Son dakika... BOTAŞ'ın borç arayışı ne anlama geliyor
BOTAŞ'ın Rusya'dan borç erteleme talebinde bulunmasına ilişkin haber gündemde önemli yer tuttu. BOTAŞ'ın hamlelerine yönelik değerlendirmeler ise dikkat çekici. Halk TV'den Barış Soydan bunun seçim öncesi dolara duyulan yakıcı ihtiyaçtan kaynaklı olduğunu yazarken, Ozan Gündoğdu ise "BOTAŞ borçlanma ihtiyacını hissettirmiş oldu" dedi, dışa bağımlılığın artabileceğini belirtti.
cumhuriyet.com.trBloomberg'te önceki gün yayımlanan habere göre BOTAŞ, gaz ödemelerinin 2024’e ertelenmesi konusunda Rus yetkililerle pazarlıklarda bulundu. Haber gündemde geniş yer tuttu. Seçim öncesi son kış bu hamlenin ne anlama geldiğine ilişkin ise Halk TV yazarı Barış Soydan ve BirGün yazarı Ozan Gündoğdu değerlendirmelerde bulundu.
Halk TV yazarı Barış Soydan, BOTAŞ’ın bu hamlesinin Merkez Bankası’nın döviz açığından kaynaklanabileceğini yazdı. Soydan’a göre, 2023 kışına baz etkisiyle düşen faizle girmek isteyen iktidar tekrar kur ve enflasyon şokları yaşamak istemiyor. Bunun için de döviz kuru Merkez Bankası’nın piyasa müdahaleleriyle, rezervler eritilerek baskılanıyor. Ancak rezervler azaldı ve dolarla yapılacak borç ödemelerinin ertelenmesi düşünülüyor.
BirGün gazetesi yazarı Ozan Gündoğdu ise borç erteleme talebinin nedenine yönelik iki tahminde bulundu ve bunların sonuçlarını yazdı. Gündoğdu’ya göre Rusya Macaristan’ın borçlarını erteleyince BOTAŞ bunu bir fırsat olarak gördü ve borç erteleme talebinde bulundu. Ancak 2023 borcu 2024’e ertelenecekse 2024 yılında ne yapılacak? Bu Rusya’ya bağımlılığı daha da artıracak.
Gündoğdu’ya göre borç ertleme isteğinin ikince nedeni ise borçları ödeyecek güç yok ve ertelenmek isteniyor. BOTAŞ, doğalgaz tedariği için borçlanma ihtiyacı duyduğunu hissettirmiş oldu.
Yazılardan satırbaşları şu şekilde:
Barış Soydan - O para içeride doları kontrol etmede kullanılacak
Türkiye petrol ve doğalgaz ithalatı için bu yıl 100 milyar dolar civarında para ödeyecek. Birkaç yıl önce bu tutar 25-30 milyar dolarla sınırlıydı. Fiyatlardaki artış nedeniyle patladı.
Doğalgaz ithalatını bir kamu kuruluşu olan BOTAŞ gerçekleştiriyor. BOTAŞ ödemeler için Merkez Bankası’ndan aralıklarla dolar satın alıyor. Bu da Merkez Bankası’nın rezervlerinde azalmaya neden oluyor. Oysa iktidarın seçim öncesinde rezervlerdeki her cent’e ihtiyacı var. Çünkü doların yükselişini engellemek için aylardır piyasaya rezervlerden döviz satışı yapılıyor.
Merkez Bankası rezerv satışlarını keserse dolarda hızlı bir yükseliş yaşanır. Sadece dolar artmaz, geçişkenlik etkisi nedeniyle enflasyon da yükselir. Oysa iktidar Aralık’tan itibaren baz etkisiyle enflasyonun gerilemesini bekliyor. Merkez Bankası’nın rezervlerinden yapılan müdahalenin sürmesi iktidar için hayati önemde.
