Avustralya'da örümcek zehrinden kalp krizi ilacı geliştirildi
Avustralya'nın Queensland Üniversitesi'nde ölümcül örümcek zehrini kullanarak yeni bir kalp krizi ilacı geliştirdi.
XinhuaQueensland Üniversitesi (UQ) ilaç araştırma ve geliştirme ekibi, ölümcül örümcek zehrini kullanarak insan denemelerine yaklaştıkları yeni bir kalp krizi ilacı geliştirdi.
Queensland Üniversitesi Moleküler Biyobilim Enstitüsü Profesörü Glenn King, araştırma hakkında, "Aklımda felç için yararlı olacağını düşündüğümüz belirli bir ilaç hedefi vardı ve bu iyon kanalında yer alıyordu. Zehirlerin bu iyon kanallarının aktivitesini ayarlayan en zengin molekül kaynağı olduğu ortaya çıktı, böylece dünyanın en büyüğü olan zehir koleksiyonumuza bakmaya başladık. Şaşırtıcı bir şekilde, en başarılı olan molekül yerel bir örümceğin zehrinden çıktı. K'gari huni yuvalı örümceği, saflaştırabildiğimiz ve bu iyon kanalının en iyi küçük molekül inhibitöründen yaklaşık 50.000 kat daha güçlü olduğunu gösterebildiğimiz harika bir moleküle sahipti" dedi.
UQ Baş Araştırma Görevlisi Doçent Mark Smythe, geliştirdikleri ilacın kalp krizi ya da inmeden kaynaklanan geri dönüşümü bulunmayan hücre hasarını önleme yeteneğine sahip dünyadaki ilk ilaç olacağını ifade etti.
Smythe "Kalp, kalp krizi sırasında ölen kas hücrelerini yeniden üretemez; bu nedenle bu zararlar kalıcı hasar bırakır ve kalp yetmezliğine, engelli olma durumuna ve yaşam kalitesinde düşüşe yol açabilir" dedi.
Aday ilaç, Avustralya'nın en zehirli örümceklerinden biri olan huni yuvalı K'gari örümceğinin zehrinden üretildi. Şu anda IB001 olarak adlandırılan ilaç, bir kalp krizi ya da inme sırasında bedenin gönderdiği ve kalp hücrelerinin ölmesine yol açan sinyali bloke ederek çalışıyor.
Tedavinin, Avustralya'nın kırsal bölgelerinde yaşayan, sağlık kuruluşlarına ulaşmanın zaman alacağı bölgelerdeki inme ya da kalp krizi vakalarını tedavi etmek için özellikle yararlı olacağı düşünülüyor.
Aday ilacın araştırmacılarından Nathan Palpant, "Bu, ilk müdahalede bulunanın, bir kalp krizi ya da inme geçirdiği düşünülen bir hastayla karşılaştığında gerçekten en erken aşamada verebileceği bir ilaç [...] (Şu anda) doktorların bu tür hasarların daha en baştan oluşmasını önlemesini sağlayacak bir ilaç bulunmuyor" dedi.