'Fransız gençleri aşırı sağa kayıyor'
Erken seçimlere hazırlanan Fransa’da gözler aşırı sağın yükselişine çevrildi. Yasamanın alt kamarası Ulusal Meclis için 577 milletvekilinin belirleneceği oylamada seçimler iki turlu yapılacak. 30 Haziran’daki ilk aşamada bir vekilin seçilmesi için yüzde 50’yi geçmesi gerekecek. Seçim bölgesinde yarıdan fazla oy alan bir kişinin çıkmaması durumunda yüzde 12.5’i geçen adaylar 7 Temmuz’daki ikinci turda yeniden yarışacak. İkinci turda ise en yüksek oy alan aday seçilecek.
Doğa ÖztürkFransız halkı, 30 Haziran-7 Temmuz’da sandığa gidecek. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, aşırı sağcı Ulusal Birlik partisinin Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerindeki başarısı sonrası erken seçim kararı almıştı. Seçimlerde her bölgeden 1 milletvekili seçilerek Ulusal Meclis’in 577 üyesi belirlenecek. Seçimlerin ilk turu olan 30 Haziranda en az yüzde 12,5 oy alabilen adaylar 7 Temmuz’da ikinci turda yarışacak. İkinci turda en çok oyu alanlar milletvekili çıkacak.
ULUSAL BİRLİK KAMUOYU YOKLAMALARINDA BİRİNCİ
Yarı başkanlık sistemiyle yönetilen Fransa'da bir cumhurbaşkanı, ulusal meclis ve senato bulunuyor. Fransa'da gerçekleştirilen son kamuoyu araştırmaları, göçmen karşıtı aşırı sağcı Ulusal Birlik'in yeni parlamentoda birinci parti olacağına işaret ediyor. Macron’un partisi Renaissance merkez sağda yer alıyor, Macron’un en büyük rakibi Marine Le Pen’in partisi ise Ulusal Birlik. Seçimde merkez sağda bulunan Cumhuriyetçiler ile Ekolojistler, Boyun Eğmeyen Fransa, Sosyalist Parti ve Fransa Komünist Partisi’nden oluşan Sol İttifak da yer alıyor.
FRANSA VE ALMANYA'DA AŞIRI SAĞIN YÜKSELMESİ DAHA RİSKLİ
Önümüzdeki Fransa seçimlerini ve geride bıraktığımız Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinin sonuçlarını Cumhuriyet’e değerlendiren Bahçeşehir Üniversitesi’nden siyaset bilimci Prof. Dr. Selcen Öner, dünyanın pek çok ülkesinde görüldüğü gibi Fransa ve Avrupa’nın pek çok ülkesinde de popülizm ve aşırı sağın yükselişinin yaşanan finansal kriz, göç krizi, Brexit, pandeminin yarattığı sosyo ekonomik zorluklar, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın güvenlik, enerji fiyatlarına yansımalarının da etkisiyle devam ettiğini söyledi. Öner, “Fransa ve Almanya’da aşırı sağın iktidarda yer alması, AB projesinin geleceği ve bölge açısından diğer Avrupa ülkelerindeki aşırı sağın yükselişinden çok daha büyük riskler taşımaktadır. Fransa’nın aşırı sağ Ulusal Birlik Partisi, 2019’daki Avrupa Parlamentosu seçimlerinden de 1. parti olarak çıkmıştı. Fransa’da 2024 Avrupa Parlamentosu seçimlerinde seçimlere katılım oranı yüzde 51.49’dur. Ulusal Birlik Partisi (RN) oylarını yüzde 31.37’ye çıkarmıştır. Fransız Cumhurbaşkanı Macron’un partisinin de içinde yer aldığı grubun oyu yüzde 14.60’ta kalmıştır” dedi.