23 Eylül haftasında Merkez Bankası’nın kendisine ait net harcanabilir döviz rezervi 10 milyar doların altına geriledi.
Üstelik cari açık da patladı. Sadece sonbahar ve kış aylarında 25 milyar dolara yakın cari açık bekleniyor. Bu açığı kapatmak için de Merkez Bankası’nın rezervlerine iş düşecek. Rezervler eridikçe doları kontrol etme imkanı azalacak.
Ekonomi yönetiminin önünde iki çare var. İlki, rezervleri güçlendirecek taze kaynak bulmak.
İkinci çare, rezervlerden döviz çıkışını azaltmak. Rusya’ya “Bu yılki doğalgaz ödemesini gelecek yıla erteleyelim” ricası işte burada anlam kazanıyor.
Ozan Gündoğdu - Fırsat mı yoksa moratoryum mu?
İlk ve iyimser yoruma göre Rusya, içinde bulunduğu özgün durum nedeniyle, kendi dış politikasına engel oluşturmayan ülkelere doğalgaz konusunda imtiyazlar tanıyor. Mesela Macaristan… Doğalgaz ihtiyacının yarısını Rusya’dan karşılayan bu ülke, pazartesi günü doğalgaz ödemelerinin altı ay ertelenmesine Rusya’nın izin vereceğini duyurdu. Madem Macaristan’a böyle bir güzellik yapıldı, o halde BOTAŞ bu fırsattan neden faydalanmasın? BOTAŞ’ın ödemeleri 2024’e erteleme talebi de bu kapsamda değerlendiriliyor.
Yıllık 50 milyar metreküp doğalgaz tüketimi olan Türkiye, bunun yarıya yakınını Rusya’dan temin ediyor. Eğer 2023 tüketimi 2024’te ödenecekse, 2024’te ne yapacağız?
BOTAŞ doğalgaz ödemelerini 1 sene erteleyecekse tüketicilerin borçları da ertelenecek mi? Tüketicilerden toplanan para neyi finanse edecek? Burada akıllara gelen ilk soru seçimler…
Doğalgaz ödemelerinin ertelenmesi gerçekten bir fırsat mı? Üstelik borcun ertelendiği yıl kritik bir seçimi de içeriyorken. Öte yandan Erdoğan, kariyerinin en zor yılına girerken Rusya’nın “doğalgaz borcunu seçimden sonra ödersin” demesi, apaçık bir politik destek anlamına gelmez mi? “Bu destek ne karşılığında alınıyor” sorusunu dillendirmek haksızlık mı olur?
‘ERDOĞAN’A TANINAN BİR’
Böyle bir erteleme Türkiye için seçimden sonra iki yılın doğalgaz borcunu tek yılda ödeme ya da aksi halde Rusya’dan sürekli imtiyaz talep eden ve bu ülkeyle daha bağımlı ilişkiler tesis etme sorununa neden olacak.
O halde, doğalgaz borcunun ertelenmesi Türkiye’ye değil, Erdoğan’a tanınan bir fırsat. “Finansal olarak Türkiye’yi rahatlatır” diyenlerin “seçimden sonra ne yapacağız” sorusuna cevap vermesi gerekir.
‘MORATORYUMUN İLK EMARESİ OLABİLİR’
İlk yorumdan daha kötümser olanı, bunun bir moratoryum olduğu şeklinde. Moratoryum, borçlu tarafın, borcunu ödeyemeyecek durumda olması nedeniyle, alacaklıya yeni bir borç sözleşmesi sunması anlamına geliyor. Kamuoyunda genellikle borcun reddiyle ya da temerrüde düşmekle karıştırılıyor fakat moratoryumda borçlu taraf borcunu reddetmiyor. Tam tersine, borcu kabulleniyor fakat ödeyemeyeceğini bildirerek, yeni sözleşme talep ediyor. Kolayca tahmin edileceği gibi böyle bir yeni sözleşmede borçlunun yükümlülükleri de artıyor.
