Eğitim sendikaları iş bıraktı: Şiddet, gündelik hayatın bir parçasına dönüştü

Öğrencisi tarafından öldürülen öğretmen İbrahim Oktugan için tepkiler büyüyor. ''Cezasızlık şiddeti cesaretlendirmektedir'' diyen eğitim sendikaları, bugün iş bırakarak yurt genelinde tepki yürüyüşleri gerçekleştirdi.

Şevval Aydoğan

İstanbul Eyüpsultan Alibeyköy Mahallesi’nde öğrencisi tarafından öldürülen okul müdürü İbrahim Oktugan için eğitim sendikaları bugün iş bıraktı.  

Eğitim-Sen İstanbul 4 Nolu Şube, Eğitim Bir-Sen İstanbul 2 Nolu Şube, Türk Eğitim-Sen İstanbul 8 Nolu Şube, Eğitim-İş İstanbul 4 Nolu Şube ve Özel Öğretmenler Sendikası cinayete dair ortak basın açıklaması yapıldı. 

''GÜNDELİK HAYATIN BİR PARÇASINA DÖNÜŞTÜ''

Sendikalar adına açıklamayı yapan öğretmen Filiz Tiryaki, "Evde, sokakta, okulda ve hayatın her alanında görülen şiddet, adeta gündelik hayatın bir parçasına dönüştü.'' ifadelerini kullandı. 

Filiz basın açıklamasında ''Maalesef son zamanlarda okullarımız da bu şiddet atmosferi içerisinde darp, taciz, mobbing, yaralama ve öldürme olayları şeklindeki zincirleme trajedinin bir parçası olabiliyor. Oysa eğitim sistemlerinde öğretmenler, toplumda şiddet olaylarının önlenmesinde kritik bir görev ve misyona sahiplerken, ülkemizde uygulanan yanlış eğitim politikalarıyla eğitimin edilgen bir öğesine indirgenmiş ve şiddet ortamının bir mağduru hâline getirilmişlerdir. Bu vahim durum; öğrenci ve veliler nezdinde öğretmenleri eğitim sisteminin tüm sorunlarının kaynağı olarak gösteren, MEB destekli şikayet mekanizmaları ile itibarsızlaştıran ve eğitim sistemindeki nitelik kaybıyla öğretmenlik mesleğini değersizleştiren bir sürecin sonucunda oluşmuştur.

Bu süreç sonucunda eğitim çalışanlarına karşı artan şiddet, tüm eğitim sistemini etkilemekte, başta öğretmenlerimiz olmak üzere tüm eğitim çalışanları korku ve her türlü güvensizlik duygusuyla baş başa bırakılmaktadır. Bu korku ve güvensizlik duygusunun en önemli nedenlerinin başında eğitim emekçilerine yönelik her türlü baskı, tehdit ve şiddet uygulayan kişilerin cezasızlık politikaları ile korunmaları gelmektedir. Çünkü bu cezasızlık politikaları şiddet suçu işleyen problemli kişilikleri cesaretlendirmektedir" diye konuştu.

CAYDIRICI CEZA TALEBİ

Tiryaki "Her geçen gün, her öğretmene yönelik bir şiddet uygulandığında, her eğitim emekçisi arkadaşımızı şiddette kurban verdiğimizde bu konu ile ilgili bir düzenleme yapılmasının ne kadar elzem olduğunu bir kez daha görüyoruz. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in, öğretmenlere yönelik şiddet olaylarına ilişkin; 'Hiçbir öğretmenimizin bu süreçlerde mağdur olmasına müsaade etmeyeceğiz. Ayrıca öğretmenlerimizi ve eğitim ortamlarındaki her bir ferdimizi korumaya yönelik varsa gerekli mevzuat güncellemelerini ivedilikle gerçekleştireceğiz’ sözünün üzerinden uzun bir zaman geçmiş olmasına rağmen hiçbir düzenlemenin henüz yapılmamış olması, yaşanılan bu acı olay ile öğretmenlik meslek kanununda öğretmenlere yönelik şiddetin caydırıcı hapis cezaları ile cezalandırılmasını içerecek şekliyle yeniden düzenlenmesini bir kere daha ortaya koymuştur" ifadelerini kullandı.

İŞ BIRAKMA EYLEMİ VE BAKANLIĞA YÜRÜYÜŞ

Öğretmenler bugün iş bırakarak şiddete ve baskıya karşı yurt çapında sokağa dökülecek. Ankara'da TBMM önüne yürüyecek öğretmenler İstanbul ve diğer illerde İl Milli Eğitim Müdürlüğü önlerinde eylem yapacak.

Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, eğitimcilere yönelik saldırılara ilişkin dört eğitim sendikasının başkanlarıyla görüştü. Görüşmeye dair bilgi veren Eğitim Sen Genel Başkanı şunları söyledi: “Toplantıda bugüne kadar defalarca randevu taleplerimizin reddedildiğini aktardık. Müfredat ve eğitimi içeren sorunlarda eğitimin paydaşlarının dikkate alınmadığını aktardık. Her zaman ‘yaptım oldu’ şeklinde hareket edildiğini ifade ettik. Bir gecede Eğitim-Bir Sen’lilerin okullara müdür yapıldığını, bizim üyelerimizin bir gecede açığa alındığını söyledik. Bu nedenlerle de ortak toplantıya katılmadık.”

''DAHA KAÇ EĞİTİMCİNİN CAN VERMESİ GEREKİYOR?''

Eğitim-İş İstanbul Şubeleri ve Hürriyetçi Eğitim Sen, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde ortak basın açıklaması yaptı. Meslektaşlarının öldürülmesini protesto eden eğitim emekçileri, eğitimde şiddete karşı önlem alınmasını istedi. Öğretmenler tepkilerini, "Şiddetin, cinayetin tek bir faili olmadığını hepimiz çok çok iyi biliyoruz. Cinayetin arkasındaki zihniyet, bizleri ötekileştiren, her fırsatta tehdit ederek hedef haline getiren, mesleğimizin itibarını ayaklar altına alanlardır. Ahlak bekçiliğine soyunan Radyo Televizyon Üst Kurulu'nun, toplumsal şiddeti başlıca gündemi haline getirip, mafya ve suç temalı TV yapımlarını daha sık denetlemesi sağlanmalıdır. Okulda şiddeti önlemek için daha kaç eğitim emekçisinin can vermesi gerekiyor?" sözleriyle dile getirdi.

BEYAZIT'TA EĞİTİMCİLER YÜRÜDÜ

Eğitim sendikaları ve eğitimciler, geçen günlerde öğrencisi tarafından öldürülen müdür İbrahim Oktugan için Beyazıt’ta bir araya geldi. Eylemde Eğitim-Sen, Eğitim-İş, Veli-Der sendikaları ve öğretmenler yer aldı. Beyazıt’ta bir araya gelen yüzlerce eğitimci, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne yürüdü. Eğitimciler, burada “Susma haykır, şiddete hayır”, “Sorunların sebebi, eğitim sistemi” sloganları attı.

 

ÖĞRETMENLER DERSE GİRMEDİ, 'YAŞAMAK' İÇİN MECLİS'E YÜRÜDÜ

Aytunç Ürkmez

Eğitim-İş, Eğitim-Sen, Anadolu Eğitim Sendikası, Hürriyetçi Eğitim Sendikası, Genç Eğitim Sendikası, Öğretmenler Sendikası ve Tüm Eğitim Çalışanları Sendikası üyesi öğretmenler, eğitimde artan şiddete karşı ders bıraktı. Öğretmenler, “Can korkusuyla eğitim olmaz, yaşamak istiyoruz. Yeter artık!” yazan pankartla Meclis’e kadar yürüdü. Öğretmenler elinde de “Okullar hiç ‘Tekin’ değil” yazılı dövizler taşıdı.

İstanbul'da okul müdürü İbrahim Oktugan’ın (74) öğrencisi tarafından öldürülmesi üzerine “eğitimdeki şiddet” tartışmaları hararetlendi. Bu olayın ardından Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Eğitim-İş, Eğitim-Sen, Türk Eğitim-Sen ve Eğitim-Bir-Sen’le önceki gün bakanlıkta yeni Öğretmenlik Meslek Yasası (ÖMY) kapsamında şiddete yönelik yeni düzenlemeri görüşmek için toplantı yaptı. Ancak toplantının ardından Eğitim-İş ve Eğitim-Sen ortak açıklamaya katılmadı. Bu görüşmenin ardından Eğitim-İş ve Eğitim-Sen başta olmak üzere; Anadolu Eğitim Sendikası, Hürriyetçi Eğitim Sendikası, Genç Eğitim Sendikası, Öğretmenler Sendikası ve Tüm Eğitim Çalışanları Sendikası üyesi öğretmenler dün ders bırakma ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) önünde toplanıp Meclis’e yürüme kararı aldı.

