonomist, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın düşük faiz talebi doğrultusunda hareket eden TCMB'nin kararlarının tahmin edilemez olduğunu ifade ederek Reuters anketlerine katılmamayı seçiyor.
Yıl sonunda faiz beklentisi anketindeki toplam sekiz katılımcıdan üç ekonomistin tahmini yüzde 12 seviyesinde şekillenirken beş ekonomist ise politika faizinin yüzde 13'te sabit kalmasını bekliyor.
Capital Economics kıdemli gelişmekte olan piyasalar ekonomisti Liam Peach ise Salı günü açıklanan sanayi üretim verilerinde Temmuz ayında aylık bazda bir düşüş görülmesinin ardından TCMB'nin büyümedeki ılımlılaşmayı sebep göstererek politika faizini yüzde 12'ye çekebileceği tahmininde bulundu.
TCMB ise geçen ayki indirimden sonra mevcut görünüm altında güncellenen politika faiz düzeyinin "yeterli" olduğunu ifade etmişti. Bankacılar ise yeterli ifadesinin faiz indirimin eylülde devam etmeyeceğine dair net bir işaret olduğunu söylemişlerdi.
Faizin enflasyona sebep olduğu görüşünü savunan Erdoğan'ın talepleri doğrultusunda geçen yılın sonunda politika faizini kademeli olarak 500 baz puan indirerek yüzde 14'e çeken TCMB, enflasyondaki yükselişe rağmen ağustosa kadar politika faizini değiştirmedi.
YÜZDE 2'NİN ALTINDA DEĞER KAYBETTİ
TL, geçen ay yapılan sürpriz faiz indiriminden beri dolar karşısında yüzde 2'nin altında değer kaybetti. Birikimli olarak bakıldığında ise TL, nisan sonundan beri yüzde 19'a yakın, yılbaşından beri yüzde 28'e yakın, son bir yılda ise yüzde 54 değer kaybetti. TL geçen yıl da yüzde 40'ın üzerinde değer kaybı yaşamıştı.
TCMB faiz indirimi sonrası kendisini kredi ve tahvil piyasasında kendisini daha da belirleyici konuma getirecek adımlar da attı. Net ihracat, istihdam, yatırım odaklı kredilere öncelik verilirken bu sayede kalıcı cari fazlaya ulaşılması ve bu dengenin enflasyonda da kalıcı bir düşüş getireceği öngörülüyor. Bu alanda yer almayan kredilere ise TCMB tarafından ek tahvil tutma yükümlülükleri de getirildi.
Bankalar tahvil yükümlülükleri nedeniyle kurumsal bazı kredileri artık veremeyecek duruma gelmekten şikayetçi. Şirketler ise ucuzlayan maliyetlere rağmen krediye erişimden yakınıyor. TCMB'nin PPK metninde bu konudaki olası mesajları da takip edilecek.