Yıllardır ülkemizdeki eğitim kurumlarında tarikatlar ve cemaatler cirit atıyor: Gerçek STK’ler okullarda yok!

İktidar, deneyimli uzmanlara, her an görev üstlenmeye hazır gönüllülere, başarısı kanıtlanmış uygulamalara ve eğitim programlarına sahip başta AÇEV, ÇYDD ve ERG’yi görmezden geliyor gibi.

Figen Atalay

Ülkedeki tüm çocuklara, kaliteli, adil ve eşit bir eğitim için yıllardır mücadele veren sivil toplum örgütleri, başka ülkelerin eğitim bakanlıkları ile işbirliği yapıyor, onların okulları için eğitim programları hazırlıyor ama bizim okullarımızın kapıları onlara kapalı! 

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, yıllardır okulları işgal etmiş olan tarikat ve cemaatleri “sivil toplum kuruluşu” olarak tanımladı. Peki o zaman kendisine soralım; uzun yıllardır bu toplumdaki çocuklar, gençler için çalışan Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV), Çağdaş Yaşamı Destekleme Vakfı (ÇYDD), Eğitim Reformu Girişimi (ERG) neden okullarda yok? Bu kurumlarda, alanlarında çok deneyimli, birikimli uzmanlar var, her an her türlü eğitim hizmetini üstlenmeye hazır gönüllüler var, başarısı bilimsel olarak kanıtlanmış uygulamalar, eğitim programları var, verilere, saha araştırmalarına dayalı raporlar var. Diyanet Vakfı STK de, bu kurumlar değil mi? Neden işbirliği sadece dini temelli yapılarla yapılıyor da dini değil bilimsel eğitimi esas alan STK’lerin okullara girilmesine izin verilmiyor? 

Eğitim uzmanı Alaattin Dinçer bu sorulara şu yanıtı veriyor: “Bu kurumlar, eğitimin laik, bilimsel, demokratik ve özgürlükçü olmasını savundukları için yok. Bakanlığın yanlış politikalarını eleştirdikleri için yok. Laik ve bilimsel eğitim karşıtı yapıların, sivil toplum örgütü kılıfı altında bakanlığın politikalarına etki ettiklerini düşündükleri ve karşı çıktıkları için yok. Muhtemelen de hiç olmayacaklar ya da oldurulmayacaklar. Buradan tüzüklerinde ‘Eğitim, bilim alanında çalışmalar yapar’ maddesi olan tüm muhalif dernek, vakıf, sendika ve kurumlara çağrı yapıyorum: Hadi gelin, hepiniz birer dilekçe ile MEB’e başvuru yapın. Bakalım ne yanıt alacaksınız.” 

AÇEV 12 ÜLKEDE 

Sözünü ettiğim kurumlardan AÇEV’in programlarının yıllardır yurtdışında uygulandığını biliyorum ama emin olmak için baktığım sitesinde şu bilgiyi buldum: “AÇEV olarak, toplumun değişen ihtiyaçları ve yaptığımız sosyal etki araştırmaları doğrultusunda eğitim programlarımızı geliştiriyor, bilgi birikimimizi uluslararası işbirlikleriyle yurtdışına da taşıyoruz. Programlarımız üniversite, devlet ve sivil toplum işbirliği ile başarılı modellere dönüşerek yurtdışında yeni eğitim politikalarına örnek olmuş, yol göstermiş, farklı ülkelerin milli eğitim bakanlıklarıyla işbirliğinde aile eğitimlerine bizzat katkıda bulunmuştur. 

AÇEV, her zaman programlarını yurtdışında uygulayacak uluslararası işbirliklerine sahiptir ve böylece yurtdışına bilgi birikimi aktarımı yapmaktadır. Bugüne kadar Avrupa, Ortadoğu, Uzakdoğu ve Orta Amerika’da toplam 12 ülkede bilimsel temelli eğitim programlarımız uygulanmıştır. Okul öncesi eğitim programımız, üç ülkede (Laos, Kamboçya, Tanzanya) uygulanmaya devam etmektedir.”

ÇYDD: BİZ HAZIRIZ

ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e, göreve başladığında açık mektup göndererek işbirliğine hazır olduklarını ilettiklerini ancak yanıt alamadıklarını anımsatarak “Sayın bakan, TBMM kürsüsündeki konuşmasına bağlı kalarak gerçek anlamda sivil toplum örgütleri ile işbirliği yapmak istiyorsa biz hazırız” diyerek çağrısını yineledi.