Deniz Berktay ile Kuzeyden notlar: 'Yeni çatışmalara doğru'
Geride bırakmakta olduğumuz haftanın önemli bir gelişmesi, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin ABD’ye yaptığı sürpriz ziyaret oldu.
Deniz BerktayRusya’nın Ukrayna’ya doğrudan taarruza geçtiği 24 Şubat’tan beri yurtdışına ilk defa çıkan Zelenski, ABD askeri uçağı ile vardığı Washington’da Başkan Joe Biden’la ve ABD Kongre üyeleriyle bir araya geldi. Biden yönetiminin teklif ettiği bu ziyaretin bir amacı, Beyaz Saray ile Zelenski yönetimi arasındaki bazı soğuklukları giderip dışarıya dayanışma görüntüsü vermek, diğer bir amacı ise Ukrayna’daki savaşa mesafeyle yaklaşan Cumhuriyetçileri ikna edebilmekti. Kongre’de Zelenski’nin konuşması defalarca alkışlarla kesilse de alkışlayanların tamamına yakınının Demokratlar olduğu, Cumhuriyetçilerin ise çoğunun etkinliğe gelmediği görüldü. Dolayısıyla, bu amaçta ne kadar başarıya ulaşıldığı tartışılır.
Biden, eskiden beri Ukrayna’ya yakın ilgisiyle biliniyordu. Obama döneminin başkan yardımcısı olan Biden, kendi anılarında yazdığı üzere 2014’te Ukrayna’da Batı yanlılarının düzenlediği ihtilal sırasında dönemin Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç’e telefon açarak ona görevi bırakması çağrısında bulunmuştu. İhtilalden sonraki erken devlet başkanlığı seçimlerinden sonra da Biden, yeni Başkan Petro Poroşenko’yla yakın ilişkiler kurmuştu. İhtilal sonrasında Batı yanlılarının kurduğu koalisyon hükümetinde iç çatışmalar baş gösterdiği zamanlarda Biden, Kiev’e gelir, tarafları tatlı sert bir üslupla barıştırırdı. Biden’ın Ukrayna’ya özel ilgisinin bir kaynağı da onun oğlunun enerji şirketinin Ukrayna’daki faaliyetleriydi. Bu şirket hakkında soruşturma açan dönemin Başsavcısı Viktor Şokin’in görevden alınması için özel bir çaba göstermiş başsavcı görevden alındıktan sonra da CFR’de (Dış İlişkiler Konseyi) yaptığı konuşmada Biden, “Sonunda o ahmağı görevden aldılar” demişti.
SOĞUK DUŞ ETKİSİ
Biden, özellikle önceki Devlet Başkanı Poroşenko ile yakın ilişki içindeydi. Poroşenko yönetimi, ABD’deki seçimler öncesinde tarafını açıkça Demokratlardan yana belli etmiş iken seçimleri Trump’ın temsil ettiği Cumhuriyetçilerin kazanması, Kiev’de soğuk duş etkisi yaratmıştı. Trump’ın Ukrayna’da Rusya’yla zıtlaşma peşinde olmaması da Poroşenko gibi radikal Batıcı birine karşı Zelenski gibi ılımlı Batıcı birinin seçimleri kazanmasını kolaylaştırmıştı. Ancak 2020’de ABD seçimlerini Biden’ın kazanması, Zelenski yönetimini zora soktu. Zelenski, Biden’ın “Rusya şu tarihte Ukrayna’ya saldıracak” şeklindeki açıklamalarını açıkça eleştirmiş Biden’la sürtüşmeler yaşamıştı. Savaşın başlarında da ABD’nin isteğinin aksine Ukrayna’yı tarafsız bir ülke yapmaktan bahsediyordu. Şimdi ise Rusya ile savaş konusunda Biden’dan daha radikal bir çizgiyi benimsedi.
Ziyarette ABD’nin Ukrayna’ya savunma amaçlı Patriot füzelerini vereceği tekrar vurgulansa da Zelenski’nin istediği, saldırı amaçlı uzun menzilli silahları Biden’ın vermeye yanaşmadığı görülüyor. Biden, bunun, Batılı ülkelerin kurduğu Rusya karşıtı ittifakı zayıflatabileceğinden çekiniyor.
Ukrayna yöntiminin de savaştan yorulduğu fakat barış görüşmesine başlamadan önce, savaşta üstünlük sağlamaya yönelik yeni bir taarruza hazırlandığı konuşuluyor. Fakat benzer şekilde, Rusya da yeni bir taarruz hazırlığı içinde. O nedenle, her iki tarafın da kendi istedikleri şekilde barış yapabilmeleri için yılbaşından sonra kanlı muharebelere girişme ihtimali, giderek artıyor. Tekrar edersek, bölgeyi zor günler bekliyor.
denizberktay@yahoo.com