Temiz enerji için 2030’a kadar yıllık 1.9 trilyon dolar yatırım lazım

Gelişmekte olan ülkelerde temiz enerji yatırımlarının gelecek 10 yılda yedi kat artması gerekiyor.

Şehriban Kıraç

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) hesaplamalarına göre, Çin dışındaki gelişmekte olan ülkelerde temiz enerji yatırımlarının gelecek 10 yılda bugünkü seviyesine göre yedi kat artması gerekiyor. Bu da 2030’lara kadar yıllık 1.4 ile 1.9 trilyon dolar yatırım ihtiyacı anlamına geliyor.

Söz konusu yatırımların gerçekleşebilmesi için başta uluslararası kalkınma kuruluşlarının sağladığı finansman dahil olmak üzere bu alandaki finansmanın üç katına çıkması şart. Afrika, Latin Amerika ve Karayipler, Asya’da İsrail, Japonya ve Güney Kore’nin dışındaki ve Okyanusya’da Avustralya ve Yeni Zelanda hariç gelişmekte olan ülkelerin oluşturduğu Küresel Güney’de, yaş ortalaması 25 olan 6 milyar insan yaşıyor.

KAPASİTE YÜKSELECEK

IEA Başkanı Fatih Birol, gelişmekte olan ülkelerin temiz enerji teknolojilerine geçişteki finansmanının nasıl sağlanacağı tartışmasının Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 29. Taraflar Konferansı’nın en kritik konulardan biri olacağını söyledi. Birol, COP28’de IEA’nın müzakerelerin başarıya ulaşması için “olmazsa olmaz” olarak nitelendirdiği beş maddenin çoğunun yaklaşık 200 ülke tarafından kabul edildiğini söyledi. Birol, bu maddeler arasında en önemlilerinden birinin küresel yenilenebilir enerji kapasitesini 2030’a kadar 3, enerji verimliliğindeki ilerleme hızını ise iki katına çıkarma taahhüdünün yer aldığına işaret ederek bu taahhütlerin yaklaşık 200 ülke tarafından imzalanmasında, COP28 ve IEA başkanlığında yapılan bir dizi toplantıda oluşan ortak görüşün etkili olduğunu dile getirdi. Bu yıl Azerbaycan’ın ev sahipliği yapacağı COP29, 11-22 Kasım’da Bakû’da gerçekleştirilecek. Birol, geçen yıl BAE’de yapılan BM iklim müzakerelerinin bu yıl Azerbaycan’da, gelecek yıl da Brezilya’da düzenleneceğini, böylece iklim zirvelerinin üst üste üç yıl petrol üreten ve ihraç eden ülkelerde gerçekleştirilmiş olacağını belirtti.

Bu üç ülkenin bir araya geldiği ve ilk kez bir eşgüdüm mekanizması kurulduğunu ifade eden Birol, iklim müzakerelerinin petrol üreticisi ve ihracatçısı ülkelerde yapılmasının bu ülkelerin temiz enerji dönüşümlerini hızlandırmasına katkı sağlayacağını umduğunu söyledi.

TÜKETİMDE ARTIŞ VAR

Türkiye’de elektrik üretiminden tüketiciye kadar uzanan elektrik ekosistemi 915 milyar TL büyüklük ile gayrisafi yurtiçi hasılanın yüzde 3.5’ini oluşturuyor. Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (Elder) Yönetim Kurulu Başkanı Barış Erdeniz, elektrik dağıtım sektörünün Türkiye ekonomisine yaptığı katkının ise 29 milyar doları bulduğunu söyledi.

Yarının dünyasında her geçen gün daha fazla yenilenebilir enerji kaynaklı üretim tesisinin sisteme dahil olacağını belirten Erdeniz, “Elektrik dağıtım sektörü olarak, yeşil dönüşümde üstleneceğimiz ‘dönüşümün omurgası’ rolümüzle ülkemizin enerji arz güvenliğinin teminine tam destek vereceğiz” dedi. Hem dünyada hem de Türkiye’de elektrik tüketiminde artış trendi olduğunu belirten Erdeniz, “İklim değişikliğiyle mücadelenin bir gereği olarak elektriğin temiz kaynaklardan üretimini de çok daha kritik hale getiriyor. Elektrik üretimindeki yeşil dönüşüm ile elektrifikasyon odaklı artan tüketim arasındaki köprü elektrik dağıtım şirketlerinin gerçekleştireceği şebeke dönüşümü olmadan yeşil dönüşüm döngüsünü tamamlayamayız” dedi.