Yeni nesil aşklar

Yeni nesil ilişki biçimleri her yerde olduğu gibi çok fazla seçenek sunuyor ama günün sonunda dönüp dolaşıp geldiğiniz yer aynı.

Elçin Poyrazlar

Sanırım ben bir dinazorum. Analog dönemde doğup dijital döneme geçişi deneyimleyen kayıp X kuşağının üyesiyim.

Önce çevirmeli sonra jetonlu ankesörlü telefon kullanan, Commodore 64 ev bilgisayarını ilk gördüğünde nefesi kesilen, müziği radyo ve kasetlerden dinlemeye başlayan, telefon hattı üstünden cızırtılarla ilk internet bağlantılarını deneyen, külçe gibi cep telefonlarıyla tanışan, baş döndürücü bir teknolojik geçişin canlı tanığıyım. 

Son 20 yılda dijital devrim yaşamımızı bir ağ gibi sararken bu olağanüstü gelişmelerin göbeğinde yaşayan her yeni buluşta kat edilen mesafeye şaşan biriyim. 

Biz, çocuklarımız ve Z kuşağı gibi dijital teknolojiyle doğar doğmaz tanışan, interneti ustalıkla kullanan dijital yerliler olarak kabul edilmiyoruz. Bu teknolojinin ve kuşağın bambaşka bir dili var. O dilin getirdiği bir kültür ve sosyal etkileşimin apayrı kuralları var. Aşkta olduğu gibi. 

Yeni nesil ilişkileri anlamayanlar için çöpçatanlık sitelerinin hazırladığı kılavuzlar bile var artık. Çoğu sanal alemde geçen ilişkiler üstüne ana başlıklar, karakter betimlemeleri, iletişim modelleri ve ayrılma yöntemlerinin farklı terimleri var. 

Çoğunluğu İngilizce olan bu terimlerin arasındaki nüanslar, gri alanlar, sevilme, reddedilme, terk edilmeyle ilgili bir dizi alt başlıklar ve kategorilere bakınca aslında aşk meselesinin yeni kuşakları çok yakından ilgilendirdiğini görüyorum.

YENİ İLİŞKİ BİÇİMLERİ

Affordating (düşük bütçeli ve masrafların eşit bölündüğü randevu), sober dating (alkollü içkinin olmadığı randevu), dateview (iş mülakatı gibi kişisel mülakata dönüşen randevu), textationship (hiç buluşma olmadan sırf mesajlaşarak yürüyen ilişki), green dating (çevreci çiftlerin buluşması), cuddle date (seks olmadan sadece sarılma randevusu), tase (sadece konuşarak birbirini tanıma safhası), cuffling season (soğuk aylarda kısa romantik beraberlik) gibi çeşitli ilişki modellerini bu kılavuzlarda bulabilirsiniz mesela.  

Veya bir çeşit ilişkiye girdikten sonra ghosting (iyi giden bir flörtte birden bire karşı tarafın tüm iletişimi kesmesi, bir nevi hayalete dönüşmesi), benching (birden fazla kişiyle flört eden birinin sizi yedekte tutması), zombieing (size ghosting yapan kişinin zombi gibi dirilmesi ve yeniden hayatınıza girmek istemesi), gaslighting (birisinin sizi manipüle etmesi, sizi güvensizlik ve psikolojik sorunlarla suçlaması), love bombing (büyük jestler, aşk sözleriyle yani aşk bombardımanıyla sizi kontrol etmeye çalışması), breadcrumbing (ekmek kırıntısı atar gibi ufak hatırlatmalar, iltifatlar ve mesajlarla ilginizi çekmeye çalışması), thirst trap (eski sevgilinizin ilginizi çekmek için sosyal medyada paylaştığı seksi fotoğraflar) gibi kategorileri de öğrenebilirsiniz. 

AŞKTA DURUMCULUK

Bu yazıya sığdıramadığım daha bir sürü ilişki formatı, terk edilme yöntemi, aşk derdi var. Benim bu listede en ilgimi çekenlerden biri situationship (durumculuk) modeli oldu. Bu, dostluk sınırına aşan ancak tek eşli bir ilişkiye de girilmeden düzenli bir cinsel birliktelik anlamına geliyor. Adeta “duruma bakalım” felsefesiyle yürüyor işler. 

Aşkın bin bir haline isterseniz binbir isim verin. Her bir şerefsizliği, yalancılığı, korkaklığı yeni moda terimlerle sınıflandırın. Büyük olasılıkla aşk meselesinde biz dinazorların acıyla, tecrübeyle, düşe kalka öğrendiği noktaya varacaksınız: Aşk ya vardır ya yoktur. Ötesi fani, puslu bir hayaldir.