Yeni Türk Alfabesi Çalışmaları-1
KONUK YAZAR | Atatürk Araştırmacısı Ahmet Gürel, Cumhuriyet Ege için yazdı...
İZMİR / CumhuriyetDil kurultayı toplanmak üzereydi. Kurultayı hazırlayanların ricası üzerine, Hüseyin Cahit de dil davasına dair fikirlerini, yorumlarını yazmış göndermişti. Fakat bu fikirler aşırı kurultaycıların düşüncelerine uymuyordu. Hüseyin Cahit, öteden beri olduğu gibi Türkçeyi sadeleştirmek ve konuşma diline yaklaştırmak gibi, özelleştirme zorlamalarına, hele konuşma dili kelimelerine dokunulmasına taraftar değildi.
Hüseyin Cahit’in bu yazısını Gazi Mustafa Kemal’e de okuyan kurultaycılar zaten bir takım siyasi sebeplerle aralarının açık olduğunu fırsat bilerek:
“İşte dil davasını baltalıyor. Dil meselesine askerlerin karışmaya hakkı yoktur” diyor, şeklinde kışkırtıcı telkinlerde bulunmuşlardı. Bunun üzerine Gazi, kurultaycılarla, Hüseyin Cahit’in karşılaştırılmalarını ve büyük toplantıda, iki tarafında, davalarını savunmalarını istemişti.
20 Eylül 1925 - Kayseri'de Yazı Devrimi'nin anlatırken
Ve o gün, kurultaycıların, Hüseyin Cahit karşısında bocaladıklarını gören Gazi, bizzat kendisinin de benimsediği davanın sarsılır gibi olduğunu görünce, Dolmabahçe Sarayının bir odasında hasta yatmakta olan en kuvvetli taraftarlarından, meşhur dilci Samih Rıfat’ı çağırtarak:
“Bütün kuvvetini toplayıp, cevap vermesini” rica etmiştir. Samih Rıfat da, kendine has kuvvetli konuşmasıyla davayı savunmuş, kurultaycılarda, sürekli alkışlayarak, işin sonunu getirdiklerine inanarak toplantı sonunda da Gazi’ye;
“Paşam, Hüseyin Cahit işte bu gün bitti. Artık öldü. Davayı kaybetti” diye sevinçlerini belirtmişlerse de, Gazi’nin hiç bir sesi çıkmamıştı.
Ancak, biraz sonra, kendi aralarında toplandıkları zaman, Gazi, duvardaki karatahtayı göstererek kurultaycılara hitapla şöyle demişti:
“Hüseyin Cahit Bey ne yaptı, biliyor musunuz? Nasıl sınıfta hoca karatahta üzerine bir şeyler yazar, sonra onları silgiyle siler... İşte, hepimizi böyle silgiden geçirdi.”
4 Aralık 2023
Ahmet Gürel
ADD Genel Başkan Baş Danışmanı