DİSK, emekçileri mitinge çağırıyor

Ara zam, vergide adalet, sendikal özgürlük gibi birçok taleple 13 Eylül’de Mersin’de 20 Eylül’de Ankara’da büyük işçi mitingi gerçekleştirecek olan DİSK, çağrı eylemlerini sürdürüyor. Dün tüm Türkiye’de meydanlara çıkarak büyük mitinge çağrı yapan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Artık bıçak kemikte. Yaşadığımız gelir kaybının ve adaletsizliklerin sorumlularından, işçiden alıp patrona verenlerden hesap sormak için meydanlarda buluşuyoruz” dedi.

İZMİR / Cumhuriyet

DİSK, “Gelirde ve vergide adalet” kapsamında başlattığı eylemler kapsamında İzmir’de sokağa indi. SGK İl Genel Müdürlüğü binası önünde toplanan DİSK üyeleri adına basın açıklamasını okuyan Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Durmak bilmeyen zamların ve adaletsiz vergilerin yükü altında eziliyoruz. İşçiler, emekçiler ve emekliler yaşam savaşı verirken, birileri servetine servet katıyor. Bizden alıp patronlara veriyorlar, yoksulun cebinden zenginin kasasına kaynak aktarıyorlar. Halkın sofrasından çalıp, sermayenin banka hesaplarını büyütüyorlar. Ülkemiz dünyada gelir dağılımının en bozuk olduğu ülkeler arasında yer alıyor. Bizler Ülkemizin Tüm Değer ve Güzelliklerini Üretenleriz! Biz bu adaletsizliği hak etmiyoruz. Ekonomik kriz derinleşirken, biz düşük gelirle yaşam mücadelesi verirken, yüksek vergiler ödüyoruz. İşçinin patronundan fazla vergi verdiği bir ülke haline geldik. İktidar, kamu kaynaklarını bir avuç sermayeye aktarırken; vergi afları ve teşviklerle onların servetine servet katarken, bizim emeğimiz, hakkımız, alın terimiz hiçe sayılıyor” diye konuştu. 

“BIÇAK KEMİĞE DAYANDI”

“Özetle biz çalışıyoruz, biz üretiyoruz, biz vergi veriyoruz ve biz açlıkla, yoksullukla karşı karşıya kalıyoruz” diye devam eden Sarı, “Bıçak kemiğe dayandı! Biz sustukça, adaletsizlik büyüyor; cebimize, ekmeğimize, haklarımıza daha fazla el uzatıyorlar. Artık tek başına yaşam savaşı vermenin değil, hep birlikte adalet mücadelesini büyütmenin zamanıdır. Asgari ücret başta olmak üzere tüm ücretlerin artırılmasını istiyoruz! Bunun için yüksek enflasyon dönemlerinde asgari ücretin yılda dört kez artırılmasını; sendikalaşma, toplu pazarlık ve grev hakkı önündeki tüm engellerin kaldırılmasını istiyoruz.  Emeklilikte adalet, emeklilere adalet ve insanca yaşam istiyoruz. En düşük emekli aylığının en az asgari ücret düzeyine yükseltilmesini ve tüm emekli aylıklarının aynı oranda artırılmasını talep ediyoruz. Emeklilik sistemindeki adaletsizliklere son verilmesini istiyoruz.  1 Ekim’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla beraber, vergide adalet yasasının oy birliğiyle meclisten geçmesini istiyoruz. Az kazananın az, çok kazananın çok vergi verdiği; ücretle ve tüketim üzerindeki vergi yükünün azaltıldığı, sermayenin ve zenginlerin vergisinin arttığı adaletli bir vergi sistemi istiyoruz. Esnek çalışma adı altında emeklilik ve kıdem tazminatı hakkını ortadan kaldırmaya yönelik planlardan derhal vazgeçilmesini istiyoruz. “Kullan at” işçiliği adı verilen tüm güvencesiz çalıştırma biçimlerine karşı güvenceli ve kalıcı bir istihdam için mücadele ediyoruz. Ve son söz olarak kıdem tazminatına el uzatmaya kalkanları bir kez daha uyarıyoruz: Bedeli ağır olur!” ifadelerini kullandı.

“MEYDANLARDA BULUŞUYORUZ”

AKP’ nin beşli çeteden ve ona benzer bir çok firmanın 7.5 milyar vergi sildiğini ve işçilerin “vergi şampiyonu” haline geldiğini aktaran Memiş Sarı, “Buda yetmezmiş gibi şimdi de belediyelerde çalışan şirket işçilerinin çalıştığı şirketlerdeki SGK  ve Vergi Borcu konu edilerek haciz yoluyla ücretlerimizi almama ve alamama konusunda hamle yapılmaktadır. Şu bilinsin ki tüm baskıcı politikalarınıza karşı ayakta durmaya ve mücadele etmeye devam edeceğiz. Bizden çalınanları ve hak ettiklerimizi almak için mücadele edeceğiz. Evet artık bıçak kemikte! Yaşadığımız gelir kaybının ve adaletsizliklerin sorumlularından hesap sormak için; işçiden alıp patrona verenlerden, yoksulu daha yoksul, zengini daha zengin yapan bu düzenden hesap sormak için, hak ettiğimiz insanca yaşamı kazanmak için Türkiye’nin dört bir yanında meydanlarda buluşuyoruz. Hepimize düşen görev bu mücadeleyi büyütmektir. Hepimize düşen görev konumuzu komşumuzu, sendikalı sendikasız tüm işçileri, emekçileri, emeklileri, tüm sınıf kardeşlerimizi meydanlara taşımaktır. Tüm DİSK’li işçiler bu görevin bilincinde olacaktır. DİSK varsa mücadele vardır, DİSK varsa umut vardır!” şeklinde konuştu.