Geleceğin gözdesi: Yeşil meslekler
Dünyada sürdürülebilir yaşam gereksinimi arttıkça bu konuya yönelik iş alanları ve yetkin çalışan talebi de artıyor. Gelin sayılar ve geleceğe yönelik çalışmalar eşliğinde yeşil mesleklerin geleceğine bir göz atalım.
Ayça CeylanKüresel kaynama çağının etkileriyle beraber küresel ölçekte bir dönüşüm rüzgârı yaşanıyor. Bireysel seçimlerden iş dünyasına, kamusal desteklerden geleceğin mesleklerine kadar olan birçok alanda etkisini gördüğümüz dönüşüm, kuşkusuz genç nüfus için de hem kişisel yaşamlarında hem de iş seçimlerinde büyük önem taşıyor.
Gezegenimizdeki insanların yarısı 30 yaş ve altında. Bu oranın 2030’un sonunda yüzde 57’ye ulaşması bekleniyor. Biz de genç nüfusun yoğun olduğu bir ülkeyiz. Hem istihdam yaratmak hem de gezegen dostu yaklaşımların bir arada olduğu projeler ortaya koyarak kalkınmayı sağlamamız mümkün. Yeşil meslekler işte burada devreye giriyor. Daha çevre dostu bir ekonomi modelinin istihdam üzerinde olumlu bir etkisi olabilir. Tüm dünyada daha fazla açık pozisyona ve yeni kariyere olanak sağlayabilir. “Küresel Yeşil Beceriler Raporu 2023”e göre Şubat 2022 ile Şubat 2023 arasında “en az bir yeşil beceri gerektiren” LinkedIn iş ilanlarının sayısı ortalama yüzde 15.2 arttı. En az bir yeşil beceriye sahip çalışanlar içinse LinkedIn işe alma oranı diğer işgücü ortalamalarından yüzde 29 daha yüksek.
YENİLENEBİLİR ENERJİ EĞİTİMİ
Geçen günlerde mezuniyet töreni ve eşzamanlı olarak kariyer fuarına da katıldığım bir proje de yeşil meslekler ve gezegen dostu olmak adına umut veriyor. Avrupa Birliği Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) kapsamında İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Sektörel Operasyonel Programı altında yürütülen proje yenilenebilir enerji sektöründe, rüzgâr-güneş-biyogaz enerjilerinde istihdam konusuna odaklanıyordu. “Yenilenebilir Gençlik Enerjisi” kısa adıyla “RE-You” kapsamında 18-29 yaş arası 480 gence yenilenebilir enerji sektöründe istihdam edilmeleri için gerekli nitelikleri kazandıracak rüzgar, fotovoltaik ve biyogaz olmak üzere üç enerji sisteminin dahil olduğu yenilenebilir enerji eğitimleri verildi. İş yaşamına yönelik AB ülkelerinde de akreditasyonu olan ve yeşil meslekleri merkezine alan böyle bir eğitim süreci elbette çok önemli. Öte yandan projenin paydaşı olan iki üniversitede kalıcı eğitim merkezlerinin kurulması bana kalırsa eğitim sürecini sürekli kıldığı için yenilenebilir enerjide potansiyeli yüksek olan ülkemiz adına da oldukça olumlu bir atılım. Proje paydaşları olan Balıkesir ve Çanakkale Onsekiz Mart üniversitelerindeki sürekli eğitim merkezlerinin kapasitesi yenilenebilir enerji sektörüne yönelik olarak, özellikle uygulamalı eğitim verecek ve aynı zamanda ulusal/uluslararası mesleki yeterlikleri sağlayacak yetkili belgelendirme kuruluşları olarak görev yapacak şekilde geliştirildi. Yenilenebilir enerji kaynağıyla ilgili yüksek potansiyele sahip olan Güney Marmara Bölgesi’nin de (TR22) yenilenebilir enerji alanında ülkemizin eğitim öncülü olması değerli. Kapasite açısından bakıldığında, güneş, rüzgâr ve biyogaz enerjilerinde Türkiye’nin toplam kurulu gücünün yüzde 13.5’i Güney Marmara Bölgesi’nde bulunuyor.
Unutmadan 11 Ağustos tarihinde gerçekleşen “RE-You” mezuniyet töreni ve kariyer fuarı bana kalırsa bu yılki Uluslararası Gençlik Günü’yle de bağlamdaş sayılabilir. 2000 yılından beri Birleşmiş Milletler tarafından kutlanılan 12 Ağustos Uluslararası Gençlik Günü’nün bu yılki konusu, “Gençler için Yeşil Beceriler: Sürdürülebilir Bir Dünyaya Doğru”ydu. Bu yılki konu ile tüm insanların eşit biçimde yararlandığı daha yeşil ve daha sürdürülebilir bir dünyaya adil bir geçişin başarısını sağlamak için gençler için yeşil beceriler geliştirmenin önemi vurgulandı.