Beyaz Saray'da ikinci Trump dönemi: Ceza ve hukuk davalarına ne olacak?

ABD'de ikinci kez başkanlık seçimlerini kazanan Donald Trump, New York'taki sus payı davasında hüküm giymeyi bekleyen ve hala diğer eyalet ve federal davalarda kovuşturmayı savuşturmaya çalışan "hükümlü bir suçlu" olarak Beyaz Saray'da ikinci dönemini geçirecek.

Dış Haberler Servisi

ABD'de ikinci kez başkanlık koltuğuna oturan Donald Trump, birçok kez özel danışman Jack Smith'i kovmayı ve 2020 başkanlık seçimlerini iptal etmeye çalışmak ve gizli belgeleri yanlış kullanmaktan dolayı kendisine karşı açılan federal davaları sona erdirmeyi planladığını söyledi.

CNN Internatıonal'ın haberine göre, New York'taki bir hakim, başkanlık yarışının sonucunu etkileyecek herhangi bir görüntüden kaçınmak için cezayı seçim gününden önce vermeyi erteledikten sonra bu ayın sonlarında Trump'ı cezalandırmaya hazırlanıyor, ancak Trump'ın avukatlarının hakimden artık seçilmiş başkan olduğu için cezayı ertelemesini istemesi bekleniyor.

Tüm suçlamaları reddeden Trump'ın, dört ceza davası hakkında bilinmesi gerekenler:

NEW YORK CEZA DAVALARI

Trump'ın 26 Kasım'da New York'ta bir mahkeme salonunda, bu yılın başlarında, 2016 kampanyası sırasında, Trump'la daha önce ilişkisi olduğunu iddia eden yetişkin film yıldızı Stormy Daniels'a yapılan sus payı ödemesini örtbas etmek için iş kayıtlarında tahrifat yapmak suçundan 34 kez mahkum edilmesinin cezasını çekmesi planlanıyor. Trump ise bu ilişkiyi reddediyor.

Bu cezanın verilip verilmeyeceği açık bir soru olarak kalmaya devam ederken, hakim Juan Merchan, Yüksek Mahkeme'nin bu yaz bir başkana bazı başkanlık dokunulmazlıkları tanıyan kararı nedeniyle mahkumiyetin silinip silinmeyeceğine karar vermek için kendisine 12 Kasım'a kadar süre verdi. Merchan bunu yaparsa, suçlamalar düşecek ve kendisi de ceza almayacak.

Ancak Merchan, mahkumiyet kararının bozulmamasına karar verirse, Trump'ın avukatlarının Merchan'dan temyize gidebilmek için Trump'ın cezasının ertelenmesini istemesi bekleniyor. Bu talebin kabul edilmemesi halinde ise avukatları dokunulmazlık kararını eyalet temyiz mahkemelerine ve muhtemelen ABD Yüksek Mahkemesi'ne kadar taşımayı ve mahkemelerden Trump'ın cezasının tüm temyiz yolları tükenene kadar ertelenmesini talep etmeyi planlıyorlar ki bunun da aylar sürebileceği konuşuluyor.

Merchan'ın cezayı vermesi halinde Trump'ın dört yıla kadar hapis cezasına çarptırılması söz konusu olabilir, ancak hakimin seçilmiş başkanı hapis cezasına çarptırması gerekmiyor ve şartlı tahliye, ev hapsi, kamu hizmeti ya da para cezası gibi daha hafif bir ceza da verebilir.

Verilecek herhangi bir ceza, Trump'ın 20 Ocak 2025'te göreve başlayacak olması nedeniyle karmaşık bir hal alacak. Trump'ın avukatları muhtemelen temyiz başvurularını, bir eyalet hakiminin seçilmiş bir başkana ceza verip veremeyeceğini sorgulayan anayasal meseleleri gündeme getirecek şekilde şekillendireceklerdir ki bu da davanın yıllarca mahkemelerde sürüncemede kalmasına neden olabilir.

Bu bir eyalet davası olduğu için Trump'ın gelecek yıl yemin ederek göreve başladıktan sonra kendisini affetme yetkisi bulunmuyor.

WASHİNGTON DC VE FLORİDA'DAKİ FEDERAL DAVALAR

Trump'ın seçim zaferi, Washington DC ve Florida'da Smith tarafından kendisine karşı açılan iki federal ceza davası üzerinde en büyük etkiye sahip olmaya hazırlanıyor.

Bu davalar 2023 yılında açıldığından beri Trump'ın ana hukuki stratejisi davaları seçim sonrasına ertelemek ve böylece seçilmesi halinde Smith'i kovarak iki davanın da sona ermesini sağlamaktı. Ekim ayı sonlarında Trump, böyle bir adımı tereddüt etmeden atacağını söyledi.

Smith'i görevden almak, Adalet Bakanlığı ve Trump'ın başsavcısının kendisine yönelik suçlamaları düşürmek ve davaları sona erdirmek için harekete geçmesini sağlayacağı tahmin ediliyor.

Smith'in, önündeki engellerden biri, Adalet Bakanlığı Hukuk Müşavirliği'nin seçilmiş bir başkanın, görevdeki bir başkanla aynı yasal koruma kapsamında olup olmadığı. Konuyla ilgili bilgi sahibi kişiler CNN'e yaptıkları açıklamada, bu rehberliğin bir sonraki hareket tarzını belirleyeceğini söylediler.

