Deniz Berktay, Kiev'den bildiriyor: Ukrayna’da tıkanan savaş

Üçüncü ayını doldurmak üzere olan savaşta Rusya, Azak Denizi sahil şeridini Ukrayna’nın elinden tamamen almak ve Herson ilini ele geçirmek gibi güney yönündeki bazı başarılar dışında, henüz önemli bir hedefini gerçekleştirebilmiş değil.

Deniz Berktay

Ukrayna yönetimi, Batı’dan gelecek silahlarla önümüzdeki aylarda karşı saldırıya geçeceğini söylüyor. Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu ise şimdiki hedeflerinin Donbas’ın (özellikle Donbas’taki Lugansk kentinin) tamamını ele geçirmek olduğunu söylüyor. Bu küçültülmüş hedefe bile yakın zamanda ulaşabilirler mi, belli değil. Ukrayna’nın Berlin Büyükelçisi Andrey Melnik’in, Ukrayna’nın NATO’ya girmeyi tekrar benimseyebileceğini söylemesi ise Rusya ile Ukrayna’nın yakın gelecekte anlaşmaya varma ihtimalinin düşük olduğunu bir kez daha gösterdi.

RUSYA, DOĞUYA YÖNELİYOR

Evet, Rusya, bu savaşta zor durumda kaldı. Ancak bu durumun Putin’in sonunu getireceğini bu aşamada söylemek gerçekçi olmaz. Çünkü Rusya yönetimi bu savaşı Ukrayna’yla bir savaş olarak değil, bir Rusya-Batı savaşı olarak gösteriyor (Batı’nın Ukrayna’ya yoğun şekilde silah yardımı yapması ve özellikle İngiltere ile ABD’nin Ukrayna yönetimini Rusya’yla erken ateşkes yapmamaya ikna etmeleri, Rusya’nın bu iddiasının temelsiz olmadığını gösteriyor). Toplum da bunu böyle algılıyor. Rusya-Batı çatışmasının artması, Rusya yönetiminin Sovyet simgelerine daha fazla sarılmasına neden olmakta. İkinci Dünya Savaşı’nın bitişini simgeleyen 9 Mayıs Zafer Bayramı’nın her sene daha da büyük coşkuyla kutlanması ve törenlerde kızıl bayrakların (her ne kadar orak-çekiçsiz de olsa) dalgalandırılması, gibi. Şimdi de parlamentoya, Sovyet izci teşkilatının kuruluşunun tam da 100. yıldönümünde, bu teşkilatın yeniden kurulmasını öngören bir yasa tasarısı sunuldu. Putin bunu onaylar mı, bilinmez. Fakat Putin yönetimi, yeni neslin tarih eğitimine ve Sovyetler Birliği’nin yıkılmasıyla oluşan resmi ideoloji boşluğunu, dini muhafazakârlık-Rus milliyetçiliği ve Sovyet özlemi karışımı yeni değerlerle doldurmaya özen gösteriyor. Öte yandan Batı’dan çevrelenen Rusya, giderek daha doğuya dönüyor (Rusya’da başkenti Moskova’dan Sibirya’ya taşıma tartışmalarının olduğunu hatırlatalım). Böylece bu son savaş, bir taraftan Batı ile Rusya arasında büyük bir kırılmaya neden olurken diğer taraftan da Rusya’yı daha ziyade Asya’ya ve kendi değerlerine yönlendiriyor. O nedenle bu yıl, dünya tarihinde dönüm noktalarına sahne olacak. Karadeniz’in kuzeyini dikkatle izlememiz şart.