Traktörler yollarda, liderler suskun: Avrupa'daki çiftçi protestoları nereye gidiyor?

Protestolar devam ederken, hükümetler art arda açıklamalarda bulundu, tavizler vermek zorunda kaldılar. Fakat çiftçiler bu tavizleri yeterli bulmadı, traktörlerle yolları kapatıp polisle çatıştılar. Peki, ne istiyorlar; Avrupa'daki çiftçi protestoları nereye gidiyor?

cumhuriyet.com.tr

Daha önce hükümet binalarına, özel işletmelere ve meydanlara döktükleri gübre ve tarımsal malzemelerle gündeme gelen Avrupalı çiftçilerin protestoları şiddetlenerek devam ediyor. Bugün Avrupa Birliği Olağanüstü Liderler Zirvesi gündemine alınmamaları, bardağı taşıran son damla oldu.

Zirve öncesi, Brüksel'de ana caddeler yaklaşık bin traktörle kapatıldı, barikatlar kuruldu. AB Hükümet Binası çevresini işgal eden eylemciler, üzerinde ‘Çiftçiler yoksa, yemek de yok’ yazan pankartlarla eylemlerini sürdürdü.

Çiftçiler, polis müdahalesine havai fişek ve yumurtalarla direnirken, polisler tazyikli suyla karşılık verdi.

BAŞBAKAN ÖZÜR DİLEDİ

Fransa Başbakanı Gabriel Attal, AB zirvesi sürerken düzenlediği basın toplantısına, "Rahatsızlığa yanıt verebildik mi? Kesinlikle hayır. Herhangi bir hata yaptık mı? Belli ki evet" sözleriyle özür dileyerek başladı.

Başbakan Attal, "Çiftçilere 150 milyon avro destek, 2 milyar avro kredi imkanı sağlamayı ve çiftçi ücretlerini korumak için EGalim Yasası'nı güçlendirmeyi" vaat etti.

Çarşamba günü AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB çiftçilerine, "topraklarının yüzde 4 ila 7 arasında bir oranını nadasa bırakma zorunluluğu" getiren genel tarım politikasının uygulamasının 1 yıl ertelenmesini önermişti. Bu kararları yetersiz ve gecikmiş olarak nitelendiren çiftçiler, bugün de Brüksel sokaklarını traktörleriyle kapattı ve seslerini AB liderlerine duyurmaya çalıştı.

ÇİFTÇİLER NEDEN AYAKLANDI?

  • Fransa’da çiftçiler, tarımsal mazot yardımının kesilmesi, bürokrasi ve su kullanımındaki kısıtlamalar sebebiyle gelirlerinin azalmasını protesto ediyor.
  • Savaş sırasında Ukrayna ekonomisine yardımda bulunmak için yapılan tarımsal ithalatın yanı sıra Güney Amerika ülkeleriyle yapılan ticaret anlaşmalarının yarattığı haksız rekabetten de şikayetçiler.
  • Ayrıca çiftçiler, AB Yeşil Mutabakatının zorunlu kıldığı üzere ‘topraklarının yüzde 4 ila 7’lik kısmını nadasa bırakmak’ istemiyor ve bu kapsamda ‘karbon gübre ve tarımsal ilaç kullanımına ilişkin katı kurallar’ getirilmesini eleştiriyor.
  • Avrupa'nın başka yerlerindeki çiftçiler de benzer şekilde hoşnutsuz; Almanya, İtalya, Polonya, Romanya, İskoçya ve Belçika'da da benzer gerekçelerle protestolar büyüyor.
  • Gelirleri iklim krizi sebebiyle azalan çiftçiler ayrıca, vergiler ve çevre kurallarıyla boğuştuklarını; bunun yanı sıra, yurtdışından gelen haksız rekabetle karşı karşıya olduklarını söylüyor.

LİDERLER NE ÖNERMİŞTİ?