Üstelik moratoryum için borçlunun mutlaka temerrüde düşmesi de gerekmiyor. Temerrüt, borçlunun vadesi gelmesine rağmen borcunu ödeyememesi durumu. Fakat borçlu taraf, borcun vadesi henüz gelmeden de borcun ertelenmesini yani moratoryumu isteyebilir.
O halde, “bu bir moratoryumdur” demek için elimizde gerekli koşullar var. Fakat koşullar yeterli değil. BOTAŞ’ın bu talebi aynı zamanda bir dayatmaysa, ikinci yorum haklıdır diyebiliriz. Başka bir ifadeyle Türkiye, “borcun ertelenmemesi halinde ben bu parayı ödeyebilecek durumda değilim” diyorsa, Bloomberg’in haberi aslında bir moratoryum ilanının önümüze düşen ilk emaresi olabilir.
2022 kışı oldukça sert geçti. Sadece havaların soğukluğu değil, doğalgaz tedariğinde yaşanan sorunlar da haftalar boyunca konuşuldu. Aralıkta yaşanan kur şokunun ardından 20 Ocak 2022’de BOTAŞ, sanayiciye günlük doğalgaz kullanımını yüzde 40 azaltma talimatı verdi. İran’dan gelen gazın 15 gün kesilmesiyle birlikte ocak ve şubat aylarında organize sanayi bölgelerinde üretim durma noktasına geldi.
'BORÇLANMA İHTİYACI HİSSETTİRİLMİŞ OLUNDU'
Sert geçen 2022 kışı, 2023 kışı yaklaşırken stresi artırdı. Nisan 2022’de ekonomi yazarı Erdal Sağlam kişisel Youtube yayınında, BOTAŞ ve TMO’nun Londra’da bir yıl geri ödemesiz 35 milyar dolar borç aradığını ifade etti. Sağlam, yayınında “Yaklaşık 35 milyar dolar düzeyinde dışarıdan borç arandığı söyleniyor. Bu Arap dünyasında Ortadoğu'da girişimlerde bulunulmuş ama pek somut şeyler, sonuçlar alınamamış. Yine İngiltere'de bir anlamda tefeci piyasasına geri dönülmüş gibi görülüyor” ifadelerini kullanıyor.
Temmuz 2022’de Sağlam’ın iddialarını destekleyen bir duyuru Deutsche Bank’tan geldi. Alman finans devi, BOTAŞ'a doğalgaz alımları için Hazine ve Maliye Bakanlığı garantili ve üç yıl vadeli 925 milyon avroluk kredi sağladığını açıkladı. Böylece, BOTAŞ, doğalgaz tedariği için borçlanma ihtiyacı duyduğunu hissettirmiş oldu.
Ve şimdi borç erteleme talebi… 2022 kışında fırlayan enflasyon sanayide talep patlaması yaşanmıştı. Bazı işyerleri üç vardiya çalışmaya başlamış, çarklar hız kazanmıştı. Fakat önümüzdeki kış için tablo daha farklı. 2023 kışına girerken doğalgaz tedariğinin aksaması Erdoğan için kâbustan farksız. Çünkü geçen kışın aksine, sanayi büyümüyor, hatta yer yer küçülüyor. Temmuzda yüzde 6 küçülen sanayi, aylar sonra ilk kez istihdamda düşüş yaşanması, eylülde durgunluk işaretlerinin belirginleşmesi tedirgin edici gelişmelerden. Tüm bunlar yaşanırken, ağustos ayı dış ticaret açığı 11,1 milyar dolarla Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı. Açık, eylülde de 10 milyar doların üzerinde kaydedildi. Kış aylarında ise konutların ısınma ihtiyacı nedeniyle doğalgaz talebi yüzde 50 oranında artıyor. Dolayısıyla, Türkiye ekonomisi kış aylarında doğalgaz ödemeleri nedeniyle çok daha yüksek dış açıklarla karşılaşacak.
Tablo buyken, Türkiye’nin Rusya’ya "Borcumu ertele yoksa temerrüde düşebilirim” demiş olması yani bir tür moratoryum ilanı, kötümser olsa da imkânsız değil.