Nijer'deki darbenin altında yatanlar...

Darbe yanlısı bazı siviller, ellerinde Rusya bayraklarıyla iktidar partisinin binalarını bastı. Afrika uzmanı Dr. Volkan İpek terörle mücadelede Fransa’ya duyulan hayal kırıklığına işaret etti.

Mert Cengiz

Batı Afrika ülkesi Nijer’de geçen çarşamba günü Devlet Başkanı Mohamed Bazoum’un askerlerce alıkonulmasıyla girişilen askeri darbenin ardından dün geçiş hükümeti kuruldu. Darbeye liderlik eden Devlet Başkanlığı Muhafız Alayı Komutanı General Omar Tchiani olarak da bilinen Abdourahmane Tchiani, “Vatanı Koruma Ulusal Konseyi”nin başkanı oldu. 

Yıllardır cihatçı örgütlerle mücadele eden Nijer’deki cunta lideri Tiani, dün devlet televizyonunda konuşma yaparak askerlerin ulusal güvenliği korumak için harekete geçtiğini söyledi. Diğer yandan darbeye destek verenler başkent Niamey’de sokağa indi. Buna karşın Rusya, Fransa, ABD, Türkiye, Devlet Başkanı Bazoum’un serbest bırakılması çağrısı yaptı.

Öte yandan Rusya’da geçen ay başarız bir isyan girişiminde bulunan paralı asker şirketi Wagner’in şefi Yevgeniy Prigojin, dün darbeyi desteklediğini açıklayarak “Batılı sömürgecilerden çok gecikmiş bir kurtuluş anı” olarak niteledi. Sahraaltı Afrika’da askeri varlık gösteren Wagner’in, Moskova’nın tersi bir tutum sergilemesi dikkat çekti.

(Ulusal Meclis binası çevresinde toplanan askeri yönetim yanlılarının elinde Rusya bayrağı ve “Kahrolsun Fransa” ve “Yabancı üsler dışarı” yazılı dövizler taşıdığı görüldü.)

Nijer’de askeri darbeye giden yolu ve ülkedeki siyasal yapıyı Yeditepe Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Dr. Volkan İpek değerlendirdi. 

Afrika üzerine çalışmalar yürüten Dr. İpek, “Sahel bölgesine bakacak olursak 2020’de Mali’de başlayan ve daha sonra Burkina Faso ve Gine’yle devam eden yeni bir dalganın uzantısı. Bu darbeleri incelediğimizde bir sıçrama teorisiyle karşılaşırız. Bu teoriye göre bir ülkedeki darbe girişimi çevresindeki ülkeleri de etkileyebilir. Bölgede 2011’den beri etkili olan Batı Afrika El Kaidesi ve IŞİD gibi örgütlere karşı sivil yönetimlerin başarısız olmaları sonucu askerlerin yönetime el koymak istemelerinin Sahel’deki son uzantısı Nijer” dedi.

Sahraaltı Afrika tarihini işaret eden İpek, “Burada bir bölgede askerlerin yönetimi çoğunluktaysa o bölge içinde sivil bir yönetimin yaşaması zor. Mali’de, Burkina Faso’da, Gine’de asker olunca çevredeki Nijer’de bir sivil yönetimin yaşaması zaten beklenmiyordu” diye konuştu.

TERÖRLE MÜCADELEDE YETERSİZ

Darbenin altında yatanlara ilişkin konuşan İpek, “Birçok neden var ve bu nedenlerin ağırlığı eşit değil. En büyük ağırlık Bazoum yönetiminin terörle mücadelede yetersiz kalması. Fakat yolsuzluk ve yoksulluk da darbeye giden yolda nedenlerdi” ifadelerini kullandı.

Bölgedeki teröristlerin Mali’deki ve Burkina Faso’daki askeri yönetimlerle anlaşamadığını belirten İpek, darbeye giden süreci “askeri yönetimler altında eskisi gibi rahat davranamadılar, daha etkili olabilmek için sivil yönetimdeki Nijer’e saldırılarını arttırdılar. Nijer’in kuzeyindeki saldırılar son iki yılda güneye de indi. Çölde savaşmayı çok iyi bilen teröristler, coğrafi koşullardan dolayı askeri desteğin gitmediği bölgelere saldırılar düzenledi. Ulusal güvenliğin tehlikeye girdiğini düşünen askerler de Bazoum’u görevden aldılar” diyerek özetledi.

Gelişmelerin uluslararası ilişkiler boyutundaki yansımalarını değerlendiren İpek, “Sadece Nijer’deki değil Burkina Faso ve Mali’deki darbelerin altında, uzun yıllar terörle mücadele eden Fransa’nın 2021’den itibaren bu desteği sonlandırmak istemesi yatıyor. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Mali’deki yaklaşık 5 bin askeri çekeceğini açıkladıktan sonra güvenlik sorunlarını Fransa desteğiyle çözmeye alışmış Sahel ülkeleri, kendilerini yalnız hissettiler ve Paris’e karşı hayal kırıklığı yaşadılar” dedi ve ekledi: “Fransa’dan kalan boşluğu Wagner, askeri ve siyasi danışmanlığıyla doldurdu. Bu ülkeler de artık Paris’e tepki duymaya başladılar. Ancak şu anda Nijer’de Mali ve Burkina Faso’daki kadar büyük bir Wagner etkisi yok.”