'Kıbrıs, umudu Türklerle dayanışma içinde yaşayacağı bir ada'

Maraş’ta oteller zinciri sahibi Lordos Ailesi’nin varisi Andreas Lordos, hikayesini Cumhuriyet’e anlattı.

Onur Evrensel

48 yıl önce hayalet şehir Maraş’tan ayrılmak zorunda kalan Maraş’ın en büyük oteller zincirinin sahibi “Lordos Ailesi”nin varisi Andreas Lordos, hikayesini Cumhuriyet’e anlattı.

Andreas, 46 yıl boyunca doğduğu eve; Golden Mariana adlı ilk aile oteline ve çocukluk arkadaşlarıyla birlikte yüzdüğü dairesinin önündeki denize hasret yaşadı.

Lordos’ın “Kapalı Maraş” kapılarını açıp en azından bir kısmı açıldıktan sonra hatırlamakta zorlandığı çocukluk anıları yeniden gözünde canlandı. 

Andreas’tan çocukluğuna ilişkin fotoğrafları istediğimde hüzün dolu bakışlarıyla söze giriyor, “Sadece birkaç gün içinde; doğduğum, sahilinde yüzdüğüm topraklarımızı terk etmek zorunda kalmışız. Çocukluğumun o bölümü karanlık. Ne bir hatıra, ne de anımsayabildiğim bir anı...”

Andreas Lordos, hayalet şehir Maraş’a, 1974’te evini terk etmek durumunda kalan birkaç bin çocuktan sadece birisi... 

Lordos geleceğe umutla bakmaktan hiç vazgeçmedi ve “Fırsatınız olsa geri döner miydiniz?” soruma, “Elbette geleceğim” yanıtını veriyor...

Lordos, bir gün Maraş’a dönme umudunu hiç kaybetmedi ve Kıbrıslı Türklerle bir arada dayanışma içinde yaşayabilecekleri bir ada yaratmak için sürekli çaba gösteriyor.

8 OTELİN SAHİBİYDİ

Maraş’ın kapalı olmadığı dönemde, çağının gözde turizm başkenti olduğu zamanlarda büyük ve geniş bir aile olan Lordos ailesi en büyük otel zincirine sahipti. Lordos Ailesi, Kıbrıs’ın her iki yakasının da en köklü ailelerinden... Hem Kuzey’de hem de Güney’de sevilen ve saygı duyulan bir aile olan Lordoslar Kapalı Maraş’ı aynı zamanda adada ileriye dönük olumlu bir yolun anahtarı olarak gösteriyor.