Güveni yeniden inşa etmek...
Depremle birlikte ortaya çıkan kayıplarla birlikte oluşan duygusal sorunlardan biri de güven eksikliği. Eğitim bilimci Dr. Özgür Bolat liderliğinde klinik psikologlardan oluşan ekip, UNİCEF işbriliğiyle gerçekleşen Dove Güven Projesi’yle bölgede oluşan güven sorununu azaltmak için çalışıyor.
Ayça Ceylan11 ilimizi etkileyen deprem felaketinin üzerinden beş ay geçti. Ancak zaman birinci elden bu acı deneyimi yaşayanlar için daha farklı ilerliyor. Deprem sonrası geride kalanlar için yaşam manevi ve maddi kayıplarla dolu. Bu kayıplar içinde yalnızca kısa ve orta vadedeki etkileri değil uzun vadede -sadece orada yaşayanları değil- ülkemizi de etkileyecek bir duygu durumu hâkim: Güven sorunu.
Güven duygusunu birkaç sözcükle anlatmak pek mümkün değil. Yaşadığımız dönemde birçok etken güven duygusunu zedeleyebiliyor. İklim krizinin yarattığı eko-anksiyeteden tutun da doğal afetler sonucu yaşanan tüm kayıplar veya ekonomideki dalgalanmalar derken güven çatırdıyor ve yaşamdaki neredeyse tüm sosyal ve ekonomik ilişkilerin direği de buna bağlı oalrak çatırdamış oluyor. Durum böyle olunca güvenlik duygusu da zedeleniyor. Çünkü en yalın haliyle güven endişe, korku ve çekinme duymadan inanma ve bağlanma duygusu, güvenlik ise kişilerin korku duymadan güven içerisinde yaşam sürmeleri durumudur.
Peki güven duymadığımızda ne olur? Güven duymadığımızda, korkmaya ve tedirgin olmaya başlar ve bu hislerle yaşamaya devam ederiz. Güveni sarsan kaynağa yönelmek, onun doğasını anlamak ve o yönde hareket etmeye başlamak, cevapları doğada, kendi nefesimizde aramak, güveni yeniden inşa etmenin ilk adımlarını oluşturmak adına iyi bir başlangıç olabilir.
PSİKO-SOSYAL DESTEK
2015 yılından beri Türkiye genelinde Dove Özgüven Projesi ile “Her beden güzeldir” sloganıyla kitlelere ulaşmayı amaçlayan Dove, deprem felaketi sonrası bölgede yaşayanların temel güven duygusunun sarsılmasından yola çıkarak bu kez “güven” duygusunu merkezine alıyor. Eğitim bilimci Dr. Özgür Bolat liderliğinde klinik psikologlardan oluşan ekip hem gençlere hem de ebeveynlerine yönelik iki farklı eğitim modülü tasarladı. Bu eğitim modülü ile gençlere ve ebeveynlere psiko-sosyal destek sağlanması ve sarsılan güven duygusunu yeniden inşa edilmesi hedefleniyor. Dove Güven Projesi’nde tüm operasyonel süreçlerin sorumluluğunu ise 190 ülkede ve bölgede herkes ve daha iyi bir dünya için tüm çocuklar için çalışan UNICEF üstleniyor.
Dove Güven Projesi’ne liderlik eden eğitim bilimci, akademisyen ve yazar Dr. Özgür Bolat ise eğitimin ana çıkış odağı ve eğitim içeriğine ilişkin şu ifadeleri kullanıyor “Hem saha hem pilot çalışmamızda deprem sonrasında gençler ve ebeveynlerin içinde bulundukları duygusal ve düşünsel durumun analizine ve bu iki grubun ihtiyaçlarına odaklandık. Deprem bölgesinde yaşayan gençlerin kaygı, umutsuzluk, öfke, suçluluk, üzüntü ve utanç yaşadığına birinci elden şahit olduk. Gençlerin ‘temel güven’ duygusu fazlasıyla sarsılmış halde. Lise çağındaki çoğu genç ‘Ben güvenli alanda değilim’, ‘Güvende değilim’, ‘Duygusal ihtiyaçlarım karşılanmıyor’ inancında. Benlik algıları da farklı düşünce kalıpları nedeniyle zarar görmüş durumda. Benlik algısı zarar görürse gençler umutlarını kaybeder ve hayatla baş edemeyeceklerini düşünürler. Bu nedenle klinik psikolog ekibimizle birlikte gençlerimiz için hazırladığımız eğitim içeriğimizle temeldeki güven duygusunu tekrar kazandırırken geleceğe ilişkin umut duygusunu da yeşertmeye çalışıyoruz. İkinci grup ise ebeveynler. Burada hedef, deprem sonrasında hem ebeveynlerin güven duygusunu tekrar kazandırmak hem de ailelerin çocukları ile kurdukları iletişimde onlara yol göstermek. Bizzat orada bulunmuş ve ihtiyacı görmüş bir eğitim bilimci olarak Dove ve sahadaki ortağımız UNICEF’e çok teşekkür ediyoruz.”
Önümüzdeki altı ayda 25 bin kişiye ulaşmayı hedefleyen proje şimdilik iki bölgede hayata geçiyor. Hatay'daki pilot çalışmalar haziran ayında tamamlandı. Dove ve UNICEF iş birliğiyle Hatay'ın ardından ikinci durağı olan Adıyaman'a geçerek bölgede güven inşa etmeye devam edecek.