"YAŞAM HAKKI İÇİN BİRLEŞİYORUZ"

Sendika üyesi yüzlerce öğretmen, dün saat 11.00’de MEB’in önünde toplanırken, “Bakan Tekin istifa” sloganları attı. Öğretmenler, söz konusu sendikalarının başkanlarının önderliğinde Meclis Parkı’na yürüdü. Öğretmene yönelik şiddeti protesto etmek için siyah giyinen eğitimciler, yakalarına “Şiddete hayır” yazılı kokart taktı. Hürriyetçi Eğitim Sendikası üyeleri ise temsili “kanlı beyaz önlük” giydi. Bunun yanı sıra ellerinde; “Okullar hiç ‘Tekin’ değil”, “MEB tarikatları değil, öğretmenleri koru”, “Can güvenliğimiz için yasa istiyoruz”, “Yaşam hakkı için birleşiyoruz” yazılı dövizler taşıdı. Sendika başkanları da “Can korkusuyla eğitim olmaz, yaşamak istiyoruz. Yeter artık!” yazılı pankartla yürüdü.

"İBRAHİM ÖĞRETMEN BİTMEYEN YARADIR

Öğretmenler, Meclis Parkı’nda ortak açıklamada bulundu. Sendikaların ortak açıklamasını Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay okudu. Açıklama öncesinde yaşamını yitiren Oktugan anılırken, sunucu tarafından “İbrahim öğretmenimiz bardağı taşıran damla değil, bitmeyen yara olmuştur” dedi. Özbay, “Cinayetin arkasındaki zihniyet, bizleri ötekileştiren, mesleğimizin itibarını ayaklar altına alanlardır. Dünyada başöğretmen unvanlı tek lider olan Mustafa Kemal Atatürk’ün de söylediği gibi ‘Bir toplumun uygarlık düzeyi, öğretmene verdiği değerle ölçülür.’ Öğretmene yapılan her saldırı, tüm topluma ve ülkenin geleceğine yapılmış bir saldırıdır” dedi.

"FATURAYI CANIMIZLA MI ÖDEYECEĞİZ"

“Buradan Milli Eğitim Bakanı’na soruyoruz” diyen Özbay, “İktidarın ve MEB’in plansızlığı nedeniyle okullarımız güvenlik açısından ciddi risk altındadır. Okullarımızdaki güvenlik açığının faturasını canımızla mı ödeyeceğiz? Daha önce defalarca yaşadığımız cinayetler gibi bu son cinayetin de azmettiricileri; öğretmenliği itibarsızlaştıranlardır, herkes öğretmenlik yapabilir, öğretmenler çalışmıyor ya da az çalışıyor gibi yanlış bir algıyı toplumda yaymaya çalışanlardır. Bizleri bugün okullarımızda açık hedef haline getirenler; liyakatsiz şekilde atandıkları koltukları bir hükümdarlık alanı gibi kullananlardır. Bizleri hedef haline getirenler; her fırsatta emeğimizi küçümseyenler, mesleğimizi itibarsızlaştıranlardır. Bugün eğitim emekçilerinin canlarından endişe ederek okula gidiyor olması işte bunların eseridir” ifadelerini kullandı.

"GENÇLERDEN KATİLLER ÇIKMA SEBEBİSİNİZ"

Özbay, eğitimde şiddet yasasının bir an önce çıkarılmasını istedi. Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak da “İtibarsızlaştırmaya  karşı güçlü bir ses çıkarmak için buradayız. Burada sadece öldürülen öğretmen açısından meseleye bakarsak çok yanılırız. Siz çocuklardan gençlerden katiller çıkmasının sebebisiniz. Emperyalist saldırganlığın Türkiye ayağı oldunuz. İbrahim öğretmenin katili kim? Tetiği çeken o çocuk mu, kurduğunuz bu adaletsiz toplumsal düzen mi? Barış içinde, eşit ve adil bir dünya kurma mücadelemiz devam edecek”dedi.

Eğitim Sendikaları, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan TBMM'ye Yürüyor - ANKARA / CANLI https://t.co/U2MeYHsM7D

— ANKA Haber Ajansı (@ankahabera) May 10, 2024

 

İzmir'de de eğitim sendikaları, "Eğitimde Şiddete Hayır!" konulu yürüyüş ve basın açıklaması yaptı. 

BURDUR'DA EĞİTİMCİLER SOKAĞA ÇIKTI

Burdur'da Eğitim Sen ve Eğitim İş, şiddete karşı ortak bir eylem düzenledi. 

SAMSUN'DA EĞİTİMCİLER ŞİDDETE KARŞI SOKAKTA

Eğitim sendikalarının Samsun şubeleri de eğitimde şiddeti protesto etti.  

ŞANLIURFA'DA ÖĞRETMENLER KANLI ÖNLÜK GİYDİ

Şanlıurfa’da öğretmenler tarafından protesto edildi. Öğretmenler, kalem kırıp İl Milli Eğitim Müdürlüğü binasına temsili olarak kanlı önlük astı.

MUĞLA'DA EYLEM

Muğla'da eğitimciler pankartlarıyla birlikte eğitimde şiddeti protesto etti.