Türk kökenli Alman siyasetçiden Ankara'ya mesajlar: 'Yeni bir stratejiye ihtiyacımız var'
Türk kökenli Alman siyasetçi Serap Güler, "Almanya ve Türkiye için yeni ortaklık formatları üzerinde düşünmenin zamanının geldiğini" belirterek, "Türkiye'ye yönelik yeni bir stratejinin amacı güvene dayalı işbirliğine geri dönmek olmalıdır" dedi.
Dış Haberler ServisiAlman Hristiyan Demokrat Parti CDU Milletvekili Serap Güler, Frankfurter Allgemeine Zeitung (FAZ) gazetesine yazdığı bir makalede Türkiye'ye yönelik dikkat çeken mesajlar gönderdi.
Serap Güler, "Türkiye'nin artık Almanya'ya bağımlı olmadığını" belirterek, "Kendi çıkarlarının peşinde koşuyor ve bu çıkarlar kesinlikle bizim de çıkarlarımız. Berlin bunu kabul etmeli ve Ankara'ya ahlak konusunda daha az ders vermelidir" ifadelerini kullandı.
Güler, şunları kaydetti:
"Türk hükümet temsilcileriyle yapılan görüşmelerde, Almanya'nın görüşüne hala değer verildiği ve saygı duyulduğu, ancak bunun kendisine dayatılmasını istemediği açıkça ortaya çıktı. Ayrıca dünyada pek çok başka ortak olduğu ve bu nedenle ne Avrupa'nın ne de Almanya'nın 'dünyanın merkezi' olmadığı açıkça ifade edildi. Bu ifade Avrupa dışında sıkça duyulan bir ifadedir. Bugün diğer oyuncular daha güçlü ve daha cazip."
"GÖÇ SORUNU KARŞISINDA ANKARA'YA BAĞIMLIYIZ"
"Almanya'nın, Türkiye'nin en önemli ticaret ortağı olmaya devam ettiğini" kaydeden Güler, "Türkiye'yi 2023 yılında altı milyondan fazla Alman turist ziyaret etmiştir. Almanya'da üç milyondan fazla Türk kökenli insan yaşamaktadır. Pek çok ortak noktamız olsa da Türkiye, çıkarlarını takip edebileceği başka ortaklar bulduğunu vurguluyor. Buna kayıtsız kalmamalıyız. Özellikle güvenlik politikasında nasıl birlikte çalışmak istediğimize dair bir stratejiye ihtiyacımız olduğu anlamına geliyor" diye konuştu.
"Türkiye'nin zorlu ama önemli bir ortak" olduğunu belirten Güler, "Güvenlik ve savunma politikası konularını çevreleyen tüm zorluklar ve göç gibi büyük bir sorun karşısında Ankara'ya bağımlıyız" ifadelerini kullandı.
"GÜVENE DAYALI İŞBİRLİĞİNE GERİ DÖNMELİYİZ"
"Almanya ve Türkiye için yeni ortaklık formatları üzerinde düşünmenin zamanı geldi, Almanlar olarak bu ortaklığı nasıl daha aktif bir şekilde şekillendirebiliriz?" diyen Güler, şöyle devam etti:
"Uzlaşma istekliliğimiz ve birbirimiz hakkındaki iletişimimiz üzerinde çalışalım. Türkiye'ye yönelik yeni bir stratejinin amacı güvene dayalı işbirliğine geri dönmek olmalıdır. Merkel, 2016'daki AB-Türkiye anlaşmasıyla, zor zamanlarda bile müzakerelerin ortak başarısına inanmaya değer olduğunu kanıtladı."
Güler, "Türkiye'nin jeopolitik önemi arttığını ve ülkesinin de bunun farkına varması gerektiğini" kaydederek, "Bu nedenle Alman dış politikasındaki 'dönüm noktası', ortaklıkların sadece değerler temelinde kurulmaması anlamına da gelmelidir. Eşit bir ortakla çıkarlarımızı paylaşıyoruz ve bu da başarılı olursa stratejik bir derinleşmeye yol açacaktır: Uzun vadede her iki taraf da kazançlı çıkacaktır. Yeni köprüler inşa etmenin zamanı geldi" dedi.