Tatil artık daha yeşil
Dünyanın en büyük sektörlerinden olan turizm aynı zamanda çok büyük bir karbon ayak izi de taşıyor. Ancak sektördeki yeni yaklaşımlar sürdürülebilir seçenekleri de beraberinde getiriyor.
Ayça CeylanYazın gelmesiyle beraber gündemi daha yoğun bir şekilde meşgul eden konulardan biri elbette tatil. Kentin sıcak ve kalabalık ortamından daha sakin bölgelere gitmek, deniz ve orman havası almak hemen hemen herkese cazip gelen deneyim dolu bir etkinlik. Ancak bizleri rahatlatan bu etkinliğin dahil olduğu sektörün çevresel etkileri üzerine uzun zamandır tartışmalar yapılıyor. Bu tartışmaların sonucunda özellikle son birkaç yıldır karşımıza çıkan yeni bir terim var: Sürdürülebilir turizm.
Dünya Turizm Örgütü, sürdürülebilir turizmi “Mevcut ve gelecekteki ekonomik, sosyal ve çevresel etkilerini tam olarak hesaba katan, ziyaretçilerin, endüstrinin, çevrenin ve ev sahibi toplulukların ihtiyaçlarını karşılayan turizm” olarak tanımlamakta.
Sürdürülebilir turizm, kitle turizmi ve çeşitli niş turizm segmentleri de dahil olmak üzere, tüm destinasyon türlerindeki tüm turizm türlerine uygulanabilir. Bu nedenle ekoturizmden ayrılan bir durumu mevcuttur. Ekoturizm, doğal alanlardaki turizmin özel bir bölümüdür. Turizm sektöründe sürdürülebilirlik ilkeleri çevresel, ekonomik ve sosyokültürel yönleri tanımlar. Uzun vadede çevresel ve finansal sürdürülebilirliği garanti altına almak için bu üç katman arasında bir denge kurulmalıdır.
SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZMİN YARARLARI
- Temel ekolojik süreçlerin kalıcılığını koruyarak doğal mirasın ve biyolojik çeşitliliğin korunmasına yardımcı olur. Turizmin gelişmesinde önemli bir unsur oluşturan çevresel kaynaklardan en iyi şekilde yararlanır.
- Ev sahibi toplulukların sosyokültürel biricikliğine saygı gösterir, yerleşik ve yaşayan kültürel mirası korur ve kültürlerarası hoşgörüye katkıda bulunur.
- Sürdürülebilir istihdam ve yerel topluluklara sosyal hizmetler de dahil olmak üzere tüm paydaşlara sosyoekonomik yararlar sağlar. Tam da bu nedenle yoksulluğun azaltılmasına katkıda bulunabilir.
YÜZDE 53’LÜK TALEP
Peki tüm bu hedefleri içeren ve uygulayan sürdürülebilir turizm yerli ve yabancı turistler tarafından da tercih ediliyor mu? Açıkçası veriler umut dolu. Dijital seyahat platformu Booking.com’a göre dünya çapındaki gezginlerin yüzde 53’ü gelecekte daha sürdürülebilir bir şekilde seyahat etmek istiyor. 28 ülkede 20 binden fazla gezgin arasında yapılan bu araştırmada gezginlerin yüzde 69’u seyahat endüstrisinin daha sürdürülebilir seçenekler sunmasını bekliyor ve gezginlerin yüzde 48’i de aşırı kalabalıktan kaçınmak için farklı yerleri ziyaret etmek konusunda istekli.
SERTİFİKALARI KONTROL EDİN
Konaklayacağınız otelin veya pansiyonun sertifikasyonları artık işletmelerin internet sitelerinde bulunuyor. Sürdürülebilir turizm belgelerini kontrol edebilirsiniz. Ayrıca tesise enerji çözümlerinden gıda atığına, kullanılan hijyen malzemelerinden bulunduğu bölgenin biyo ve kültürel mirası ile olan etkileşimine kadar birçok soruyu sorabilirsiniz.
Alışveriş yaparken yerel, etik ve sürdürülebilir ürünleri satın alarak yerel ekonomiyi güçlendirebilirsiniz. Aynı zamanda yerel işletmelerden yapılan alışveriş ile karbon ayak izinin azalmasına da katkı sağlarsınız.
KALABALIKTAN KAÇININ
Turizmin bir bölgeye yönelik olumsuz etkileri arasında ekonomik sızıntı, doğaya verilen zarar ve aşırı kalabalık bulunur. Turizmin bir bölgeye yönelik olumlu etkiler arasında istihdam yaratılması, kültürel mirasın korunması, biyoçeşitliliğin korunması, peyzaj düzenlemeleri ve sürdürülebilirlik konularında farkındalık yaratma potansiyeli yer alır. Tatil rotanızı belirlerken sıkça tercih edilmeyen bir bölgeyi seçmeye özen göstererek aşırı kalabalık etkisini azaltabilirsiniz.