Çiftçi rüzgâr enerjisine yöneldi

Artan tarım üretici enflasyonu çiftçiyi maliyet kısma halelerine yönlendiriyor.  Türkiye Ziraatçiler Derneği Başkanı Hüseyin Demirtaş çiftçilerin yüksek elektrik faturalarına karşı yenilenebilir enerji kaynakları arayışında olduğunu söyledi. 

(Hüseyin Demirtaş)

Her zorlukla tek başına mücadele etmek zorunda kalan çiftçilerin bu konuda yalnız bırakılmaması gerektiğini söyleyen Demirtaş şu çağrıyı yaptı: “Türkiye'yi küçük üretici besliyor. Onların da maddi gücü çok sınırlı. Rüzgar ve güneş enerjisine yönelmeyi çok istiyorlar, fiyat araştırıyorlar ama bu ürünlerin fiyatını karşılayacak güçleri yok. Devletin bu üreticilere alternatif ve çevreci enerji sistemlerine özel hibe veya düşük faizli kredi vermesi gerek. Bu hem gıda enflasyonuna etki eder hem Türkiye'nin elektrik ithalatı aracılığıyla cari açığı azaltır. Madem elektriği ucuzlatmıyorsunuz bari alternatif enerji için imkan sağlayın."

(Ali Çolak)

ÜRETİMDE EN ÇOK MALİYET ZORLUYOR

Rüzgar enerji türbini üreticisi Soyut Enerji sahibi ve Çolak Holding Genel Müdürü Dr. Ali Çolak da çiftçilerden aldıkları rüzgar türbini talebinde patlama yaşadıklarını söyledi. Ev tipi rüzgar türbini ile yazlıklara ve küçük tarımsal işletmelere de ucuz elektrik sağlanabildiğini belirten Çolak, çiftçilerin özellikle rüzgar enerjisiyle çalışan su pompalarına büyük talep gösterdiğini belirtti. Çolak şöyle devam etti: “Su çıkarmak için yüksek elektrik faturası ödeyen çiftçiler bu ürüne çok ilgi gösteriyor. Tüketiciler halen ürünü çok tanımasa da her hafta en az 50 başvuru geliyor. Su pompası, ne ekildiğine bağlı olarak, 5-6 yılda yatırımını amorti ediyor. Rüzgar türbini de 3-4 yılda kendini amorti ediyor. Piyasada bu ürünlerin fiyatı ise 5-6 bin dolar civarında. Sanayide de müthiş bir talep artışı var. Sanayide maliyet daha fazla ama orada elektrik daha pahalı olduğu için yine 5 yılda amorti ediyor." 

Rüzgar türbini üretiminde en büyük zorluğun maliyet olduğunu söyleyen Çolak şu bilgiyi verdi: “Mmaliyet şokları yaşıyoruz. Dövizin yüksekliğinden ziyade oynaklığı etkiliyor. Stabilizasyon olmaması sürekli maliyet hesabı gerektiriyor. Maliyet artışlarını fiyata yansıtamıyoruz ve üretici enflasyonu artıyor. Bunun yanı sıra tüketici de biz üreticiler de krediye ulaşamıyoruz. Çok büyük talep var ama finansman talebin büyük kısmını iptal ettiriyor. Son bir yılda sektöre toplamda yaklaşık 200 milyar dolarlık yatırım talebi oldu bu daha da artabilir yatırım ortamının güvenli hale gelmesi ve devletin elektrik alım fiyatını artırması gerekiyor."

Sektördeki 50’nci yılını kutladıklarını da hatırlatan Çolak, “Dünya Ticaret Merkezi’nin Ankara temsilcisiyiz ve yabancı yatırımcılarla sık sık görüşüyoruz. Babam Hasan Çolak 70’lerden bu yana sektörün içinde. Gerçekten Arapların petrolü varsa bizim rüzgarımız var. Türkiye bu pazarda büyük bir oyuncu olabilir yeter ki sağlıklı ve güvenli yatırım ortamı sağlanabilsin”