2020 yılında 26 soruşturma açan kurum 2022'de bu sayıyı 56'ye yükseltti

İş dünyası, soruşturma ve cezalarda, enflasyon etkilerinin görmezden gelindiğini söylerken rekabet hukuku uzmanları "Enflasyonist ortamda yasanın uygulanabilirliği tartışılır" dedi.

Alican Polat

Geçen yıl iktidar tarafından yüksek enflasyonun suçlusu olarak görülen zincir marketlere cezalar yağdıran Rekabet Kurumu, son günlerde soruşturmalarını artırd. Bu günlerde hemen her hafta başta gıda olmak üzere birçok sektördeki şirketler Rekabet Kurumu'nun soruşturmalarına takılıyor. Kurum; 2020'de 26, 2021'de 44, 2022'de 54 yeni soruşturma başlattı. Bu süreçte 180 yeni uzman istihdamıyla da inceleme ağını genişletti. 

Bununla birlikte kurum ardı ardına cezalar keserken iş dünyasından kurumun, piyasada firmalarla ilgili kuşku uyandırdığı eleştirileri geldi. Rekabet Derneği, enflasyonist dönemde rekabet kanunun işleyişinde yeniliklere ihtiyaç olabileceğini söylerken rekabet hukuku uzmanları "Enflasyonist ortamda yasanın uygulanabilirliği tartışılmalı. Enflasyon şirketlerin işleyişini bozmuş olabilir ama kurum kanunu uyguluyor" dedi.

İŞ DÜNYASINDAN UYARI

İş dünyası hemen her gün yeni bir Rekabet Kurulu soruşturması ile güne başlarken tepkiler de yükselmeye başladı. İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO) Ticaret Bakanı Ömer Bolat'ın da katıldığı Ağustos ayı meclis toplantısında konuşan İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, Rekabet Kurumu'na çağrıda bulundu. Türkiye'nin serbest ticaret kurallarını kabul ettiğini hatırlatan Bahçıvan şunları söyledi: "Piyasa bozucu harketler yapanlara hepimiz karşıyız. Ama enflasyonun temel sebep olduğu bir çok gerçek ortadayken rekabet kuralları içinde hareket eden firmaları kendi etik dışı iradeleriyle oluşturdukları bir haksız kazanç ile göstermek ve dönem dönem cezai tedbirlerle sonuçlanan bir algı oluşturmanın da son derece yanlış olduğunu düşünüyorum. Türkiye serbest ticaret kurallarını kabul etmiş bir ülkedir. Rekabet Kurumu da bu ülkede görevini bağımsız bir şekilde yapmaktadır. Kalkıp da sürekli olarak piyasada itham oluşturmak firmalarla ilgili kuşku uyandıracak hareketlerden kaçınmasını savunuyoruz."

'MÜCADELE' İMAJI YARATIYOR

İktidarın 'Enflasyonla mücadele ediyoruz' algısı oluşturmak istediğini hatırlatan Rekabet Derneği Kurucu Başkanı Prof. Dr. Erdal Türkkan ise "Kamuoyu da devletin müdahalesini istiyor piyasaya. Rekabet Kurumu da geleneğinde olmayan bir şekilde firmaların üzerine gidiyor. Bunu da fahiş fiyattan ziyade hakim durumun kötüye kullanılması vb şeklinde suçlamalarla yapıyor" dedi. Enflasyonist dönemlerde kanunun naısl işleyeceğinin tartışma konusu olduğunu belirten Türkkan şunları söyledi: "Yüzde 10-20 enflasyonda bu kanun işler ama yüzde 60-70 resmi enflasyon varken herkes kendini kurtarmaya çalışır. Marketleri düşünün bugün rafa 20 liraya koyduğu malı önümzüdeki ay 70 liraya koyacak fiyat artırmayıp ne yapacak? Ürünü satmasa stokçu ilan ediliyor, yerine koyma fiyatıyla satsa fahiş fiyat deniliyor. Yüksek enflasyonda rekabet yasası nasıl çalışır? Bunu konuşmak lazım. Hükümet firmalara cezalar yağdırarak fiyat artışlarını kontrol altına alıyormuş imajı vermeye çalışıyor" diye konuştu.

ENFLASYON DAVRANIŞLARI BOZDU

İstanbul Barosu Tüketici Hakları ve Rekabet Hukuku Merkezi Yürütme Kurulu Üyesi Av. Dr. Cihan Doğan ise, “Enflasyon şirketlerin işleyişini bozmuş olabilir ama Rekabet Kurumu’nun kararları yasaya uygun” dedi. Kurumun fahiş fiyattan ziyade rakiplerle birlikte fiyat artırmaktan ceza yazdığını belirten Doğan, “Bugün temel sorun şu: enflasyon, şirketlerin davranışlarını etkileyerek onları rekabet hukuku ihlali olarak değerlendirilebilecek birtakım davranışlara yönlendirebilmektedir. Mesela şirketler rakipleriyle birlikte fiyat artırabildiği gibi yeniden satıcıların fiyatlarına da müdahale edebilmektedir. Rekabet Kurulu da bu davranışları rekabet ihlali olarak tespit ederek idari para cezası uygulamaktadır” dedi.