İsrail’in 'soykırım' davası başladı: Türkiye de katılıyor

İsrail'in "soykırım davası, Hollanda'nın Lahey kentinde başladı. Uluslararası Adalet Divanı’nda “İsrail’in Filistin’deki eylemlerinin hukuki sonuçlarına” ilişkin duruşmalara katılacak olan Türkiye, 26 Şubat'ta beyanda bulunacak.

cumhuriyet.com.tr

Uluslararası Adalet Divanı’nda, İsrail’in işgal ettiği Filistin topraklarındaki politikaları ve uygulamalarının hukuki sonuçlarına ilişkin duruşmalar başladı.

İsrail’in Filistin’de işlediği suçlar uluslararası yargıda ele alınıyor. Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD), “İsrail’in Doğu Kudüs dahil işgal ettiği Filistin topraklarındaki politika ve uygulamalarının hukuki sonuçlarına ilişkin danışma görüşü” duruşmaları başladı. Hollanda’nın Lahey kentindeki Barış Sarayı’nda 19-26 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek kamuya açık oturumlarda bugün Filistinli temsilciler beyanda bulunacak.

Altı gün boyunca 52 ülke ve 3 uluslararası kuruluşun sözlü beyanda bulunacağı duruşmalara, görüşlerini yazılı olarak ileten İsrail katılmayacak. Türkiye’nin 26 Şubat’ta beyan vereceği mahkemede temsilciler 30’ar dakika sunum yapacak. Adalet Divanı’nın duruşmaların sonunda vereceği görüşün yasal olarak bağlayıcı bulunmayacak ancak hukuki ve ahlaki açıdan İsrail üzerindeki baskıyı arttırması bekleniyor.

"İSRAİL İŞGALİ KOŞULSUZ SONA ERMELİ"

Bugünkü duruşma Filistin Yönetimi Dışişleri Bakanı Riyad El Maliki’nin konuşmasıyla başladı. El Maliki, konuşmasında, "Gazze'de soykırım yaşanıyor" ifadelerini kullandı, İsrail işgalinin koşulsuz sona ermesi gerektiğini ekledi. Bakan Maliki, "İsrail işgalinin ilk gününden itibaren, işgalini geri dönülmez kılmak amacıyla toprakları sömürgeleştirmeye ve ilhak etmeye başladı" dedi. Duruşmada Filistin'de İsrail işgali öncesindeki yaşamdan fotoğraflar da paylaşan Riyad El Maliki, halihazırda Filistin halkını bekleyen seçeneklerin etnik temizlik, apartheid ya da soykırım olduğunu ifade etti.

TÜRKİYE, 26 ŞUBAT'TA BEYANDA BULUNACAK

Duruşmalara katılması planlanan ülkeler arasında İsrail'in müttefiki ABD’nin yanı sıra Çin, Rusya, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Mısır gibi ülkeler de yer alıyor. Sunum yapmayı reddeden İsrail, yazılı gözlemlerini gönderdi. Türkiye, İspanya, Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Afrika Birliği duruşmaların son günü olan 26 Şubat’ta beyanda bulunacak. Bu, UAD'nin kurulduğu 1945’ten bu yana en çok katılımcının olduğu dava olacak.

Duruşmaların ardından hakimlerin, tavsiye niteliğindeki görüşlerini bildirmeden önce birkaç ay müzakere etmesi bekleniyor. İsrail geçmişte bu tür görüşleri görmezden gelmişti. Ancak Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre 7 Ekim'den bu yana yaklaşık 29 bin Filistinlinin öldürüldüğü savaş, üzerindeki siyasi baskıyı artırabilir. Duruşmalar, İsrail’in, saldırılardan kaçan bir milyondan fazla Filistinlinin bulunduğu Gazze'nin güneyindeki Refah şehrine bir kara saldırısı düzenlemesiyle ilgili endişelerin arttığı günlerde yapılıyor.

UAD geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, davayla ilgili sözlü beyanların yaklaşık bir hafta süreceğini ve bu süre zarfında tüm ülkelerin ve üç uluslararası örgütün İsrail'in tedbirlerini neden desteklediklerini veya karşı çıktıklarını açıklamalarının beklendiğini söyledi.

DANIŞMA GÖRÜŞÜNÜ BM GENEL KURULU TALEP ETTİ

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 17 Ocak 2023’te Uluslararası Adalet Divanı’ndan Filistinlilerin kendi geleceğini tayin etme hakkının İsrail tarafından sürekli ihlal edilmesinin tüm devletler ve BM açısından hukuki sonuçlarına ilişkin tavsiye niteliğinde görüş talep etmişti.

Güney Afrika da geçtiğimiz ay 1948 Soykırım Sözleşmesi’ni Gazze’de ihlal ettiği suçlamasıyla İsrail’e karşı soykırım davası açmıştı. UAD, İsrail’in Gazze’deki soykırımı önlemek için mümkün olan tüm tedbirleri almasına hükmetmişti.

BM Genel Kurulu, 2004’te de UAD’dan işgal altındaki Filistin topraklarıyla ilgili görüş talep etmişti. Uluslararası Adalet Divanı, BM’nin talebinin ardından İsrail’in Batı Şeria’nın çevresine ördüğü ayrım duvarının uluslararası hukuku ihlal ettiğine ve yıkılması gerektiğine yönelik görüş bildirmişti.

GÜNEY AFRİKA'NIN AÇTIĞI DAVADAN FARKI NE?

Bu dava, İsrail'in Gazze'de soykırım suçu işlediği iddiasıyla 29 Aralık'ta Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından açılan davadan farklı. Bu davaya ilişkin ön kararda mahkeme, İsrail'in 26 Şubat'a kadar Gazze'de soykırım eylemlerini önlemek için yetkisi dahilindeki tüm önlemleri alması gerektiğine karar vermişti. Bugün başlayan duruşmalar ise, Gazze'de devam eden mevcut savaşla doğrudan bağlantılı değil. İsrail’in tüm Filistin topraklarına yaklaşımını bağlayan uluslararası hukuk ihlali endişeleriyle ilgili.