Kırmızı kara hafta sonu

Centilmenliğiyle tanınan Gençlerbirliği taraftarı Ankaralılar'ı alternatif bir hafta sonu eğlencesi için maça çağırıyor.

Sarp Sağkal

Ankara’da hafta sonları hava güzelse insanlar çoğunlukla bulabildiği yeşil yerlere kaçmaya çalışır. Kış mevsiminde en yaygın tercih edilen seçenek ise, AVM’ler. Ancak pandemi yüzünden insanlar AVM’ler ve kapalı alanlardan soğudu. O halde ne yapsın Ankaralı, evde mi otursun? Bu soruya alternatif yanıt var: Ankaralı futbol maçına gitmeyi deneyebilir. “Aman canım maçta hep gürültü, kavga var” diyebilirsiniz. İşte bu sorunu da Gençlerbirliği taraftarı çözüyor. 

PTT 1. Lig’de mücadele eden Gençlerbirliği’nin taraftar grubuyla tribünde bir araya geldik. Ankara’nın cumhuriyetle yaşıt takımının taraftarları, futbol camiasında saygısıyla tanınır. Ağızlarından küfür çıktığını duymanız zor. Hatta rakip takımın taraftarları kendilerine cinsiyetçi küfür ederse “hepimiz kardeşiz” yanıtını verecek kadar hazır cevap bir grup. Tribünlerde tek tük küfür eden biri çıktığında da toplu halde uyarıp sakinleştiriyorlar. Hakeme söyledikleri en ağır söz ise, kaçırdığı pozisyonları daha iyi görmesi için gözlük takması gerektiği. O da sağlık tavsiyesinden öte bir şey değil.

Ankara 19 Mayıs Stadı’nın yenilenme çalışmaları nedeniyle Eryaman Stadı’na taşınan Gençlerbirliği taraftarı, tüm samimiyetini da buraya gelirmiş. Tabii bandolarını da götürmeyi ihmal etmemişler. Repertuvarları oldukça geniş. Maç önünden çalmaya başlayan ekip Çav Bella’dan Mehter Marşı’na kadar her şeyi seslendiriyor. Takımlarına “Şimşekler” adıyla seslenen taraftarlar arasında, Ankara’lı Rap şarkıcısı Ezhel’in Gençlerbirliği’ne yazdığı “Kırmızı Kara” şarkısında da söylediği gibi, “genç ve ihtiyar” “tüm bebeleri” görmek mümkün. Üniversiteli gençlerin ve çiftlerin de hafta sonu maç izlemeyi tercih ettiğini söyleyebiliriz. Bunun yanında  sadece çekirdeğini alan ve sakin sakin maçını izleyen de var.

ZIPLAMAYAN GÖKÇEK!

Gençlerbirliği maçını izleyen biri için tek keyif veren unsur sahadaki oyun değil. Oyunu bırakıp sadece tribündeki tezahürat çeşitliliğini de dinleyebilirsiniz. Bazen eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’i andıklarını da duyabilirsiniz. Eğer tribünlerde bir sessizlik oluşuyorsa “zıpla, zıpla, zıplamayan Gökçek” sözleriyle herkesi ayağa kaldırıyorlar. Maçta en çok tekrarını duyduğunuz söz ise, konuk takıma bir hatırlatma haline gelen “Kırmızı kara, burası Ankara” sözleri.

“Eryaman’a nasıl gideceğiz?” sorusu da aklınıza gelebilir. Bunun çözümü arabanız varsa çok basit. Eryaman Stadı’nın otoparkı herkesin sığacağı büyüklükte. Ancak arkadaş grubuyla gelmeyi düşünüyorsanız, metroyu tercih etmek kolaylık olacaktır. Bilet fiyatlarına baktığımızda ise, günümüzdeki pahalılığa göre uygun olduğunu söyleyebiliriz. Maçı ortalarda bir yerden, stat ağızıyla “maratondan” izlemek isterseniz 20 TL vermeniz yeterli. “Biraz tezahürat yaparım, stres atarım” diyeceğiniz bir yerden seyretmek isterseniz de kale arkasından 15 TL’ye bir bilet alabiliyorsunuz. Bir sonraki maçı kaçırmayın..