DİSK Genel Sekreteri Görgün iş dünyasında "doymak bilmez kâr hırsı" olduğunu söyledi

İş dünyasında “doymak bilmez kâr hırsı” olduğunu belirten DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, “Bu lafları söylerken açlık sınırına da bir baksınlar. İşçiler bu açıklamalara pabuç bırakmayacak” dedi.

Mustafa Çakır

TOBB Konfeksiyon ve Hazır Giyim Sanayi Meclis Başkanı Şeref Fayat, asgari ücrette brüt ücretten net ücrete aktarımın daha yüksek olacağı bir formül bulunmasını umut ettiklerini belirterek, “Aksi takdirde asgari ücrette 25-26’nın üzerinde bir artış maalesef çok daha büyük bir istihdam çıkışına sebep olacak. Deutsche Bank’ın notunda yer alan asgari ücrette yüzde 30’un üzerindeki zammın işletmeleri zorlayacağı görüşüne katılıyorum” demesi tartışma yarattı. Asgari ücrette yüzde 30 artış yaklaşık 5 bin 100 lira zam anlamına geliyor. Bu durumda asgari ücret de 22 bin 100 lira seviyesine yükseliyor. Yeni yılda geçerli olacak asgari ücret aralık ayında işçi, işveren ve hükümet arasındaki toplantılarda belirleniyor. Yeni ücret aralık sonunda açıklanıyor. Daha görüşmelere yaklaşık 2 aylık bir süre bulunuyor. İş dünyası asgari ücretteki artışın yüzde 30 ile sınırlandırılmasını istiyor ancak hükümetin Orta Vadeli Programı’nda (OVP) bile bu yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 41.5. Yeni yılda vergi, ceza, harçlarda yapılacak artışta belirleyici olan yeniden değerleme oranının da (YDO) yüzde 44 civarında olması bekleniyor. Kesin oran ise kasım enflasyonu açıklandığı belli olacak. Bu arada eylül itibariyle açlık sınırı da 19 bin 830 TL’ye ulaşmış durumda. Yıl sonuna kadar açlık sınırı daha da artacak. İşverenlerin talebi kabul edilirse asgari ücret daha belirlendiği dönemde açlık sınırı seviyesinde olacak. Şu anda da yaklaşık 8 milyon asgari ücretli işçi açlık sınırının altındaki ücretle bir ay geçinmeye çalışıyor. İş dünyasının enflasyon ve YDO’nun altında bir oran talep etmesi işçiler tarafından da tepkiyle karşılandı.  

‘VİCDANA SIĞMAZ’

DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, iş dünyasında “doymak bilmez kâr hırsı” olduğunu belirterek, başta “yandaşlar” olmak üzere sermayenin hükümetle birlikte her fırsatta çalışanların ücretlerine, haklarına yöneldiğini söyledi. Bu açıklamaların da bunun bir parçası olduğunu dile getiren Görgün, OVP’de de bunun görüldüğünü, kıdem tazminatını zayıflatmaya yönelik önerilerde bulunulduğunu kaydetti. Görgün, yılbaşında belirlenen 17 bin lira asgari ücretin alım gücünün şu anda 10-11 binlere düştüğüne dikkat çekerek, “Bu lafları söylerken açlık sınırına da bir baksınlar. Bu açıklamalar vicdana, hayatın gerçeklerine sığmaz” dedi. İktidarın, “alım gücünü düşürerek, tüketimi kısarak enflasyonla mücadele edileceğini” sandığını belirten Görgün, şöyle devam etti: 

“Ücretleri baskılayıp, ücretliler birşey alamasın da enflasyon düşsün gibi saçma bir mantık var. Bunların hepsi gerçek dışı. Bu ülkedeki milyonlarca emekçiye zerre kadar değer vermiyorlar. Bir makinanın civatası kadar değeri yok insanların. Ancak bu böyle gitmez. Son aylarda bütün konfederasyonlar buna karşı duracaklarını ilan ettiler. Alanlara çıktık. Sesimizi yükseltiyoruz. Seslerimiz mutlaka birleşecektir. Halkı hesaba katmayan bu yaklaşımları durduracağız. Böyle saçma şey olmaz.”

Görgün, asgari ücrete ara zam yapılmadığını buna karşın enflasyonun da düşmediğine dikkat çekti. “Bu palavralara kimse inanmıyor” diyen Görgün, şu değerlendirmeyi yaptı:

“İşçiler de bunlara pabuç bırakmaz. Açlık sınırının altında yaşamaya kimse evet demez. Mecal de yok zaten. Emekçilerin yarısı asgari ücretle geçinmeye çalışıyor. Sermaye şimdiden kitleleri düşük asgari ücrete alıştırmak için ön çalışma yapıyor. Hükümet de zayıf. Sermaye sesini çıkararak ne koparırsak kârdır mantığı ile hareket ediyor.”

Görgün, enflasyon yüksek olduğu için şimdiden bir rakam telaffuz edecek bir ortamın da bulunmadığını, asgari ücrette toplu pazarlığın gereklerinin yerine getirilmesi gerektiğini söyledi. Görgün, milli gelirdeki artıştan pay alındığı, enflasyon farkının alınabildiği, vergide adaletin sağlandığı bir yapı istediklerini vurguladı.