Federal yasalar uyarınca Smith'in görevden ayrılmadan önce başsavcıya ofisinin çalışmaları hakkında gizli bir rapor sunması gerekiyor. Washington DC davasında Smith, Trump'ı 2020'deki seçim kaybını tersine çevirme çabaları nedeniyle suçladı. Trump'ın başkanlık dokunulmazlığı verilmesi için federal mahkemelere baskı yapması nedeniyle dava aylarca sürüncemede kaldı ve Temmuz ayında Yüksek Mahkeme, Trump'ın cezai kovuşturmaya karşı bir miktar dokunulmazlığı olduğunu belirten tarihi bir karar verdi.

Davaya bakan federal hakim, savcıların geçen ay kararın dava üzerinde neden bir etkisi olmaması gerektiğine dair argümanlarını ortaya koymasının ardından, Trump'ın davanın merkezinde yer alan davranışlarının ne kadarının dokunulmazlık kapsamında olduğuna karar veriyor.

Smith'in Florida'da seçilmiş başkana yönelttiği suçlamalar Trump'ı Beyaz Saray'dan gizli belgeleri yasadışı yollarla almak ve hükümetin bu belgeleri geri alma girişimlerine direnmekle suçluyor. Bu dava Temmuz ayında Yargıç Aileen Cannon tarafından reddedilmişti ancak savcılar, Adalet Bakanı Merrick Garland'ın Smith'i atamasının Anayasa'yı ihlal ettiğini belirten kararı temyize götürdü.

'GEORGİA SEÇİM HARAÇÇILIĞI' KOVUŞTURMASI

Trump'ın, Georgia'daki ceza davasının akıbeti, büyük ölçüde Demokrat Fulton Bölge Savcısı Fani Willis'in daha önce bir savcı arkadaşıyla yaşadığı romantik ilişkinin ardından bu davaya bakmaktan men edilip edilmeyeceğine bağlı olduğu ifade ediliyor. Ancak, Trump'ı kovuşturmaya devam etmesine izin verilse bile, Trump seçildiği için davanın neredeyse kesinlikle tehlikeye gireceği belirtiliyor.

Temyiz mahkemesi, Willis'in diskalifiye edilip edilmeyeceğine karar verirken, Trump'a 2020 başkanlık seçim sonuçlarını geçersiz kılmaya teşebbüsten yöneltilen cezai suçlamalar fiilen askıya alınmış durumda ve bu kararın 2025 yılına kadar çıkması beklenmiyor. CNN'e konuşan kaynaklar, Willis'in görevden alınması halinde başka bir savcının davayı üstlenmek istemeyeceğini ve davanın fiilen ortadan kalkacağını düşünüyorlar.

Dava hakkında bilgi sahibi olan kaynaklar CNN'e, Trump başkan olduğunda eyalet düzeyinde bir hakimin davanın devam etmesine izin vermesinin olası olmadığını ve bu senaryoda Trump'ın avukatlarının kesinlikle davanın düşürülmesi için harekete geçeceğini söyledi.

Willis gibi eyalet düzeyindeki bir savcının görevdeki bir başkan hakkında dava açıp açamayacağı konusunda net bir cevap yok. Trump'ın zaferi Willis'i, Georgia'daki davanın geleceğini şimdiden belirsizliğe sürükleyen mevcut hukuki sorunlara ek olarak bu anayasal soruyla da yüzleşmek zorunda bırakıyor.

HUKUK DAVALARI

Trump, 6 Ocak 2021'de ABD Kongre Binası'na düzenlenen saldırıdaki rolüyle ilgili olanlar, iki E. Jean Carroll hakaret davası ve New York başsavcısı tarafından açılan ve Trump'ın yaklaşık 454 milyon dolar ödemesine karar verilen bir sivil dolandırıcılık davası da dahil olmak üzere bir dizi hukuk davasında kendini savunuyor.

Eylül ayında, New York'taki eyalet ve federal temyiz mahkemeleri Trump'ın iki hukuk davası için argümanları dinledi. Trump, 2023 ve 2024 yıllarında federal mahkemede Carroll'a karşı açtığı iki hakaret davasını, bir jürinin Trump'ı bir zamanlar köşe yazarı olan Carroll'a cinsel tacizde bulunmaktan ve ardından onu karalamaktan sorumlu bulmasının ardından kaybetmişti. İki jüri, Carroll'a 5 milyon ve 83 milyon dolar ödül verdi.

Bir federal Temyiz Mahkemesi, ilk Carroll kararının iptali için yaptığı temyiz başvurusunu Eylül ayında görüştü. Mahkeme henüz bir karar vermedi. İlerleyen günlerde bir eyalet Temyiz Mahkemesi, Trump'ın kendisine karşı 454 milyon dolarlık sivil dolandırıcılık kararını reddetme çabalarına ilişkin tartışmaları dinledi; bir hakim, kendisinin, yetişkin oğullarının ve şirketinin daha iyi kredi ve sigorta oranları elde etmek için Trump'ın varlıklarının değerini hileli bir şekilde şişirdiğini tespit etti.

Temyiz Mahkemesi, Trump'a verilen cezayı en azından düşürmeye açık görünse de henüz bir karar vermedi. Bu karara karşı New York'un en yüksek Temyiz Mahkemesi'ne başvurulabilir.

Trump ayrıca, 6 Ocak'taki Kongre saldırısındaki rolü nedeniyle Demokrat milletvekilleri ve diğerleri tarafından açılan hukuk davalarıyla da karşı karşıya. Tüm bu davaların Trump'ın, Beyaz Saray'da ikinci dönemini geçirirken bile devam etmesinin mümkün olacağı belirtiliyor.

1997 yılında dönemin Başkanı Bill Clinton'ın müdahil olduğu bir hukuk davasından kaynaklanan bir Yüksek Mahkeme kararında, hakimler oybirliğiyle, görevdeki başkanların hukuk davalarından kaçınmak için başkanlık dokunulmazlığına başvuramayacağına karar vermişti.