EYT'lilerin gözü yıl sonu yapılacak düzenlemede

İzmir Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı Doğan Türker, “Biz kimseden lütuf beklemiyoruz. Sadece çalışmaya başladığımız tarihte geçerli olan şartları geri istiyoruz" dedi.

Erman Şentürk

Türkiye geneline milyonlarca emeklilikte yaşa takılan yurttaşın gözü yıl sonunda yapılacak düzenlemeye çevrildi. Yıllardır yaşadıkları mağduriyetin seçimlerden önce giderilmesini bekleyen EYT’lilerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda yapılan son toplantının ardından umutları yükseldi.

9-10 Ağustos tarihinde EYT platformu olarak gerçekleştirdikleri 2 günlük Ankara ziyaretleri hakkında açıklamalarda bulunan İzmir Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) Derneği Başkanı Doğan Türker, bekledikleri yasa tasarısına ilişkin "Düzenlemenin özü, 1999 yılında çıkan yasanın iptal edilmesi ve mağduriyetimizin giderilmesi olmalıdır. Biz kimseden lütuf beklemiyoruz. Sadece çalışmaya başladığımız tarihte geçerli olan şartları geri istiyoruz" dedi.

Yaptıkları görüşmeden umutlu ayrılan EYT Platformu başkanları, Ocak ayında bekledikleri müjdenin geleceğini konuda en yetkili isimler olan AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’den bizzat duymuş olduklarını ifade etti. Görüşmenin detaylarını aktaran İzmir Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı Doğan Türker, "Şu anda çözüm adına ilerleyen bir süreç var. Çözüm olacağına dair söylenen sözler var. Biz bu sürecin takipçisi olacağız ve çözüm için de görüşmelerimiz devam edecek. Bu mağduriyet seçime kadar çözülecekse bunu şu anda iktidarda olan partiler çözecek. Bu bağlamda biz de EYT Platformu olarak en yetkili makam olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Cedat Bilgin ile camını taşlamadan, kapısını çalarak görüşme imkanı bulduk. Kendilerine bu sorunun bir an evvel çözülmesi gerektiğini ve işe girdiğimiz şartlarda çözülmesi gerektiğini aktardık. Bu görüşmede sadece EYT  mağduriyeti değil, stajın sigorta başlangıcı sayılmasına ilişkin çözüm önerileri ile staj dosyasını, BAĞKUR tescilinden aylık bağlama oranlarına, askerlik borçlanmasından doğum borçlanmasına kadar tüm mağduriyetleri dile getirdik. Sunduğumuz dosyanın içerisinde bu mağduriyetleri kapsayan, hatta Sakarya ve Bursa’da yaptığımız çalıştaylarda katılan mağdur arkadaşların dile getirdikleri mağduriyetleri, sorunları, çözümleri de raporlayarak Bakan Bey'e sunduk. Bunun üzerine Bakan Vedat Bilgin, “Sosyal devlet sosyal sorunu çözer” diyerek tavrını ortaya koydu. Bu zamana kadar hep “Cek” “Cak” ile oyalandık ama artık iktidara inanmak zorundayız. Bugüne kadar yıllardır mücadele veriyoruz. Düzenlemenin muhalefetin baskısı ve bizim kararlı eylemlerimizle gündeme gelmesi, tartışılması bile bizim için başlı başına bir kazanımdır. Ocak ayında emeklilik için gereken yasanın çıkmasını ümit ediyoruz” ifadelerini kullandı.

"BİZ FORMÜL DEĞİL ÇÖZÜM İSTİYORUZ"

Bakanlık verilerine göre 3 milyon EYT’li yurttaş olduğunu belirten Türker, "Bunun iki milyonu SGK, bir milyonu da BAĞKUR ve Emekli Sandığı üyesi. Bu yasadan caymaları, ya da düzenlemenin kapsayıcı olmaması, şartlar getirilmesi, bizim kitlemiz tarafından kabul görmeyecek ve ağır sonuçlara yol açacaktır. Bu konuda Bakan Bilgin'e bizzat kendim son günlerde basında çıkan modellerin, formüllerin bizim kabul edemeyeceğimizi aktardığımda, o formülleri kendilerinin de basından duyduğunu, o modellerin bizim sistemimize uymadığını aktardı. "Almanya, Finlandiya modelleri değil, biz yaparsak Türk modeli yaparız. Ancak daha henüz çalışmanın orasında değiliz. Taleplerinizi dinledik, dosyanızı aldık, bu doğrultuda çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi. Düzenlemenin özü, 1999 yılında çıkan yasanın iptal edilmesi ve mağduriyetimizin giderilmesi olmalıdır. Biz kimseden lütuf beklemiyoruz. Sadece çalışmaya başladığımız tarihte geçerli olan şartları geri istiyoruz. Biz formül değil, toptan çözüm istiyoruz. Gelişigüzel çıkartılacak ve herkesi kapsamayan bir yasayı kabul etmeyeceğimizi her ortamda da dile getiriyoruz" diye konuştu.

Türker, yasa vaat edilen tarihte çıkmadığı takdirde yeni mitingler ya da yeni bir eylem süreci başlatıp başlatmayacaklarına dair soruya ise şu yanıtı verdi: "Şu anda ilerleyen bir süreç var ve bizler bu sürecin takipçisi olacağız. Verilen bir tarih ve zaman var. Bu tarihi veren de iktidar partilerinin en yetkililerinden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı. Zamanına ve yapılış şekline karşı olabiliriz ama mitinge karşı değiliz. Her şeye rağmen verilen sözlerden dönülür, bu yasa çıkmazsa, ya da çıkınca herkesi kapsayan bir yasa olmazsa elbette miting yapılır. Bizler 2 milyonla mitingler yaptık. Bu defa 3 milyonla yaparız. Ve söyleyecek sözümüz de var, ağzımız dolu dolu da konuşabiliriz. Bu da bizim en doğal hakkımız. Şu an miting yapsak ne diyeceğiz? Bu sefer "Bu işi çözeceğimizi söyledik, zaman ve süre verdik derler. Şu anda bu sadece çözümü baltalamak olur. Miting yapmanın da bir zamanı vardır. Bir kez daha altını çizerek belirtmek isterim, platform olarak bizler orada bu yasayı çıkartın da nasıl çıkartırsanız çıkartın demedik. Stajından, aylık bağlama oranlarına, BAĞKUR tescilinden askerlik borçlanmasına, doğum borçlanmasına kadar bir bütün olarak mağduriyetin giderilmesi ve formüllerin, kademelerin kabulümüz olmayacağını dile getirdik."