TÜSİAD Başkanı Turan, dezavantajlı öğrenci kitlesinin çok geniş olduğuna dikkat çekti

Orhan Turan: “Eğitimde geri kalmak, dünyadan da geri kalmak demek. Dünyanın ilk 10 ekonomisinden birisi olacaksak eğitim sistemimizin kalitesi de dünyada ilk 10’a girmeli.”

Figen Atalay

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) “Geleceğimiz için Eğitimi Birlikte Konuşmak” başlıklı bir konferans düzenledi. Konferansta “Geleceğin Dünyasına Hazırlanırken Eğitime Bakış” raporu da açıklandı. 

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, “Eğitimde geri kalmak, dünyadan da geri kalmak demek. Dünyanın ilk 10 ekonomisinden birisi olacaksak eğitim sistemimizin kalitesi de dünyada ilk 10’a girmeli” dedi. Araştırmaların, şirketlerin, aradıkları beceri ve yetkinliklere sahip işgücünü bulmakta çok zorlandığını gösterdiğini, özellikle teknoloji yetkinliği gerektiren iş kollarında yaşanan beyin göçünün ise yetenek ihtiyacını belirginleştirdiğini vurgulayan Turan, şöyle devam etti: 

“En becerikli, eğitimli, yetenekli gençlerimizi, daha iyi eğitim, yaşam ve çalışma koşulları gibi sebeplerle, başka ülkelere kaybediyoruz. Oysa nitelikli insan kaynağını çekmek için küresel bir yarış varken, hiçbir gencimizi kaybetme lüksümüz yok. Gençlerimize potansiyellerini ve hayallerini kendi ülkelerinde gerçekleştirebileceği bir ülke iklimi yaratmamız gerekiyor. 

Rapor, gelecekte en çok aranacak 21. yüzyıl becerilerinin ön koşulu olarak; matematik, okuma ve fen alanındaki temel becerilerde güçlü bir yetkinliğe sahip olmamız gerektiğini gösteriyor. 

Bunun için, içerik olarak iyi bir eğitim sunmak gerekli ama yeterli 

değil. Her zaman vurguladığımız bir diğer konu da, okulöncesi eğitimin erken yaşlardan itibaren zorunlu ve ücretsiz olmasıdır. 

SADAKA BURSLARLA OLMUYOR

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, tıpkı Cumhuriyetimizin kurulduğu dönemdeki gibi, eğitimi, yeniden, tüm bireyler için, fırsat eşitliğinin en önemli dayanağı yapmalıyız.”

Boyner Holding yönetim kurulu başkanı Cem Boyner, TÜSİAD üyesi olduğu 45 yıldır eğitimde sorunların hiç azalmadığını belirterek, “Türkiye neyi var neyi yok ortaya koymak zorunda. Yukarıdan bakarak, sadaka burslar vererek, üniversite açarak olmuyor. Büyükşehirlerde iyi eğitim kurumlarında dehşet bir fırsat eşitsizliği var. Gençlerin yurtdışına kaçıyor olmasını kafaya takmayanlara şaşarım” dedi.

SAĞLIKLI VE ÜCRETSİZ BESLENME

Eğitim Reformu Girişimi (ERG) ile TÜSİAD işbirliği ile hazırlanan “Geleceğin Dünyasına Hazırlanırken Eğitime Bakış” başlıklı rapordaki bazı tespitler şöyle: 

  • Türkiye’de sosyoekonomik olarak dezavantajlı öğrenci kitlesinin çok geniş olduğu ve bu öğrencilerin sosyoekonomik durumlarına göre farklı okullarda eğitim aldığı görülüyor. Bu durum, okullar arası başarı ve imkân farklılıklarını da artırıyor. Bu farklar azalmadan Türkiye’nin OECD ortalamasını yakalaması mümkün değildir.
  • Türkiye’nin OECD seviyesini yakalayabilmesi için politika tercihlerinde sosyoekonomik olarak dezavantajlı çocuklara yönelik müdahalelere ağırlık verilmelidir. 
  • Nitelikli eğitim temel bir haktır ve bu hakka erişim önünde sosyoekonomik durum dahil olmak üzere tüm engelleri kaldırmak temel bir ilke olmalıdır. 
  • Okullarda sağlıklı ve ücretsiz beslenme imkânlarının yaratılmasının okul aidiyetinin artırılması, okul terki ve devamsızlığın azaltılması, akademik performansın iyileşmesi, çocuk yoksulluğunun önüne geçilmesi ve kronik hastalıkların ve obezitenin engellenmesi gibi pek çok olumlu etkisi vardır.