Fransız ve Alman hükümetleri, bütçelerini denkleştirmek için ortaya koydukları ‘tarımsal mazotta vergi muafiyetini sona erdirme’ önerilerini tepkiler sonrasında geri çekti.

Fransa Başbakanı G. Attal, daha önce yaptığı açıklamada, ‘adil rekabeti garanti altına almak amacıyla yabancı gıda ürünlerine yönelik kontroller uyguladıklarını’ söylemişti. 

Belçika Başbakanı A. De Croo, "tarım sektörünün, toplumun belkemiği ve ekonominin önemli bir parçası olduğunu" söyleyerek endişeleri gidermeye çalışıyor.

AB Komisyonu başkanı Ursula von der Leyen, Yeşil Mutabakatın gerektirdiği uygulamaların bir yıl ertelenmesini önerdi ve uzun dönem AB bütçesinde yer alan 386,7 milyar avroluk yardıma dikkat çekti. Von der Leyen ayrıca, Ukrayna'dan yapılan ithalata yönelik serbestinin ek tedbirlerle birlikte bir yıl süreyle uzatılmasını teklif etti.

Bu kararlarla ilk tavizlerini kazanan çiftçiler, Ukrayna’dan tahıl ithalatının genişletilip uzatılmasını eleştirdi.

TARIM ÖRGÜTLERİ NASIL TEPKİ VERDİ?

Avrupa tarım lobisi Copa-Cogeca, AB Komisyonu Başkanı’nın önerilerini değerlendirdiği basın açıklamasında, "bu kararın tarım takviminde geç geldiğini ve sınırlı kaldığını" söyledi.

Lobi tarafından yapılan açıklamada, "Yarınki Avrupa Konseyi toplantısında üye devletlerin küresel bir yaklaşımla bu teklifi daha da güçlendireceklerini umuyoruz" ifadelerine yer verildi.

BirdLife Europe direktörlerinden Ariel Brunner yaptığı açıklamada, "Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in boyun eğdiği bugünün, bir başka utanç günü olduğunu" söyledi. 

Brunner, çiftçilere ilişkin komisyon önerisinin, "Nadas alanlarının yok edilmesine izin verdiğini; üretimi arttırmayacağını, arttırsa bile fiyatları daha da düşüreceğini; çiftçilerin kimya endüstrisine bağımlılıklarının sürdüğünü ve söz konusu önerinin biyoçeşitliliğe zarar verdiğini, selleri arttırdığını" ifade etti.

AVRUPA'DA NELER OLUYOR?

Fransa’da süren protestolar sırasında, Paris’in tarım ticaretinin kalbi olan Rungis’e çıkan yolu kesen 18 çiftçi tutuklandı. O sırada binlerce çiftçi de Paris’i kuşatma hedefiyle, traktörleriyle yollardaydı. Ülke genelinde 100’den fazla barikat kurulduğu bildirildi.

Aynı gün Belçika’da, Avrupa’nın kuzeydeki en büyük limanlarından olan Zeebrugge Limanı gün boyunca trafiğe kapatıldı. Brüksel ve Antwerp’te protestocular sokaklardaydı.

İtalya’da, Roma’nın kuzeyindeki A1 otoyolu, traktör barikatlarıyla kapatıldı. Hükümetin tarım politikalarına tepki göstermek için düzenlenen protestolar Roma ve Milano sokaklarında da devam etti.

İspanya’da, bir çiftçi sendikası AB kısıtlamalarına karşı sokaklara çıkacaklarını ve protestolara katılacaklarını duyurdu.

Bugün ise Ukrayna’ya AB tarafından yapılacak yardımın onaylanması için olağanüstü toplanan AB Liderleri, Brüksel’de çiftçi protestolarıyla karşılandı. 

Dün duyurulan toplantı gündeminde çiftçi protestolarına yer verilmemişti, ancak liderlerin bu konuda küresel ölçekte karar alacağı beklentisi sürüyor.