Protestolar başladı: Hükümet güvenlik masraflarını protestoculardan talep etti

Arjantin'in yeni hükümeti, açıklanan kemer sıkma politikalarına karşı düzenlenen protestonun organizatörlerine, güvenlik masraflarını karşılamak zorunda kalacaklarını söyledi.

BBC Türkçe

Hükümet sözcüsü, güvenlik masraflarının 60 milyon pesoya (75.000 dolar) ulaştığını ve "faturanın sosyal hareketlere gönderileceğini" kaydetti.

Bu hafta binlerce kişi başkent Buenos Aires sokaklarına dökülerek yeni Cumhurbaşkanı Javier Milei'nin ekonomi politikalarını protesto etti.

Milei, kamu hizmetleri harcamalarında kesintileri de içeren "ekonomik şok terapisi" adını verdiği planlarını açıklamıştı.

10'u aşkın sivil toplum örgütünün, çok sayıda polisin görevlendirildiği protestolarda "ortalama çalışma saati masrafları" ve araçların benzin tüketimini kapsayacak şekilde güvenlik masraflarını ödemek zorunda kalacağı bildiriliyor.

Hükümet sözcüsü Manuel Adorni, bu grupların "vatandaşlara yüklenmemesi gereken maliyetin sorumluluğunu üstleneceğini" söyledi.

Organizatörler yoğun güvenlik önlemlerini provokasyon girişimi olarak eleştirmişti.

Polo Obrero adlı protesto grubunun lideri Eduardo Belliboni, güvenlik müdahalesi için "Bu bana 1970 ve 1980'lerdeki diktatörlüğü hatırlatıyor" dedi.

İki haftadan kısa bir süre önce göreve gelen Cumhurbaşkanı Milei, planlarını protestolarla engellemeye çalışan gruplara karşı sert önlemler alacağını söylemişti.

Milei hükümeti, kamu şirketlerinin özelleştirilmesinin yanı sıra yakıt ve ulaşım sübvansiyonlarının azaltılması gibi kamu harcamalarında büyük kesintileri de içeren ekonomi politikalarını açıkladı.

Milei geçen hafta para birimi pesonun değerini ABD doları karşısında yüzde 50'den fazla zayıflattı.

Arjantin'in 44 milyar dolar borçlu olduğu Uluslararası Para Fonu (IMF) bu önlemleri "cesur" olarak nitelendirdi ve özel sektörün büyümesi için gerekli ortamın yaratılmasına yardımcı olacaklarını söyledi.

Arjantin, son bir yılda yaklaşık yüzde 150 oranında seyreden enflasyonla mücadele ediyor. Nüfusun yüzde 40'ının yoksulluk sınırının altında yaşadığı ülkede, düşük nakit rezervleri ve yüksek devlet borçları da başlıca sorunlar arasında sıralanıyor.