Yunanistan: Miçotakis ve Erdoğan, Eylül ayında bir araya gelebilir
Yunanistan Dışişleri Bakanı George Gerapetritis, Eylül ayında ABD'nin New York şehrinde düzenlenecek BM Genel Kurulu öncesinde Hakan Fidan ile de bir görüşme yapacağını yapacağını duyurdu.
cumhuriyet.com.trYunanistan Dışişleri Bakanı George Gerapetritis, Türkiye-Yunanistan ilişkilerine yönelik değerlendirmelerde bulundu.
George Gerapetritis, iki ülke arasındaki temel hedefin, "karşılıklı saygı ve güvene dayalı bir ilişki kurmak" olduğunu belirterek, "Var olan farklılıkların son derece kritik ve karmaşık olduğu ve çoğu zaman ilişkileri zorladığı göz önüne alındığında bunu yapmak kolay değildir" dedi.
"Her iki ülkede de yeni göreve gelen hükümetler olduğu için işbirliği konusunda bu tarihi fırsatı değerlendirmesinin çok önemli" olduğunu kaydeden Gerapetritis, "Erdoğan ve Miçotakis de samimi bir yaklaşım sergileme konusunda istekli olmalıdır" ifadelerini kullandı.
Gerapetritis, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile "düzenli iletişim" halinde olduğunu vurguladı.
"ÖNÜMÜZDE İKİ DÖNÜM NOKTASI VAR"
Gerapetritis, "Şu anda önümüzde iki dönüm noktası var: Eylül ortasında liderlerin de katılacağı heyetler arası bir toplantının yapılacağı BM Genel Kurulu ve yılsonuna doğru genişletilmiş bir yapıya sahip Yunanistan-Türkiye Yüksek Konseyi'nin kurulacağı ikinci bir dönüm noktası" diye konuştu.
Eylül ayında ABD'nin New York şehrinde düzenlenecek BM Genel Kurulu öncesinde Hakan Fidan ile de bir görüşme yapacağını dile getiren Gerapetritis, "İki dışişleri bakanı bu yakınlaşmanın organize edilmesinde genel sorumluluğa sahiptir ve bu nedenle bu konunun nasıl gittiğine dair sorumluluk ve hesap verme yükümlülüğüne sahibiz" dedi.
"MEVCUT İLİŞKİ, BAZI SORUNLARI ÇÖZMEMİZE OLANAK SAĞLIYOR"
Gerapetritis, "Şu anda geliştirilen samimi ilişki, her zaman merkezi hükümetlerin sorumluluklarıyla ilgili olmayan bazı sorunları çözmemize olanak sağlıyor. Bu da sözlü ya da diğer türden gerginliklere gerek kalmadan durumu yatıştırıyor" ifadelerini kullandı.
MEB ve kıta sahanlığı konusuna değinen Gerapetritis, "Yunanistan ve Türkiye arasında tek bir fark var, o da deniz bölgelerinin, özellikle de MEB ve kıta sahanlığının sınırlandırılması. Bunun gerçekleşmesi için, Türkiye'nin deniz hukukuna ilişkin uluslararası anlaşmayı ve dolayısıyla Lahey Mahkemesinin yargı yetkisini imzalamadığı göz önüne alındığında, anlaşmazlığın kapsamını belirleyecek bir uzlaşmaya varılması gerekecektir" dedi.