Devrim Şehidi Kubilay - 1

KONUK YAZAR | Atatürk Araştırmacısı Ahmet Gürel, Cumhuriyet Ege için yazdı...

İZMİR / Cumhuriyet

Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın 3 Haziran 1925’te kapatılmasından sonra 1930’a gelinceye kadar ülkede yeni bir parti kurulmadı. Cumhuriyet Halk Partisi tek parti olarak varlığını sürdürdü. Oysa 1925’ten 1930’a kadar geçen beş yıllık süre içinde gerek yurt içinde gerekse yurt dışında önemli gelişmeler oldu. Ülkeyi çağdaş dünyanın bir parçası hâline getirebilmek için kılık-kıyafet devrimi, tekke ve zaviyelerin kapatılması, Anayasadan dinle ilgili hükümlerin çıkarılması, Medeni yasanın kabul edilmesi, Arap alfabesinin bırakılması gibi oldukça önemli adımlar atıldı. Henüz devrimler yerine oturmadığı ve tamamlanmadığı için kurulacak muhalefet partisinin devrimlere karşı bir zihniyette olmaması gerekiyordu. 

Hükümet Başkanlığı, Meclis Başkanı görevlerinde bulunmuş olan ve hâlen Paris’te Büyükelçilik görevini sürdüren Fethi Bey, Temmuz 1930’da İstanbul’a gelmişti. Mustafa Kemal Meclisin tatile girmesinden yararlanarak Temmuz’da Yalova’ya gitmiştir. Fethi Bey, Mustafa Kemal Paşa’yı ziyaret etmek ister. Gazi, bu isteği olumlu karşılar ve görüşmelerde Cumhurbşkanı, Fethi Bey’e bir siyasi parti kurmasını önerir. Öneriyi kabul eden Fethi Bey, vakit geçirmeden parti kurma hazırlığına başlar. 9 Ağustos 1930’da Atatürk’e bir mektup yazarak “…tam ve hakiki Cumhuriyetçi tam anlamıyla laik ve fakat Cumhuriyet Halk Partisinin mali, iktisadi ve iç politikalarının birçok, noktalarına karşı olan ayrı bir parti ile siyasal mücadele sahnesine atılmak istiyorum” diyerek yeni bir parti kurmak istediğini belirtir. 

Fethi Bey partisinin politikasını halka anlatmak onun desteğini almak için 1930 yılı Eylül başlarında Ege Bölgesine bir gezi düzenler. Ancak İzmir’de büyük olaylar çıkar. Serbest Cumhuriyet Partisi yanlıları bir gazete binasını basar, Cumhuriyet Halk Partisi binasının camlarını çerçevelerini kırılır, ölenler yaralananlar olur. Terakkiperver Partisinde olduğu gibi devrim karşıtları bu partiye de doluşmuştur. 17 Kasım 1930’da “Gazi hazretleri ile siyasal alanda karşı karşıya” gelmeyi doğru bulmadığını belirten bir yazıyla İçişleri Bakanlığına başvurarak partisinin kapatılmasını istemiştir. Cumhuriyeti çok partili bir yaşama dönüştürmek amacıyla başlatılan bu hareket de ne yazık ki başarısızlıkla sonuçlandı. Ülkede yeniden tek partili sistem egemen oluştur.

Sonuç; Mustafa Kemal, kendi eliyle kurduğu, ‘Serbest Cumhuriyet Fırkası” ve “Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası”nı, çıkan irticai olaylar nedeniyle kapatılmıştır. Bu yapılan tüm çok partili sistem denemelerinde, başta ABD olmak üzere, dış baskılar olduğu bilinmelidir. 

Atatürk, Cumhuriyeti yıkmak isteyenlere; “Eserime Sahip Çıkarım” ve “İrticayı böyle ezerim” derken, günümüzde, adım adım irticanın geldiğinin farkına varmadık. Cumhuriyet Gazetesi; “Tehlikenin farkında mısınız?” demişti ama bizler fark edemedik.

ÇOK PARTİLİ SİSTEM

Mustafa Kemal Paşa’nın hedefi, her bir vatandaşın eşit olduğu, milli egemenliğe dayalı, milli bir devlet kurmaktı. Bu doğrultuda 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyet ilan edilmiş ve Türkiye, Mustafa Kemal Paşa’nın liderliğinde hızlı bir modernleşme sürecine girmiştir. Siyasi, sosyal, hukuki, kültürel ve ekonomik alanlarda birçok köklü değişiklik yapılmıştır. 1930 yılına gelindiğinde Halifeliğin kaldırılması, Tekke, Zaviye ve Türbelerin kapatılması, Tevhid-i Tedrisat Kanunu, Türk Medeni Kanunu, Şapka Kanunu, Kılık-Kıyafet Kanunu ve Latin Harflerinin kabulü bu değişikliklerden bazılarıdır. Yaşanan köklü değişiklikler, toplum ve devlet hayatında ciddi bir dönüşüme sebep olmuştur. Artık egemenlik sadece milletindir; hiçbir kişinin ya da zümrenin ayrıcalığı yoktur; herkes kanun önünde eşittir. Bu özlemin karşıtları bakalım Menemen’de neler yapacaklar. 

23 Aralık 2024 günü saat: 09.00’da Kubilay’ı anma törenlerinde yapılacak, Menemen’de yapılacak saygı yürüyüşü ile Kubilay Abidesinde saygı konuşmalarına davet ediyorum. O akşam, Adnan Ahmet Saygun Sanat Merkezinde, Cumhuriyet Gazetesinin “Kubilay Anıtı” sergisini gezdikten sonra, “Şehit Kubilay’ın Işığında Laiklik İlkesi” konferansında; ADD Genel Başkanı Dr. M. Hüsnü Bozkurt ile ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel konuşacaktır. 

Ben de Cumhuriyet Kitaplarından çıkan “Devrim Şehidi Kubilay” kitabımı imzalayacağım. ”

Onların ışıkları, yolumuzu aydınlatmaktadır. Saygılarımla…

16 Aralık 2024

Ahmet Gürel