Kurtların sesiyle dönüşen doğa
Rüyasında yengeçler, kabusunda kurtlar gören bir rakun.
Kaan MikaKurtlar, rakunlar ve yengeçler… Birbiriyle bağlantılı bu üç hayvanın öyküsünü anlatmak için buradayım.
İnsanlığın doğaya verdiği en büyük zararlardan biri besin zincirinin tepesinde yer alan yırtıcıları yok etmesidir. Bunun nedeni oldukça açık, güvenlik ve besin kaynaklarımızı -örneğin, kuzuları- korumak. Kurt nüfusu, son 100 yılda özellikle Avrupa’da çok büyük bir düşüş yaşadı. Yakın zamanda yayımlanan bir makale tam olarak bu konuya parmak basıyor.
Kurtların ortadan kaybolmasından dolayı mutlu olanlar sırf kuzular değil, bu listeye mezokarnivor olarak giren rakunlar da var. “Mezokarnivor ne?” diyecek olursanız, diyetlerinin yaklaşık yüzde 50-70 arasını et, diğer kısmını ise böcekler, mantarlar ve bitkilerden karşılayan hayvan topluluğudur.
Rakunlar, deniz ürünlerini en az sizin kadar seven canlılar ve en sevdikleri yemeklerinden biri de yengeçler. Tahmin edeceğiniz gibi kurtların ortamda olmaması rakun sayısını oldukça artırıyor. Bu da yengeç sayısı üzerinde olumsuz bir etki yaratıyor.
Konu aldığım makalede, kurtların rakunlar üzerindeki etkisini çalışmışlar. Belirli kıyılarda rakunları korkutmak için hoparlörlerden köpek havlaması sesi verilirken diğer kıyılarda fok balığı sesi veriliyor. Rakunlar kurt sesinden korkarken fok balığı sesini önemsemiyorlar.
Yaklaşık bir ay sonunda bu kıyılardaki deniz canlılarının sayıları inceleniyor ve sonuçlar oldukça ilginç. Rakunlar, köpek seslerinin yankılandığı kıyılarda daha az geziyorlar. Bu da kırmızı kaya yengeci olarak bilinen bir türün bu kıyılardaki sayısında büyük bir artışa neden oluyor.
Buna ek olarak kırmızı kaya yengecinin rakibi olarak bilinen başka bir türünün sayısının azaldığı gözlemleniyor. Ayrıca, yengeç sayısı artınca onların avı olan bir salyangozun da sayısının azaldığı gözlemleniyor.
Sonuç olarak bu araştırma besin zincirinin en tepesinde yer alan kurtların etkisini çok güzel bir şekilde özetliyor. Kurtların devreden çıkması en başta tahmin etmenin çok güç olduğu etkiler doğurabiliyor. Görüldüğü gibi kurtların sesi bile doğanın dengesini yeniden kurmak için yeterli olabiliyor.
Biyolojide bu tür etkileşimlere çoklu trofik etkiler deniyor yani bir organizma birçok canlının sayısını doğrudan ya da dolaylı olarak değiştirebiliyor. Uzun lafın kısası, insanın kendi çıkarları doğrultusunda yaptığı bu müdahaleler, besin zincirinde onarılması güç yaralar açmayı sürdürüyor.
Kaynakça
DOI:10.1038/ncomms10698