Estonyalı kurtarıcı, Antakya'daki durumu kıyamete benzetti
Estonya'nın, Türkiye'ye gönderdiği arama ve kurtarma ekibinden Erkki Pold, Kahramanmaraş'ta meydana gelen yıkıcı depremin ardından Antakya'daki durumun "kıyamet" gibi olduğunu söyledi.
cumhuriyet.com.trEstonya'nın, Türkiye'ye gönderdiği arama ve kurtarma ekibinden Erkki Pold, Kahramanmaraş'ta meydana gelen yıkıcı depremin ardından görev yaptığı Antakya'da yaşadıklarını ERR'ye anlattı.
Erkki Pold, deprem bölgelerindeki can kayıplarının artacağından "emin" olduğunu, yıkımın "çok büyük" olduğunu ve "her enkaz altındaki insanlara ulaşmanın mümkün olmayacağı için nihai sayının asla belirlenemeyeceğini" savundu.
Pold, "Felaketin boyutları hayal bile edilemez. Bir şehirden diğerine gittiğimizde binaların yüzde 90'ının ya tamamen ya da kısmen yıkıldığını görüyoruz. İnsanlar dışarıda, hayatta kalmak için ateş yakıyor, lastik yakıyor, sokakta karton kutuların üzerinde uyuyor, plastik ve diğer malzemelerden derme çatma çadırlar kuruyor, açık ateşte yemek pişiriyor, burada dolaşmak kıyamet gibi hissettiriyor. İnsanların böyle bir şey yaşadığını görmekten son derece üzgünüm" dedi.
"BÖLGEYİ TERK EDENLER BÜYÜK TRAFİK SIKIŞIKLIĞINA NEDEN OLUYOR"
Pold, "Eğer aileden biri ölmüşse, insanlar enkazın yanında umutsuzca oturuyor, uyumuyor ya da yemek yemiyor, bu da başka bir insani felakete neden oluyor. Bazı insanlar bölgeyi terk etmeye karar verdi, bu da büyük trafik sıkışıklığına neden oluyor" diye ekledi.
Sahra hastaneleri ve yardımların bölgeye ulaştığını belirten Pold, "Ancak felaket çok kapsamlı olduğu için bu çok az. Büyük apartmanlar çökmüş durumda ve durum felaket" ifadelerini kullandı.
Pold, kurtarma çalışmalarının şu ana kadar en zor yönünün ne olduğu sorulduğunda lojistiğe dikkat çekerek, "Bulunduğumuz yerden lojistik operasyonlar zor oldu çünkü kaynaklar çok yetersiz. Ama en zoru yerel halkın içinde bulunduğu koşulları ve ne kadar çaresiz olduklarını görmek" diye konuştu.
"YEREL HALK BİZE ÇOK MİNNETTAR"
Pold, ekibin yerel halkla yakın işbirliği içinde çalıştığını, çünkü hala kurtarılmaya ihtiyacı olanların potansiyel yerlerini bildiklerini ifade ederek, "Olayın boyutu o kadar anlaşılmaz ki, çöken her binaya giremezsiniz, bu nedenle insanların hâlâ hayatta olabileceğini düşündükleri yerleri öğrenmek için yerel sakinlerle aktif olarak çalıştık. Binaları bu ipuçlarına dayanarak seçtik. Yerel halk çok minnettar. Uluslararası kurtarma ekiplerinin yardıma geldiğini görmek, onlara pes etmemeleri için ilham veriyor" dedi.
Pold, "yağmalama" ile ilgili bir soru üzerine, ekibin ilk başlarda gece gündüz vardiyalı çalıştığını, ancak son birkaç gündür gece çalışmadıklarını belirterek, "İnsanlar o kadar çaresiz ki, bu da sokaklarda silahlı insanlar gördüğümüz, yağmalamaların olduğu ve insanların durumdan faydalanıyor olabileceği durumlara neden oldu. Silah sesleri duyduk ama kendimiz tehlikeye girmedik. Yine de güvenlik endişeleri nedeniyle artık geceleri çalışmamaya karar verdik" ifadelerini kullandı.
EKİP, SALI GÜNÜ ESTONYA'YA GERİ DÖNECEK
Estonyalı arama ve kurtarma ekibinin, Türkiye'de bulundukları bir hafta içinde toplam 22 deprem bölgesi noktasında çalıştığı ve yaklaşık 50 yıkık binada çalışma gerçekleştirdiği bildirildi.
Ekibin, salı akşamı Estonya'ya geri dönmesi bekleniyor.