Dolardaki artış devam eder mi? Uzmanlar değerlendirdi: 'Doları tutacak güçleri kalmadı'
Dolar/TL 19.25’in de üzerine çıktı. Merkez Bankası’nın kur koruma kapsamında ilan ettiği dolar 19.2660 lirayı gördü. Uzmanlar, “Doları tutacak güçleri kalmadı” dedi.
Ali Can PolatSeçime sayılı günler kala açıklanan ekonomik parametreler “yeni ekonomi modeli”nin her alanda eridiğini gösteriyor. İthalat ve dış ticaretteki açık rekora koşarken enflasyon resmi rakamlara göre bile yüzde 50’nin altına inemedi. Uzun zamandır çeşitli şekillerde kontrol edilmeye çalışılan mali piyasalar ve özellikle dolar, dün 19.25 lirayı da aşarak 20 TL’ye doğru emin adımlarla yürüyor. Hatta Merkez Bankası’nın kur korumalı mevduat hesaplarında fark ödemeye esas olacak şekilde günde altı defa ilan ettiği dolar kuru dün 19.2660 liraya kadar ulaştı. Uzmanlar ise “Ekonomi yönetiminin atacağı kurşun kalmadı” diyor.
Türkiye’de ekonomi politikalarının öngörülebilirlik ve bilimsellikten uzaklaştığını hatırlatan Prof. Dr. Aziz Konukman, “Piyasa analistleri bu tabloda ancak fal bakabilirler. Piyasa piyasa değil, borsa borsa değil. Sen piyasaya müdahalede en önemli araç olan politika faizini bu kadar etkisiz hale getirirsen kim ne yapabilir ki” dedi.
(Aziz Konukman)
İktidarın dolardaki artışa karşı alabileceği önlem kalmadığını söyleyen Konukman, şu yorumu yaptı:
“Daha ne kadar tutsunlar doları? Arka kapıdan satışın bütün yöntemlerini denediler. Merkez Bankası’ndaki depo mevduatın da sonuna gelindi. Bir sürü makro ihtiyati tedbir alındı ama ekonomi modeli resmen çöktü. İhracatçıyı da ücretçi çalışanı da memnun etmeyen bir ekonomik ortam var.”
(Özgür Orhangazi)
DÜNYADAN UZAKLAŞTIK
Piyasayı yönetmede ne gibi adımlar atıldığının bilinmediğini belirten Prof. Dr. Özgür Orhangazi ise şunları söyledi:
“Cari açık ve dış ticaret açığı çok yüksek seviyelerde. Ülkenin döviz ihtiyacı gayet yüksek ve buna karşın bir döviz girişi de yok. Doların artışı bunu gösteriyor. Anladığım kadarıyla bu baskı karşısında yavaş yavaş düzenli bir şekilde TL’nin değer kaybına izin veriliyor. Çünkü vermemek gibi bir şans yok eldeki mermi tükenmiş durumda. Zaten negatif rezervlerle çalışan bir Merkez Bankası vardı. Bu arada doların dünya arenasında değer kaybettiği bir ortamda Türkiye’de değer kazandığını da görmezden gelemeyiz. Normalde Türkiye’de de olmalıydı bu kayıp ama bizim piyasamızda o ilişki koptu. Bizim gerçekliğimiz farklılaştı.”