Myanmar'da devrik lider Suu Kyi, 4 yıl daha hapis cezasına mahkum edildi
Myanmar'da devrik lider Aung San Suu Kyi çıkarıldığı son mahkemede, yasa dışı bir şekilde telsiz bulundurma ve ithal etme suçlamalarından 4 yıl hapis cezasına mahkum edildi.
BBC TürkçeMyanmar'da devrik lider Aung San Suu Kyi çıkarıldığı son mahkemede, yasa dışı bir şekilde telsiz bulundurma ve ithal etme suçlamalarından 4 yıl hapis cezasına mahkum edildi.
Şubat 2021'de gerçekleştirilen askeri darbenin ardından gözaltına alınan Suu Kyi ise hakkında tüm suçlamaları reddediyor.
Suu Kyi'ye atfedilen söz konusu suçun, darbenin hemen ardından askerlerin, Suu Kyi'nin evinde yaptığı aramalar neticesinde buldukları cihazlardan kaynaklandığı düşünülüyor.
Başkent Nepido'da (Naypyitaw) bugün görülen duruşma basına kapalı gerçekleştirildi. Suu Kyi'nin avukatlarının basına demeç vermesi de yasaklandı.
1991 yılında Nobel Barış Ödülü'ne layık görülen Suu Kyi'ye Aralık ayında da halkı isyana teşvik etmek ve Covid-19 kurallarını çiğnemekten suçlu bulunmuş ve 2 yıl hapis cezası verilmişti.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, söz konusu yargılamayı "düzmece" olarak nitelendirmiş ve kararı kınamıştı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü ise yanlış yargılamalarla Suu Kyi'nin süresiz bir şekilde hapiste tutulacağı yorumunda bulundu.
Örgütün Asya sorumlusu Phil Robertson, orduyu "düzmece mahkemeler kurarak siyasi mahkumiyetler sağlamakla" suçladı.
Robertson, Suu Kyi dahil olmak üzere ülkedeki insan hakları aktivistlerinin haklarının çiğnendiğini savundu.
Myanmar'da Suu Kyi'nin Ulusal Demokrasi Birliği (NLD) isimli partisi Kasım 2020 seçimlerini kazanmış ve ardından Şubat 2021'de ordu yönetime el koymuştu.
Ordu darbenin gerekçesi olarak seçimde hile yapıldığını iddia etti. Ancak bağımsız seçim gözlemcileri seçimlerin büyük ölçüde özgür ve adil olduğunu söyledi.
Darbenin ardından ülkede geniş çaplı protesto eylemleri düzenlendi. Ordu demokrasi yanlısı protestoculara, aktivistlere ve gazetecilere baskı uyguladı.
Siyasi Mahkumlara Yardım Derneği'nin verilerine göre Şubat ayından bu yanan Suu Kyi de dahil 10 bin 600'den fazla kişi cunta tarafından tutuklandı, bin 303 kişi ise eylemlerde öldürüldü.
Hakkındaki tüm iddialardan suçlu bulunması durumunda Suu Kyi'nin ömür boyu hapis cezası alması bekleniyor.
AUNG SAN SUU KYI KİMDİR?
Myanmar'ın bağımsızlık mücadelesine liderlik eden General Aung San'ın kızı olan Aung San Suu Kyi, henüz 2 yaşındayken babasını suikast sonucu kaybetti.
Suu Kyi on yıllar boyunca Myanmar'ı yöneten askeri güçlerin otoriter yönetimini eleştiren bir "insan hakları aktivisti" olarak tanındı.
1991 yılında ev hapsinde bulunduğu sırada Nobel Barış Ödülü'ne layık görüldü. 1989 ile 2010 arasında yaklaşık 15 yıl boyunca tutuklu kaldı.
2015 yılının Kasım ayında, lideri olduğu NLD ile Myanmar'ın 25 yıl sonraki ilk serbest seçimini kazandı.
Ancak Myanmar anayasası, çocukları başka ülkelerin vatandaşları olması nedeniyle Suu Kyi'nin başkan olmasına engel oldu. Bugün 76 yaşında olan Suu Kyi, darbeden önce ülkenin fiili lideri konumundaydı.
Myanmar'da Arakan eyaletinde yaşayan Müslümanlara soykırım yapıldığı suçlamaları ise Suu Kyi ve yönetimini uluslararası alanda en çok zorlayan başlıklardan birisi haline geldi.
Her ne kadar Myanmar ordusu üzerinde herhangi bir gücü olmadığı bilinse de, Müslümanlara yönelik düzenlenen operasyonların 1991 yılında Nobel Barış Ödülü'ne layık görülen Suu Kyi'nin de prestijini olumsuz etkiledi. Birleşmiş Milletler (BM), Suu Kyi'yi "suç ortağı" olarak tanımladı.
Myanmar'da 2017 yılında bir karakola düzenlenen saldırının ardından ordu ağırlıklı olarak Müslümanların yaşadığı bölgelerde operasyonlar düzenlemişti.
2018 yılında İnsan hakları kuruluşu Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International) Aung San Suu Kyi'ye verdiği Vicdan Elçisi Ödülü'nü geri çektiklerini açıkladı.
Af Örgütü, Myanmar Ordusu'nun Arakanlı Müslümanlara "açıkça zulmettiğini", Suu Kyi'nin ise ülkesinde yaşananlara sessiz kalarak önceden savunduğu değerlere "ihanet ettiğini" karara gerekçe gösterdi. Suu Kyi ise BBC'ye verdiği röportajda Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik uygulanmadığını söyledi.
2009 yılında örgüt, ülkesinde barış ve demokrasi için verdiği mücadeleye işaret ederek, o dönem ev hapsinde olan Suu Kyi'yi Vicdan Elçisi Ödülü'ne layık görmüştü.