Üniversiteliye bir yük daha: KYK zammı

2024-2025 eğitim-öğretim yılının başlamasına kısa bir süre kala Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) ücretlerine yüzde 50 zam geldi.

Taylan Gülkanat

Barınma ve beslenme sorunlarıyla mücadele eden üniversite öğrencilerinin sırtına bir yük daha eklendi. 2024-2025 eğitim-öğretim yılının başlamasına kısa bir süre kala Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) ücretlerine yüzde 50 zam geldi. En düşük KYK ücreti 345 liradan 517 liraya, en yükseği ise 570 liradan 855 liraya yükseldi. Öğrenciler gelen zamdan ötürü mağdur. Eğitimciler ise fiyatların artmasına tepkili. Konuya ilişkin gazetemize açıklamalarda bulunan Eğitim İş İzmir 4 No’lu Yükseköğretim Şube Başkanı Elbey Kale, “Odada kalan kişi sayısı fazla olduğu için en tercih edilmeyen 1. tip yurtlarda barınmak için bile aylık 517 TL ödeme yapılması gerekecek. Asgari ücretliye 17 bin 2 TL emekliye ise en düşük 12 bin 500 TL ile yılı kapattıran devletin, üniversite eğitimi almak isteyen ve buna hak kazanan öğrencileri ve bu öğrencilerin ailelerini yaptığı yurt zamlarıyla nasıl bir bilinmezliğin içine sürüklediği ortadadır” diye konuştu.

‘FİYATLAR DÜŞÜRÜLMELİ’

Eğitim hakkının en temel hak olduğunu belirten Kale, “Bu haktan faydalanmak isteyen hiçbir birey barınma, geçinme, güvenlik gibi endişeler yaşamamalıdır. Özellikle ekonomik şartların zorlaştığı bu süreçte üniversite gençlerinin yurt kapasitelerinin yetersizliğinin yanında bir de artan yurt fiyatları ile aldığı eğitime devam etmesini zorlaştıran süreç çözüme kavuşturulmalı ve artırılan yurt fiyatları düşürülmelidir” dedi. 

‘ÜNİVERSİTE OKUMAK HAYAL’

Gazetemize konuşan Eğitim Sen Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Evrim Gülez ise çok sayıda öğrencinin ev kiraları ve yurt fiyatlarının yüksekliği nedeniyle eğitimine ara vermek ya da tamamıyla bırakmak zorunda kaldığını anımsatarak "Fahiş oranda artan ev kiraları ve özel yurt fiyatlarının yüksekliği öğrencileri ve ailelerini büyük bir çaresizliğe itmiş durumdadır. Ülkemizde artan yoksulluk öyle boyutlara ulaştı ki çoğu öğrenci için farklı bir şehirde üniversite okumak hayal oldu. Binlerce öğrenci halen yaşadıkları şehirlerde, ailelerinin yanında üniversite öğrenimi görmek zorunda kalıyor. Ekonomik kaygılar ne yazık ki bu öğrencileri farklı bir şehirde bağımsız bir hayatı deneyimleme şansından mahrum bırakıyor” ifadelerini kulandı.

‘TEK TİP ODAYA GEÇİLMELİ’

Eğitimde artan maliyetlerin derin eşitsizlikleri de beraberinde getirdiğini söyleyen Gülaz, “Ekonomik olanakları yetersiz öğrencilerin eğitim alma haklarını kullanmalarını sağlamak sos yal devlet olmanın ve toplumsal adalet ve eşitlik ilkelerinin temel gereklerindendir. Bunun için talep eden tüm öğrencilere her kademede, ama özellikle orta ve yükseköğretimde yurt olanağı sunmak sosyal devletin temel sorumluluğudur. Ülkemizde 3 milyonun üstünde yükseköğretim öğrencisi varken KYK yurt kapasitesi 962 bin civarında. KYK yurtlarında fiziksel bir standarttan da bahsedemiyoruz. 6 ayrı tipte, ücretleri birbirinden farklı odalar var. Ne yazık ki KYK yurtları da sınıfsal eşitsizlikleri derinleştiriyor. Biran önce bütün yurtlarda tek tip odaya geçilmeli ,öğrenciler arasındaki eşitsizlikleri artıran bu 6 tip oda uygulamasından vazgeçilmelidir” değerlendirmelerinde bulundu.

‘KAMU KAYNAKLARI ÖĞRENCİLER İÇİN KULLANILMALI’

Öğrencilerin beslenme ve barınma hakkının anayasal bir hak ve kamusal bir sorumluluk olduğunu vurgulayan Gülez, “Öğrencilerin barınma sorununu çözmek için yeni yurtlar yaptırmak, mevcut öğrenci yurtlarının fiziki ve altyapı koşullarını iyileştirmek için kaynak ayırmayan iktidar, yıllardır arka bahçesi olarak gördüğü tarikat-cemaat yurtları söz konusu olduğunda kamu kaynaklarını kullanmaktan geri durmuyor. Eğitim hakkından yararlanmak ve yükseköğretim görmek isteyen öğrencilere piyasa koşullarında maliyetler çıkarılması, ek maliyetler çıkarılması kabul edilemez. Kamu kaynakları öğrenciler için kullanılmalı, yoksulluğun bu kadar arttığı bir dönemde yurt ücretlerine yapılan zamlar geri alınmalıdır” dedi.