BARDELLA'NIN BAŞBAKAN OLMA İHTİMALİ AVRUPA'NIN GELECEĞİ BAKIMINDAN RİSKLİ
Ulusal Birlik Partisi’nin Avrupa’nın en eski aşırı sağ partilerinden birisi olduğunu kaydeden Öner, “AP seçimleri sonrasında yapılan kamuoyu araştırmalarında aşırı sağ Ulusal Birlik Partisi yüzde 31-36 arasında 1. sırada görünüyor. 2. sırada bu seçimler için bir araya gelen sol ittifak ve 3. sırada Cumhurbaşkanı Macron’un partisinin olduğu grup geliyor. Fransa’da seçimler 2 turlu olduğu ve genellikle ikinci turda Fransız seçmeninin özellikle aşırı sağa karşı stratejik oy kullanma eğiliminin yüksek olduğu göze alınsa da Ulusal Birlik’in başkanı Jordan Bardella’nın Başbakan olma ihtimali Fransa’nın ve Avrupa’nın geleceği açısından çok önemli riskler barındırıyor. Neoliberal politikalar, ekonomik belirsizlikler, işsizlik, barınma maliyetlerinde artışlar, gençlerin artan gelecek kaygıları ve merkez sağ ve merkez sol partilerin sorunlara çözüm üretmekte başarılı olamaması gibi nedenlerle popülist aşırı sağ partiler seçmenler tarafından alternatif olarak algılanabiliyor. Bu partiler bu sorunlara somut çözümler üretmek yerine genellikle başta Avrupa dışından gelen ve Müslüman düzensiz göçmenler olmak üzere yeni ‘günah keçileri’ yaratarak ve toplumdaki kutuplaşmayı artırarak destek oranları artırabiliyor” ifadelerini kullandı.
ULUSAL BİRLİK GENÇLERDE OY ORANINI ARTTIRDI
Aşırı sağ partilerin ve liderlerinin seçmenleriyle bire bir iletişim kurmak adına sosyal medyayı daha etkin kullandığını ifade eden Öner, “Gençlere ulaşabilmek için özellikle Instagram ve Tiktok’u tercih ediyorlar. Orta yaş ve üstü seçmenlerle iletişimde de Facebook’u kullanıyorlar. Ulusal Birlik partisine gençler arasında destek oranında 2019’a göre 10 puanlık bir artış olduğunu görüyoruz. Bunda dünyada artan belirsizlikler Avrupa’yı da etkileyen krizler sonrası yaşam maliyetlerindeki artış, gençlerin barınma sorunları, işsizlik (Fransa’da genç işsizliği Nisan 2024’te yüzde 17.8) öne çıkan nedenler arasında sayılabilir. Bu seçim sonuçlarının en şaşırtıcı yanı, Fransa’da Macron’un parlamento için erken seçim kararı ve Belçika Başbakanı Alexander de Croo’nun AP seçimlerindeki yenilgi sonrası istifa kararı almasında görüldüğü gibi, AP seçimlerinin ilk defa bu düzeyde ulusal siyaseti etkilemesi oldu. AP seçimlerinde aşırı sağa karşı büyük bir yenilgi alan Macron’un, 30 Haziran ve 7 Temmuz gibi çok kısa bir süre içinde erken seçime gitme kararı alması hem Fransa’nın geleceği, Fransa’daki özellikle Avrupa dışından gelen ve Müslüman göçmenlerin geleceği ve AB’nin geleceği açısından çok önemli riskler taşıyor. Bu parlamento seçimleri sonucunda Ulusal Birlik başarı kazanırsa son 2022 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de Macron’a karşı yarışan Ulusal Birlik’ten Marine Le Pen’in 2027’de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde şansının çok daha ciddi oranda artırması beklenebilir” değerlendinmesinde bulundu. Öner, aşırı sağ içerisinde farklı vizyonların söz konusu olduğunu belirterek "Homojen bir yapıdan söz edemeyiz ve bu nedenle ortak hareket edebilmeleri de çok kolay değil. Göç politikaları onları bir araya getirebilirken, özellikle Rusya-Ukrayna Savaşı, Rusya’ya da daha yakın olan ID grubu ile NATO’ya daha yakın olan Rusya’ya karşı yaptırımları destekleyen ECR grubu arasındaki ayrımları özellikle dış politika alanında çok daha fazla ortaya çıkardı" dedi.