Erdoğan-Putin görüşmesi: Masada neler var?

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya lideri Putin'in, Rusya'nın Karadeniz'e kıyısı olan Soçi kentinde bir araya geldi. Ana gündem maddesinin tahıl anlaşması olacağı düşünülen görüşmede, Rusya'nın taleplerinin yanı sıra Türkiye-Suriye ilişkilerinin de masada olacağı tahmin ediliyor.

Tayfun Günaydın

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın, Rus mevkidaşı Lavrov ile görüşmesinin ardından AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in bugün Soçi'de bir araya geldi.

En son 13 Ekim 2022'de Kazakistan'ın başkenti Astana'da bir araya gelen iki liderin ana gündem maddesinin Karadeniz Tahıl Anlaşması olması bekleniyor. Ancak Erdoğan'ın masaya, Ukrayna savaşını ve Türkiye-Suriye ilişkilerini de getireceği tahmin ediliyor. Görüşmedeki diğer gündem maddeleri ise Rus gazının Türkiye üzerinden Avrupa'ya aktarılması ve Akkuyu nükleer güç santralinin akıbeti.

ANA GÜNDEM: TAHIL ANLAŞMASI

Rusya, 17 Temmuz'da Ukrayna'nın Kırım'da düzenlediği saldırı sonrası "Tahıl Anlaşması"ndan çekildiğini duyurmuştu.

Rusya Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada "Rusya, Ukrayna limanlarından tarım ürünlerinin ihracatına ilişkin anlaşmaların uygulanmasına katılımı askıya almıştır" ifadelerine yer verildi.

Rusya'nın iki aylığına iki kez uzattığı anlaşmadan çekilmesinin ardından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, "Tahıl Anlaşmasına ilişkin yükümlülükler gerçek anlamda yerine getirilirse tahıl anlaşmasına geri dönmeye hazırız" ifadesinde bulundu.

Rusya-Ukrayna Savaşı'nın, küresel gıda fiyatları üzerindeki etkisini azaltmak için Birleşmiş Milletler (BM), Rusya, Türkiye ve Ukrayna, 22 Temmuz 2022'de İstanbul'da düzenlenen törende, Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması'nı imzalamıştı.

RUSYA'NIN TALEPLERİ NELER?

Rusya'nın taleplerinin başında, Batı yaptırımları ile SWIFT ödeme sisteminden çıkartılan Rusya Ziraat Bankası'nın (Rosselkhozbank) SWIFT sistemine geri dönmesi geliyor.

BM Genel Sekteri Antonio Guterres, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin‘e Rus Ziraat Bankası’nın (Rosselkhozbank) SWIFT uluslararası ödeme sistemine bağlanması karşılığında Ukrayna’dan tahıl ihracatına ilişkin anlaşmayı uzatma teklifinde bulunan bir mektup göndermişti.

BM resmi temsilcisi Stephane Dujarric ise “Amaç, Rusya Federasyonu’nun ciddi bir kurumu olan Rosselkhozbank aracılığıyla finansal işlemlerdeki engelleri kaldırmak ve aynı zamanda Ukrayna tahıl akışının Karadeniz üzerinden devam etmesini sağlamaktır” ifadesinde bulunmuştu. 

Ekonomik ambargoyu kaldırmak amacıyla "yurtdışında el konulan Rus varlıklarının ve hesaplarının serbest bırakılması da" Rusya'nın talepleri arasında bulunuyor.

Putin, Batı yaptırımları kapsamında Rus mallarına el konulmasına misilleme olarak iki Batı şirketine kayyum atamıştı. Peskov ise Rusya'daki kayyum kararlarının, Batılı ülkelerin Rus varlıklarına yönelik "saldırgan" tutumları nedeniyle alındığını söylemişti.

5 Haziran’da patlatılan Tolyatti-Odesa amonyak boru hattının yeniden işler hale gelmesi de Putin'in talepleri arasında bulunuyor. 

Rusya'nın "Tahıl Anlaşması"ndan çekilmesinden yaklaşık 1 ay önce Peskov, Tolyatti-Odessa amonyak boru hattına yapılan saldırının ardından yaptığı açıklamada, Tolyatti-Odessa amonyak boru hattının patlatılmasının Tahıl Anlaşması'nın yenilenmesini olumsuz etkileyebileceğini söylemişti.

"AZOV TABURU"

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, İstanbul'da bir araya geldi. Görüşme sonunda, neo-Nazi ideolojisine sahip 5 Azov taburu mensubunun Ukrayna'ya iadesi, Ankara-Moskova hattında soğuk rüzgarlar esmesine neden oldu. 

Peskov, Türkiye'nin, Azov Taburu mensuplarını Ukrayna'ya iade etmesine tepki göstererek, "anlaşmaların ihlal edildiğini" savundu.

"Azov mensuplarının Türkiye'den Ukrayna'ya iadesi, mevcut anlaşmaların şartlarının doğrudan ihlalinden başka bir şey değildir. Bu durumda, Ukrayna ve Türkiye şartları ihlal etmiştir, Rusya bu konuda bilgilendirilmedi" ifadesinde bulunan Peskov, "Türkiye'ye çok baskı yapıldı. Elbette Türkiye de bir NATO üyesi olarak, NATO ile dayanışmasını gösteriyor. Bunu hepimiz çok iyi anlıyoruz" ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE-SURİYE İLİŞKİLERİ

2011'de başlayan Suriye İç Savaşı'nın ardından Ankara-Şam hattı koptu. Kopan hattı tamir etmek amacıyla arabulucu rolünü üstlenen Rusya, "Adana Mutabakatı" çağrısında bulundu.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüşmesinin ardından yaptığı çağrıya ilişkin “Resmi olmayan temaslarımızda 1998'de Adana Mutabakatı imzalandığı zamanki felsefeye dönülmesini önerdik. Bu anlaşma, terör tehdidinin bulunduğunu ve bu tehdidin ortadan kaldırılmasını, Türkiye'nin Şam'ın onayıyla terörle mücadele yapılarını Suriye topraklarının belirli bir derinliğine kadar gönderme hakkına sahip olmasını öngörüyordu. Bu anlaşma hala yürürlükte ve kimse bunu feshetmedi" dedi. 

Suriye lideri Beşar Esad, daha önce "Suriye'deki terörizm Türkiye'den kaynaklanıyor" ifadesinde bulunarak Suriye'de yaşanan şiddetten Ankara'yı sorumlu tutmuştu. Esad ayrıca, Rusya ve İran'ın arabuluculuğunda Erdoğan ile görüşeceği söylentilerine "Ben ve Erdoğan neden buluşalım? Meşrubat içmek için mi?" cevabını vermişti.